[ Ana Sayfa | Editörler | Danışma Kurulu | Dergi Hakkında | İçindekiler | Arşiv | Yayın Arama | Yazarlara Bilgi | E-Posta ]
Fırat Tıp Dergisi
2021, Cilt 26, Sayı 1, Sayfa(lar) 023-027
[ Özet ] [ PDF ] [ Benzer Makaleler ] [ Yazara E-Posta ] [ Editöre E-Posta ]
Akut Pankreatitte Prognoz Belirteci Olarak Prokalsitonin
İhsan SOLMAZ1, Ömer Faruk ALAKUŞ1, Nazım EKİN2, Songül ARAÇ3, Burhan Sami KALIN4
1Sağlık Bilimleri Üniversitesi Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Dahiliye Kliniği, Diyarbakır, Türkiye
2Sağlık Bilimleri Üniversitesi Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Gastroenteroloji Kliniği, Diyarbakır, Türkiye
3Sağlık Bilimleri Üniversitesi Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Acil servis, Diyarbakır, Türkiye
4Sağlık Bilimleri Üniversitesi Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Dahiliye Yoğun Bakım Kliniği, Diyarbakır, Türkiye
Anahtar Kelimeler: Akut Pankreatit, Prokalsitonin, CRP, Acute Pancreatitis, Procalcitonin, CRP
Özet
Amaç: Bu çalışmanın amacı Akut Pankreatit tanısı konulan hastalarda Prokalsitonin ve C-Reaktif Protein (CRP) düzeyinin hastanede yatış süresi ve prognoz üzerine etkilerinin araştırılmasıdır.

Gereç ve Yöntem: Kesitsel retrospektif çalışmamızda 3 yıl içerisinde acil servise kabul edilip akut pankreatit tanısı konulan ve servisimize yatırılan tüm hastaların yaş, cinsiyet, alkol kullanımı, safra taşı varlığı, Ranson geliş skoru, başvuru anındaki Prokalsitonin ve CRP düzeyleri ile bunların prognoz ve yatış gün sayısı üzerine etkileri değerlendirildi.

Bulgular: Çalışmaya dahil edilen toplam 104 hastanın 39’u erkek (%37,5), 65’i kadın (%62,5), yaş ortalaması 63,2 (min:18-max:97) idi. Hastalarımızın 74 (%71.2)’ünde biliyer 30’unda (%28,8) nonbiliyer nedenler vardı. Tüm hastalarımızdan 4’ü (%3.8) yaşamını kaybetti. Ranson kriterlerine göre sınıflandırdığımız iki grup arasında yaş ve Prokalsitonin düzeyi olarak güçlü istatistiksel fark varken, cinsiyet, CRP düzeyi, amilaz düzeyi ve yatış günü arasında anlamlı bir farklılık yoktu. CRP düzeyi şiddetli pankreatit grubunda daha yüksek saptanmasına karşın istatistiksel olarak anlamlı değildi. Yapılan Spearman korelasyon testinde; Ranson skoru, prokalsitonin düzeyi ve yaş arasında önemli pozitif ilişki; Ranson skoru, CRP düzeyi, amilaz düzeyi arasında önemsiz pozitif ilişki ve Ranson skoru, hastanede yatış süresi arasında önemsiz negatif ilişki tespit edildi. Prokalsitonin düzeyi ile CRP düzeyi arasında ve prokalsitonin düzeyi ile yaş arasında önemli pozitif ilişki tespit edildi.

Sonuç: Akut pankreatitin şiddetini ve prognozunu belirlemede, skorlama sistemlerine alternatif olarak prokalsitonin düzeyi kullanılabilir.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Giriş
    Akut pankreatit (AP), çeşitli nedenlerle pankreatik enzimlerin pankreas bez içinde aktifleşmesi sonucunda pankreasın kendini sindirmesi ile karakterize, yüksek serum amilaz ve lipaz enzim seviyeleriyle seyreden tipik karın ağrısının eşlik ettiği mortalite ve morbiditesi yüksek inflamatuvar bir hastalıktır 1.

    AP tripsin aktivasyon sürecinin bozulması sonucunda oluşmaktadır. Tripsin aktiflenince pankreasta inflamasyon başlar. Birçok inflamatuvar mediyatör aktif hale gelerek hem pankreası hem de sistemik bir etki ile tüm vücudu etkiler 2. Bu etkilenme neticesinde lokal ve sistemik komplikasyonlar meydana gelir.

