[ Ana Sayfa | Editörler | Danışma Kurulu | Dergi Hakkında | İçindekiler | Arşiv | Yayın Arama | Yazarlara Bilgi | E-Posta ]
Fırat Tıp Dergisi
2013, Cilt 18, Sayı 2, Sayfa(lar) 122-125
[ English ] [ Tam Metin ] [ PDF ]
Böbrek Nakli Sonrası Yeni Diyabetes Mellitus Gelişmesine Etki Eden Faktörler; Obezite ve İnflamasyonun Rolü
Şebnem KARAKAN, Siren SEZER, Özdemir ACAR, Fatma NURHAN
Başkent Üniversitesi, Nefroloji Anabilim Dalı, Ankara, Türkiye

Amaç: Organ naklinden sonra alıcıda yeni gelişen diabetes mellitus (DM) %50'e ulaşan oranda görülen metabolik bir komplikasyondur. Biz bu çalışmada kliniğimizde böbrek nakli sonrası yeni gelişen DM sıklığına katkısı olan faktörleri analiz edildi.

Gereç ve Yöntem: Çalışmamızda 1995 ve 2008 yılları arasında böbrek nakli olan ve nakilden 2 yıl sonra greft fonksiyonu devam eden 236 (Ortalama yaş 41±12 yıl; %75 erkek) hastayı retrospektif olarak değerlendirdik. Böbrek nakli sırasında DM tanısı olanlar (n=23), nakil sonrası ilk 2 yıl içinde greft kaybı olanlar (n =16), akut rejeksiyon, konjestif kalp yetmezliği ve aktif enfeksiyonu olanlar (n = 19), ve bilgileri eksik olan hastalar (n=3) çalışma dışı bırakıldı. Böbrek naklinden 2 yıl sonraki takipte 34 hastada (%19.4) yeni gelişen DM tespit edildi (grup 1). DM tanısı almamış kalan 141 hastayı grup 2 olarak kabul ettik. Çalışmaya dahil edilen hastaların başlangıç ve DM tanısı aldığı zamana ait klinik, demografik özellikleri ve tüm laboratuvar özelliklerini kaydettik.

Bulgular: Grup 1 hastaların yaş, Beden Kitle İndeksi (BKİ), ürik asit, LDL kolesterol, C-reaktif protein, değerleri istatiksel olarak grup 2 hastalarına göre yüksek bulundu. Her iki grupta 2 yılın sonunda kilo alım oranları eşit tespit edildi. (%6.8±5.2 ve %5.2±2.9, p=0.08). İmmunsupresif tedavilerine göre yapılan incelemede siklosporin ve takrolimus alan hastalarda yeni ortaya çıkan DM oranları eşit bulundu.

Sonuç: Böbrek nakli olan hastalarda iki yılın sonunda kilo alım oranları etkili olmazken nakil esnasındaki BKİ oranları yeni ortaya çıkan DMi gelişiminde etkilidir. Risk faktörlerinin yakın takibi ve ortadan kaldırılması bu komplikasyonun görülme sıklığını azaltacaktır.


[ English ] [ Tam Metin ] [ PDF ]
[ Ana Sayfa | Editörler | Danışma Kurulu | Dergi Hakkında | İçindekiler | Arşiv | Yayın Arama | Yazarlara Bilgi | E-Posta ]