[ Ana Sayfa | Editörler | Danışma Kurulu | Dergi Hakkında | İçindekiler | Arşiv | Yayın Arama | Yazarlara Bilgi | E-Posta ]
Fırat Tıp Dergisi
2004, Cilt 9, Sayı 4, Sayfa(lar) 137-140
[ Özet ] [ PDF ] [ Benzer Makaleler ] [ Yazara E-Posta ] [ Editöre E-Posta ]
Lupus Vulgaris Komplikasyonu: Skuamöz Hücreli Karsinom
Nusret AKPOLAT1, A. Ferda DAĞLI1, İhsan OKUR2, İbrahim H. ÖZERCAN1, Yasemin BULUT3
1 Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi Patoloji Anabilim Dalı, ELAZIĞ
2 Plastik Cerrahi Anabilim Dalı, ELAZIĞ
3 Mikrobiyoloji Anabilim Dalı, ELAZIĞ
Anahtar Kelimeler: Lupus Vulgaris, Skuamöz Hücreli Karsinom,Lupus Vulgaris, Squamous Cell Carcinoma
Özet
Skuamöz hücreli karsinom (SHK) etyopatogenezinde en sık güneş ışığı suçlanmakla beraber, nadiren de olsa kronik dermatitler, yanık skarı, noniyonize radyasyon, HPV enfeksiyonu ve immün yetmezlikler gibi durumlara bağlı da gelişebilmektedir. Lupus vulgaris zemininde SHK gelişimi oldukça nadirdir (%0,5-1). Karsinom gelişme riski ile hastalık süresi doğru orantılı olup ortalama 27-28 yıldır.

Olgumuz 78 yaşında erkek hasta, 30 yıldır nazolabial sulkus üzerinde mevcut olan ve son birkaç yıldır büyümeye başlayan yara şikayeti ile başvurdu. Alınan biyopsi örneğinde lupus vulgaris zemininde gelişen SHK saptandı. Olgunun ender görülmesi nedeniyle literatür bilgileri ışığında tartışıldı. ©2004, Fırat Üniversitesi, Tıp Fakültesi

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Olgu Sunusu
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Giriş
    Lupus vulgaris (LV) sıklıkla geçirilmiş akciğer tüberkülozunun yeniden aktive olması sonucu hematojen yayılım ile ortaya çıkan bir çeşit deri tüberkülozudur 1-6. Genellikle baş ve boyunda özellikle de burun derisi ve çevresinde görülür 2,4,7. Kronik ve progresif seyreden bu hastalıkta belirgin skar dokusu kalabilir 5,8,9. Nadir olgularda LV’nin geç bir komplikasyonu olarak skar alanlarında ve ülser kenarlarında skuamöz hücreli karsinom (SHK) gelişebilir (5,7,9-12). Bu olgulara ‘lupus karsinomu’ da denir 13. Bu makalede LV’i takiben gelişen SHK olgumuzu literatür bilgileri ışığında tartışmayı amaçladık.
  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Olgu Sunusu
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Olgu Sunusu
    Yetmişsekiz yaşındaki erkek hasta Nisan 2004’de yüzünde yara şikayeti ile Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi Plastik Cerrahi Polikliniğine başvurdu. Hikayesinde yaranın yaklaşık 30 yıl önce sağ nazolabial sulkus üzerinde başladığı ve daha sonra burun sırtına yayıldığı belirtildi. Özgeçmişinde diabetus mellitus vardı. Hastaya yapılan fizik muayenede yüzün sağ yarısının kırmızı-pembe renkli frajil olduğu ve sağ göz alt kapağında medial kantus ve burun derisini kaplayan yaklaşık 4x3 cm ölçülerinde, ülsere, düzensiz sınırlı lezyon görüldü (Şekil 1).


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Şekil 1: Sağ göz kapağı medial kantusu ve burun derisini kaplayan ülsere düzensiz sınırlı LV zemininden gelişmiş SHK ile kulak memesi önünde ve yanakta bulunan LV plakları izlenmektedir.

    Ayrıca sağ supraklaviküler bölge ve sağ ingüinal bölgede bir adet lenf adenopatiye rastlandı. Hastanın burun sırtı, nazolabial sulkus ve yanağından alınan insizyonel biyopsi örneklerinin histopatolojik incelenmesi sonucu LV ve SHK tanısı verildi.