    Ödematöz pankreatit gibi hafif klinik formundan nekrotizan pankreatit gibi ağır klinik formuna kadar değişen farklı şiddetlerde seyredebilir. Bu nedenle hastalığın prognozu oldukça değişkendir 3,4. Lokal komplikasyonlar; intraperitoneal hemoraji, splenik ve portal ven trombozu, apse, nekroz, psodokist ve barsak enfarktı, sistemik komplikasyonlar; hipotansiyon, hipovolemi, mediastinal apse, perikardiyal ve plevral efüzyon, atelektazi, mide ülseri, sistemik kanama ve böbrek yetmezliğidir 5.

    Serum prokalsitonin enfeksiyon ve inflamasyonda erken dönemde artış gösterir ve 0.5 ng / ml'nin üzerindeki değerler anormal kabul edilir. Yaygın kullanılan biyokimyasal bir markırdır. Birçok çalışma AP'nin şiddetini tahmin etmede prokalsitonin önemini vurgular ancak, AP sonrası mortaliteyi tahmin etmede geçerli şiddet puanları ile korelasyonu arasında yeterli bir karşılaştırma yoktur.6

    C reaktif protein (CRP), karaciğer tarafından sentezlenen ve enflamatuar / enfeksiyöz bir sürecin akut fazı sırasında IL 6’nın etkisiyle indüklenen bir akutfaz reaktan proteinidir. Enflamatuar sürecin başlamasından yaklaşık 48 saat sonra plazmada yükselmeye başlar. Spesifik olarak, akut pankreatitin tanısal bir göstergesi değildir. Akut faz reaktanı olarak, şiddetin bir göstergesi ve bir prognoz göstergesi olarak hizmet etme potansiyeline sahiptir 7.

    AP’nin klinik şiddeti ve prognozunu belirlemek için Ranson, Revize Atlanta kriterleri, APACHE (Acute Physiology and Chronic Health Evaluation) II skoru, MOSS (Multiple Organ System Score) ve Modified Glasgow skor sistemleri kullanılmaktadır 8. Bu skorlama sistemlerinin eksiklikleri nedeniyle AP’nin şiddet ve prognozunu belirlemek için literatürde trombosit lenfosit oranı (TLO), nötrofil lenfosit oranı (NLO), eritrosit dağılım genişliği (RDW), ortalama trombosit volümü (MPV) CRP ve prokalsitonin düzeyi ile çalışmalar yapılmıştır 9.

    Bu çalışmada; hastanemizde AP tanısı ile yatırılan hastalarda Prokalsitonin, CRP’nin prognoz ve yatış gün sayısı üzerine etkileri retrospektif olarak araştırıldı.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Materyal ve Metot
    Çalışmamız Ocak 2016-Ocak 2019 tarihleri arasında Eğitim ve Araştırma Hastanemiz acil servisine başvuran ve AP tanısı konularak Dâhiliye kliniğimize yatırılan 104 hasta üzerinde yapıldı. Hastaların verileri hastane bilgi yönetim sistemi üzerinden retrospektif olarak incelendi. Onkoloji ve hematolojik hastalığı olanlar, yatırıldığı sırada steroid ve antibiyotik tedavisi alanlar, multitravması olanlar, kolesistit ve/veya kolanjiti olanlar, AP tanısı sonradan değişen ve hastane bilgi sisteminden kayıtlarına tam ulaşılamayan hastalar çalışmadan çıkarıldı. AP tanısı; hastalık ile uyumlu karın ağrısı, pankreatit varlığının biyokimyasal ispatı ve abdominal görüntülemede karakteristik bulguların varlığı kriterlerinin ikisinin pozitif olması ile konuldu. AP biyokimyasal ispatı olarak serum amilaz ve/veya lipazın normal değerinin üç katı ve üstü olması tanısal olarak kabul edildi. Çalışmaya kabul edilen hastaların yaş, cinsiyet, alkol kullanımı, safra taşı varlığı, Ranson geliş skoru, başvuru anındaki prokalsitonin, C-Reaktif protein (CRP), hemogram ve biyokimyasal değerleri, kronik hastalık varlığı, hastanede yatış süresi ve prognozu kaydedildi. Hasta başvurusundaki laboratuvar parametreleri ile başvuru Ranson skoru (Biliyer pankreatit: yaş >70 yıl, beyaz küre (WBC) >18000 mm3, glukoz >220 mg/dL, laktat dehidrogenaz (LDH) >400 U/L, aspartat aminotransferaz (AST) >250 U/L. Non-biliyer pankreatit: yaş >55 yıl, WBC >16000 mm3, glukoz >200 mg/dL, LDH >350 U/L, AST >250 U/L) hesaplandı. AP’nin klinik şiddeti Ranson kriterlerine göre 2 ve altı hafif akut pankreatit, üç ve üzeri ise şiddetli akut pankreatit olarak sınıflandırıldı. İki grup arasında Prokalsitonin, CRP’nin prognoz ve yatış gün sayısı üzerine etkileri değerlendirildi.

    Etik onay
    Çalışmamız retrospektif olduğundan hastalardan bilgilendirilmiş onam alınmadı. Bu çalışma için hastanemiz etik kurul onamı alınmıştır.

    İstatistiksel analiz
    Çalışmada ulaşılan örneklem büyüklüğüne göre güç analizi GPower 3.1 programı kullanılarak yapıldı. Çalışmada elde edilen sayısal veriler Ortanca değer (minumum-maksimum), kategorik veriler frekans (yüzde) olarak ifade edildi. İstatistiksel analizler SPSS 22.0 paket programı kullanılarak yapıldı. Normal dağılıma uygunluğun kontrolü için Shapiro Wilks kullanıldı. Normal dağılıma uygun bulunmayan nicel verilerin istatistiksel analizinde Mann-Whitney U Testi, kategorik verilerin analizinde ki-kare testi kullanıldı. İki sayısal değişken arasındaki ilişki için Spearman Korelasyon Analizi kullanıldı. İstatistiksel anlamlılık için p <0.05 değeri kabul edildi.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Bulgular
    Çalışma sonunda ulaşılan örneklem büyüklüğü dikkate alındığında çalışmanın gücü 0,73 (α :0,05) olmuştur. Çalışmamıza toplam 104 hasta dâhil edildi. Bu hastaların 39’u erkek (%37,5), 65’i kadın (%62,5), yaş ortalaması 63,2 (min:18-max:97) idi. Hastalarımızın 74 (%71.2)’ünde etiyolojide biliyer nedenler varken 30’unda (%28,8) nonbiliyer nedenler vardı. Tüm hastalarımızdan 4’ü (%3.8) yaşamını yitirirken (yaş ort.:78,7) 100 hasta (%96,2) şifa ile taburcu veya genel cerrahi bölümüne devir edildi. Ranson kriterlerine göre sınıflandırdığımız iki grup arasında yaş ve prokalsitonin düzeyi için güçlü istatistiksel fark olup şiddetli pankreatitte yüksek iken (sırayla p =0,001, p =0,003), cinsiyet, CRP, amilaz ve yatış günü arasında anlamlı bir farklılık yoktu. CRP düzeyi şiddetli pankreatit grubunda daha yüksek saptanmasına karşın istatistiksel olarak anlamlı değildi (p =0,153). Bu iki grubun demografik verileri ve istatistik sonuçları tablo 1’de özetlendi.


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Tablo 1: Hastaların demografik verileri ve istatistiksel karşılaştırılması.

    Ranson, prokalsitonin, CRP, yatış gün sayısı, amilaz ve yaş arasında Spearman korelasyon analizi yapıldı. Ranson prokalsitonin ve yaş arasında sırayla r =0,383, p <0,001, r =0,425, p <0,001 önemli pozitif ilişki, Ranson CRP, amilaz sayısı arasında sırayla r =0,164, p =0,096, r =0,167, p =0,090 önemsiz pozitif ilişki ve Ranson yatış gün sayısı arasında r =-0,065, p =0,515 önemsiz negatif ilişki tesbit edildi. Prokalsitonin CRP arasında r =0,495 p <0,001 ve prokalsitonin yaş arasında r =0,475, p <0,001 önemli pozitif ilişki ortaya konmuştur. Spearman korelasyon sonuçları tablo 2’de özetlendi.


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Tablo 2: Spearman korelasyon analizi.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Tartışma
    AP tanısı konulan 104 hasta üzerinde yaptığımız bu çalışmada etiyolojik dağılım ülkemizde olduğu gibi en sık biliyer (%71,2) neden idi. Etiyolojik faktör olarak bakıldığında, literatürdeki olguların %80 kadarında safra taşları ve alkol karşımıza çıkmaktadır 10. Di-Magno ve arkadaşları 11 tarafından yapılan literatür taramasında akut pankreatitin etiyolojisinde safra taşları (%10.8-56), alkol (%3-66) ve idiyopatik nedenlerin (%8-44) sorumlu olduğu bildirilmiştir. Ülkemizde etiyolojik nedenler arasında en sık rastlanan nedenin safra taşı olduğu ve bunu idiyopatik nedenler, alkol ve ilaç kullanımının izlediğini gösterilmiştir 12,13