    Bunun üzerine çevresinde 1 cm sağlam deri kalacak şekilde lezyon çıkarıldı. Makroskopik incelemede deri üzerinde 3,5x3x1 cm ölçülerinde ülsere düzensiz sınırlı lezyon alanı görüldü. Kesit yüzeyi solit, kirli beyaz renkli, yer yer kanamalı ve enfekteydi. Hazırlanan kesitlerin histopatolojik incelemesinde çoğu alanda ülsere bir yüzey altında dermiste yoğun lenfosit infiltrasyonu ve granülom yapıları dikkati çekti. Bu granülomların epiteloid histiyositler ve lenfositlerden oluştuğu görüldü. Granülomlardan bazılarının ortasında kazeifikasyon nekrozu ve çevresinde birkaç dev hücreye rastlandı (Şekil 2).


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Şekil 2: Dermiste deri eklerini ortadan kaldıran granülom yapıları (oklar) ile bir granülomda kazeifikasyon odağı izlenmektedir (H&E, x100).

    Ayrıca yer yer sağlam kalan epidermisten dermise invazyon alanları seçilebilen, kaslar arasına kadar girmiş ve deri eklerini tümüyle ortadan kaldırmış kötü diferansiye SHK alanları dikkati çekti (Şekil 3).


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Şekil 3: Solda hemen ülser altından başlayıp, dermise kadar uzanan LV alanları (oklar) ile sağda skar kenarından gelişen SHK izlenmektedir (H&E, x100).

    Yapılan ARB (Acide resistance bacil) boyasında basil görülmedi. Ancak PCR (Polymerase chain reaction) ile dokuda mikroorganizmanın varlığı gösterildi (Şekil 4).


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Şekil 4: Nested PCR ürünlerinin % 3’lük agaroz jelde görüntüsü.

    Yaklaşık 5 ay sonra aynı bölgede nüks gelişmesi üzerine hasta tekrar opere edildi. Tümör bütünüyle çıkarılamadığı ve cerrahi sınırlarda devam ettiği için hastaya radyoterapi önerildi.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Olgu Sunusu
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Tartışma
    Lupus karsinom olgusunu ilk kez 1857’de Deverge tanımlamıştır 13. LV’den SHK gelişme sıklığı %0,5-10,5 arasında ve ortalama %4’dür 13,14. Türkçe literatürde Önel ve ark. 15, tarafından bildirilen, lupus vulgaris zemininden gelişen sadece bir SHK olgusu vardır. Olgumuz ülkemizde bildirilen ikinci olgu özelliğini taşımaktadır.

    Kadınlarda erkeklere göre 1,8 kez daha sık görülür. Genellikle 4-5. dekadlarda (ortalama 46 yaş) ortaya çıkar. LV başlangıcı ve SHK gelişmesi arasında geçen süre 2-79 yıl arasında değişmektedir. Ortalama 27-28 yıldır 13. Bizim olgumuzda ise geçen süre 30 yıldır.

    LV’in tüm deri hastalıkları arasındaki sıklığı %0,37’dir 16,17. Nadiren direkt inokülasyan sonucu ekzojen olarak yada sensitize kişilerde enfekte bir odaktan hematojen yada lenfatik yayılım ile endojen olarak ortaya çıkar 5,6,10. Genellikle yüzde görülür ve bu lezyonlar daha destrüktif olma eğilimindedir 5,8.

    Klinik olarak plaklar oluşturan, çok sayıda eritematöz papüller şeklindedir ve derin yerleşimli sert nodüller bırakır 3,8,18,19. Her biri yaklaşık 1 mm çapında olan bu nodüllere bir diaskop ile bastırıldığında açık kahve renkli maküller şeklinde görülür. Renginden dolayı da bu nodüller “elma jölesi” nodülleri olarak adlandırılır 3,18,20,21.

    SHK da (LV de olduğu gibi) genellikle yüzde ve güneşe maruz kalan bölgelerde ortaya çıkar. Etyopatogenezinde güneş ışınları yanısıra kronik ülserler, eski yanık nedbeleri, noniyonize radyasyon ve endüstriyel karsinojenler suçlanır. Klinik olarak inedüre ve elevasyon gösteren kenarlara sahip kurutlu bir ülser görünümündedir 22.