    Çalışmamızda yaş ortalaması literatürrdeki diğer çalışmaların yaş ortalamaları ile benzer olmasına rağmen, 18-97 gibi geniş bir yaş aralığına sahipti. Yaş aralığının geniş olması AP’nin her yaşta ayırıcı tanıda akla gelmesi açısından önemlidir. Birçok çalışmada 14,15 akut pankreatit kadınlarda daha sık görüldüğü bildirilmişken, bazı çalışmalarda ise 16 AP’ nin erkeklerde daha sık görüldüğü tespit edilmiş. Bizim çalışmamızda da kadın hasta sayısı daha fazla idi. AP etiyolojisinde erkeklerde alkol kullanımının kadınlardan fazla olmasından dolayı erkeklerde alkol, kadınlarda ise safra taşı etiyolojide ön plana çıkmaktadır. Bizim çalışmamızın yapıldığı Diyarbakır toplumunun sosyal ve dini yapısından dolayı çalışmamamızda kadınlar ağırlıklı olmakla birlikte her iki cinste de en sık etiyolojik neden safra taşıdır ve alkol nadir bir neden olarak karşımıza çıktı.

    Tamer A. ve arkadaşları 13 yaptıkları çalışmada olgularının 63 (%75) tanesinin hafif, 21 (%25) tanesinin ise şiddetli akut pankreatit olarak tespit etmişler ve hafif pankreatitli olgular ile şiddetli pankreatitli olgular arasında başvuru şikâyeti, cinsiyet, yaş, amilaz, etiyolojik faktörler, yatış süresi bakımından anlamlı fark saptamamışlardı. Bizim çalışmamızda ise hafif pankreatit %67.3, şiddetli pankreatit %32.7 olarak tespit edildi. Bu iki grup arasında cinsiyet, CRP, amilaz ve yatış gün sayısı açısından anlamlı fark yokken, prokalsitonin ve yaş açısından ise kuvvetli anlamlılık vardı. Hafif pankreatitlerde yatış gün sayısının fazla olması etyolojide idiyopatik nedenlerin fazla olmasına bağlandı. Çalışmamıza aldığımız 104 hastanın Ranson, yaş, prokalsitonin, CRP, yatış gün sayısı ve amilaz değeri arasında yapılan koralasyon analizinde; Ranson, prokalsitonin ve yaş arasında önemli pozitif ilişki, Prokalsitonin, yaş, CRP arasında önemli pozitif ilişki tespit edildi.

    Karakaya Z. ve arakadaşlarının 17 yaptığı çalışmada prokalsitonin ile yatış gün sayısı ve prognoz üzerinde anlamlılık tespit edilmemiş ancak Rau ve arkadaşlarının 18 yaptıkları çalışmada, prokalsitonin ve CRP değerleri karşılaştırılmış erken tanı ve prognozda prokalsitonin daha değerli bir marker olarak bulunmuş ve prokalsitoninin pankreatitin gelişmesinde ve prognozunun belirlemesinde rol oynadığı gösterilmiştir. Ranson kriterleri ve CRP düzeyinin, ciddi akut pankreatit gelişimiyle korele olduğu ancak prokalsitonin düzeyi ile karşılaştırıldığında prokalsitonin düzeyi bakılmasının daha etkin olduğu gösterilmiştir 19. Bizim çalışmamızda da prokalsitonin klinik şiddetin gösterilmesi açısında anlamlı tespit edilirken, CRP düzeyinde anlamlı farklılık tespit edilemedi. Prokalsitonin hem Ransona göre klinik şiddet arttıkça artıyor hem de yaş ve CRP ile pozitif koralasyon göstermekteydi.

    Çalışmamızın retrospektif olması nedeniyle bazı kısıtlamaları bulunmaktadır. Hasta verilerinin dosya tarama yöntemi ile temin edilmesi bazı verilere ulaşmakta kısıtlamalara neden oldu. Bu nedenle hasta sayısının daha geniş tutulacağı, prokalsitonin 48.saat ve 72.saat değerlerinin dahil edileceği, Ranson 48.saat ve diğer skorlama sistemlerinin de dahil edileceği geniş çalışmalara gerek vardır.

    Sonuç olarak AP klinik özelliklerinin farklı olması ve değişkenlik göstermesi nedeniyle klinik şiddetin erken dönemde belirlenmesi etkin tedavi yaklaşımı ve gelişebilecek komplikasyonların minimuma indirilmesini sağlayabilir. Halen spesifik bir tedavisi olmayan ve mortal bir hastalık olan AP’in şiddetini ve prognozunu belirlemede, skorlama sistemlerine alternatif olarak prokalsitonin düzeyi kullanılabilir.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Kaynaklar

    1) Andersen DK, Biliary TR, Dunn DL, Hunter JG. Schwartz's Principles of Surgery. 10 ed. Textbook 2015: 1341-422.