    Skar bırakan dermatozlardan karsinom gelişim mekanizması bilinmemektedir. Kronik inflamasyonda inflamatuar hücrelerin ürettiği mutajenik reaktif oksijen türevleri bir neden olabilir 9. Ayrıca skarın kendisi de karsinom gelişiminde etken olabilir. Shirai’e göre lupus karsinomu iki şekilde gelişebilir: 1- tüberküler dokudan, 2- lupus skarından. Daha çok lupus skarından geliştiğine inanılmaktadır 13. Ayrıca LV olgularında tedavi amaçlı kullanılan radyoterapi sonrası, SHK gelişiminim daha sık olduğu da ileri sürülmektedir. Ancak bu tip karsinomların seyrek görülmesinden dolayı, dermatozlar üzerinden gelişen karsinomlar ile radyoterapi tedavisinden sonra gelişen karsinomların histopatolojik özellikleri, klinik gidişleri ve mortalitenin karşılaştırılmsına ait bir çalışma henüz yapılamamıştır 9,23.

    LV histopatolojik olarak, dermiste epiteloid histiyositler, dev hücreler ve lenfositlerin oluşturduğu tüberküloid granülomlar şeklinde görülür. Kazeifikasyon nekrozu az yada yoktur 3,19. İyileşen alanlarda fibrozis görülebilir. Epidermiste sekonder değişiklikler sıktır. Epidermis atrofik, ülsere, hiperplazik, olabilir ve hiperkeratoz, akantoz, papillamatoz görülebilir. Ülser kenarında pseudoepitelyamatöz hiperplazi sıktır. Bu olgularda derin bir biyopsi yapılmamışsa yalnızca epitelyal hiperplazi ve nonspesifik inflamasyon görülerek yanlış tanı verilebilir 24. Aside dirençli basil çok azdır ve boyama yöntemleri (Ziehl-Neelsen, PAS, Giemsa) ile çok nadir görülebilir. Basilin olguların yalnızca %6’da izole edilebildiği bildirilmiştir 5,10,17,19. Kültür yapılabilir ve PCR ile Mikobakteriyal DNA saptanabilir 11,13,25-27. Bazı olgularda primer enfeksiyonun eski bir odağı bulunamadığı zaman pozitif tüberkülin testi ve anti tüberküloz tedaviye cevap tüberküloz etyolojisi için kanıt sağlayabilir 18. SHK histopatolojisi ise diferansiasyon derecesine göre değişmektedir. Bol miktarda keratin odakları bulunduran düzenli lobüller halinde poligonal skuamöz hücrelerden oluşabileceği gibi, ileri derecede anaplastik ve sadece abortif tek hücre keratinizasyonları içeren hücrelerden de oluşabilir.

    Sonuç olarak, LV çok seyrek görülen bir hastalık olduğu için klinik olarak genellikle yanlış teşhis edilmekte ve tedavisi gecikmektedir. Çok yavaş gelişim gösteriyor olsa da, kronik LV’in karsinom gelişimi gibi (özellikle SHK) çok ciddi komplikasyonları vardır. Bu nedenle de hastalığın erken tanısı, tedavisi ve düzenli takibi önem kazanmaktadır.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Olgu Sunusu
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Kaynaklar

    1) Mc Daniel WR, Anderson ER. Lupus vulgaris in United States. Ocurrance in a Saudi Arabian soldier. Int J dermatol 1980; 19: 165-7

    2) Kumar B, Rai R, Kaur I ve ark. Childhood cutaneous tuberculosis: a study over 25 years from northern İndia. Int J Dermatol 2001; 40: 26-32

    3) Rosai J. Skin. In: Rosai J (Editor). Ackerman’s Surgical Pathology. 8. Baskı, St Louis: Mosby-Year Book, 1996: 63-222

    4) Beyt BE Jr, Ortbals DW, Santa Cruz DJ ve ark. Cutaneous mycobacteriosis: analysis of 34 cases with a new classification of the disease. Medicine (Baltimore). 1981; 60: 95-109

    5) Woo PN, Batta K, Tan CY, Colloby P. Lupus vulgaris diagnosed after 87 years, presenting as an ulcerated birthmark. Br J Dermatol 2002; 146: 524-540

    6) Khandpur S, Reddy BSN. Lupus vulgaris: unusual presentation over the face. JEADV 2003; 17: 706-710.

    7) Firshman JR, Parker MG. Malignancy and chronic wounds: marjolin’s ulcer. J Burn Care Rehabil 1991; 12: 218-223

    8) Weedon D. Bacterial and rickettsial infections. In: Weedon D (Editor). Skin Pathology. 2. Baskı, Australia: Elsevier Science Limited, 2002: 751-803

    9) Gooptu, Marks, Thomas &James. Squamous cell carcinoma associated with lupus vulgaris. Clin Exp Dermatol 1998; 23: 99.

    10) Savin J. Mycobacterial infections. In: Champion RH, Burton JL, Ebling FJG (Editors). Textbook of Dermatology. 5. Baskı. Oxford: Blacwell Scientific, 1992: 1033-64

    11) Barnadas MA, Baselga E, Curell R, Margall N, de Moragas JM. Active cutaneous tuberculosis after therapy of squamous cell carcinoma of the skin, a PCR study. Int J Dermatol 1996; 35: 221-2.

    12) Johnson TM, Rowe DE, Nelson BR, Swanson A. Squamous cell carcinomaof the skin (excluding lip and oral mucosa). J Am Acad Dermatol 1992; 26: 467-81

    13) Hagiwara K, Uezato H, Miyazato H, Nonaka S. Squamous cell carcinoma arising from lupus vulgaris on an old burn scar: Diagnosis by polymerase chain reaction. J Dermatol. 1996 ; 23: 883-9

    14) Tomecci KJ, Hall GS. Tuberculosis of the skin. In: Demis DJ, Thiers BH, Burgdorf WHC, Raimer SS (Editors). Clinical dermatology. 1. Baskı, Philadelphia: Lipincott, 1992; 3: 16-26

    15) Önel D, Özarmağan G, Özkan AÇ ve ark. Kronik dermatozlar üzerinden gelişen yassı epitel hücreli karsinom. İstanbul Tıp Fakültesi Mecmuası 2000; 63: 429-434.

    16) Ramesh V, Misra RS, Jain RK. Secondary tuberculosis of the skin: clinical features and problems in laboratory diagnosis. Int J Dermatol 1987; 26: 578-81.

    17) Sehgal VN, Srivastava G, Khurana VK ve ark. An apprasial of epidemiologic, clinical, bacteriologic, histopathologic and immunologic parameters in cutaneous tuberculosis. Int J Dermatol 1987; 26: 521-526.

    18) Elder D. Bacterial Diseases. In: Sebastian Lucas (Editors). Lever’s Histopathology of the skin. 8. Baskı, Philadelphia: Lipincott Company, 1997: 457-502

    19) Marcoval J, Servitje O, Moreno A, Jucgla A, Peyri J. Lupus vulgaris: clinical, histologic and bacteriologic study of 10 cases. J Am Acad Dermatol 1992; 26: 404-7

    20) Drago F, Parodi A, Repora A. Addison’s disease and lupus vulgaris: report of case. J Am Acad Dermatol 1988; 18: 581-3

    21) Munn SE, Basarab T, Russell Jones R. Lupus vulgaris. a case report. Clin Exp Dermatol 1995; 20: 56-57

    22) Cotran RS, Kumar V, Collins T. The Skin. In: Murphy GF, Mihm MC (Editors). Pathologic Basis of Disease. 6. Baskı, Philadelphia: W.B. Saunders Company, 1999: 1277-1315.

    23) Handlers JP, Abrams AM, Aberle AM, Auyong T, Melrose RJ: Squamous cell carcinoma of the lip discoid lupus erythematosus. Oral Surg Oral Med Oral Pathol. 1985; 60: 382.

    24) Warin AP, Wilson-Jones E. Cutaneous tuberculosis of the nose with unusual clinical and histologic features leading to a delay in diagnosis. Clin Exp Dermatol 1977; 2:235

    25) Serfling U, Penneys NS, Loenardi CL. Identification of mycobacterium tuberculosis DNA in a case of lupus vulgaris. J Am Acad Dermatol 1993; 28:318

    26) Victor T, Jordaan H, van Nierkerk D ve ark. Papulonecrotic tuberculid. Identification of mycobacterium tuberculosis DNA by polymerase chain reaction. Am J Dermatopathol 1992; 14: 491-5

    27) Margall N, Baselga E, Coll P ve ark. Detection of mycobacterium tuberculosis complex DNA by the polymerase chain reaction for rapid diagnosis of cutaneous tuberculosis. Br J Dermatol 1996; 135: 231-6.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Olgu Sunusu
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • [ Başa Dön ] [ Özet ] [ PDF ] [ Benzer Makaleler ] [ Yazara E-Posta ] [ Editöre E-Posta ]
    [ Ana Sayfa | Editörler | Danışma Kurulu | Dergi Hakkında | İçindekiler | Arşiv | Yayın Arama | Yazarlara Bilgi | E-Posta ]