    2) Halangk W, Lerch MM, Brandt-Nedelev B et al. Role of cathepsin B in intracellular trypsinogen activation and the onset of acute pancreatitis. J Clin Invest 2000; 106: 773-81.

    3) Karne S, Gorelick FS. Etiopathogenesis of acute pancreatitis. Surg Clin North Am 1999; 79: 699-710.

    4) Carroll JK, Herrick B,Gipson T, Lee SP. Acute pancreatitis: diagnosis, prognosis and treatment. Am Fam Physician 2007; 75: 1513-20.

    5) İnce At, Yıldız K, Baysal B. Akut Pankreatit. Kocaeli Tıp Dergisi 2012; 3: 50-8.

    6) Choudhuri AH, Duggal S, Biswas PS, Uppal R. A Comparison of acute physiology and chronic health evaluation ıı score and serum procalcitonin change for predicting mortality in acute pancreatitis. Indian J Crit Care Med 2020; 24: 190-4.

    7) Ganesh BN, Setty SNM. C reactive protein as a prognostic indicator of severity in patients with acute pancreatitis. Int Surg J 2020; 7: 1169-73.

    8) Ferreira AF, Bartelega JA, Urbano HCA, Souza IKF. Acute pancreatitis gravity predictive factors: which and when to use them? ABCD. Arq Bras Cir Dig (São Paulo) 2015; 28: 207-11.

    9) Önmez A. Bilir E. Torun S. Akut pankreatit şiddeti ile trombosit lenfosit oranı, nötrofil lenfosit oranı, eritrosit dağılım genişliği ve ortalama platelet volümü arasındaki ilişki. Konuralp Tıp Dergisi 2019; 11: 24-9.

    10) Pekmezci S. Akut pankreatitte yaklaşım ve tedavi. İ. Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Sürekli Tıp Egitimi Etkinlikleri HepatoBiliyer Sistem ve Pankreas Hastalıkları Sempozyum Dizisi 2002: 28; 239-62.

    11) DiMagno MJ, DiMagno EP. New advances in acute pancreatitis. Curr Opin Gastroenterol 2007; 23: 494-501.

    12) Ayten R, Çetinkaya Z, Yeniçerioğlu A. Akut pankreatitli olgularımızın retrospektif değerlendirilmesi. Fırat Üniversitesi Sağlık Bilimleri Dergisi 2007; 21: 133-6.

    13) Tamer A, Yaylacı S, Demirsoy H ve ark. Akut Pankreatitli Olgularımızın Retrospektif Değerlen-dirilmesi. Sakarya MJ 2011; 1: 17-21.

    14) Coşkun BN, Tandoğan G, Eroğlu A ve ark. Akut Pankreatit Tanılı Hastaların etiyolojik ve Prognostik Faktörlerinin Retrospektif İncelenmesi. Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi 2012; 38: 67-73.

    15) Demiral G, Yener O, Aksoy F ve ark. Akut pankreatitli hastalarımızın retrospektif olarak değerlendirilmesi. Göztepe Tıp Dergisi 2011; 26: 4-9.

    16) Ertaş H, Duran C, Keskin M, Güney İ. Examining the Clinical and Laboratory Characteristics of Patients Diagnosed With Acute Pancreatitis: Aegean J Med Sci 2018; 3: 97-102.

    17) Karakaya Z, Akyol P.Y, Topal F, Topal F.E, Aykaç M.C Effect of procalcitonin level on mortality in acute pancreatitis. Cukurova Med J 2018; 43: 617-23.

    18) Rau BM, Kemppainen EA, Gumbs AA et al. Early assessment of pancreatic infections and overall prognosis in severe acute pancreatitis by procalcitonin (PCT): A prospective international multicenter study. Ann Surg 2007; 245: 745-54.

    19) Dias BH, Rozario AP, Olakkengil SA, Anirudh V. Procalcitonin strip test as an independent predictor in acute pancreatitis. Indian J Surg 2015; 77: 1012-7.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • [ Başa Dön ] [ Özet ] [ PDF ] [ Benzer Makaleler ] [ Yazara E-Posta ] [ Editöre E-Posta ]
    [ Ana Sayfa | Editörler | Danışma Kurulu | Dergi Hakkında | İçindekiler | Arşiv | Yayın Arama | Yazarlara Bilgi | E-Posta ]