[ Ana Sayfa | Editörler | Danışma Kurulu | Dergi Hakkında | İçindekiler | Arşiv | Yayın Arama | Yazarlara Bilgi | E-Posta ]
Fırat Tıp Dergisi
2005, Cilt 10, Sayı 3, Sayfa(lar) 127-131
[ Özet ] [ PDF ] [ Benzer Makaleler ] [ Editöre E-Posta ]
Akut Dissemine Ensefalomyelit: Klinik Seri
Nimet KABAKU, Ayşegül Neşe ÇITAK KURT
Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi Pediatri Anabilim Dalı, ELAZIĞ
Anahtar Kelimeler: Akut dissemine ensefalomyelit, çocuk, Acute dissemnated encephalomyelitis, child
Özet
Amaç: Akut dissemine ensefalomyelit tipik olarak eş zamanlı, genellikle çocukları etkileyen santral sinir sisteminin demiyelinizan bir hastalığıdır. Çalışmada akut dissemine ensefalomyelitli çocukların epidemolojik, klinik, kranyal görüntüleme ve laboratuar özellikleri; tedavi ve sonuçlarının araştırılması amaçlandı.

Gereç ve Yöntem: Fırat Üniversitesi Pediatrik nöroloji ünitesinde beş yıllık bir süre içinde akut dissemine ensefalomyelitli 10 çocuk izlendi (Ocak 1999-Mayıs 2005). Tanı, tipik klinik özelliklere ve kranyal görüntülemelerinde bulunan karakteristik bulgulara dayanmaktaydı. Merkezi sinir sistemi hastalığının diğer nedenlerini dışlamak için beyin omurilik sıvısı incelemeleri ve diğer tetkikler yapıldı.

Bulgular: Altı çocukda prodromal hastalık vardı. En yaygın görülen semptomlar ataksi, konuşma bozukluğu ve nöbet idi. Tüm çocuklarda anormal nörolojik muayene bulguları vardı. İlk incelemede, beyin manyetik rezonans görüntülemede yalnızca üç çocuk hiperintens sinyallere sahipti. Tüm çocuklar metil prednizolon ile tedavi edildi, optik nöritli bir çocukda hem metil prednizolon hemde intravenöz immunglobulin uygulandı. Birden fazla atak geçiren hastalarda (n=2) her atakta yeni semptomlar görüldü. On çocuğun %80’i tamamen iyileşmesine karşın, birden fazla tekrarlayan hastalarda ciddi sekel vardı (hemiparezi ve optik atrofi).

Sonuç: Akut dissemine ensefalomyelitli olgularda tam klinik iyileşme yaygın olmasına rağmen, çocukluklarda ciddi nörolojik kompikasyonlar da görülebilir. Steroid tedavisinin zamanlama ve süresi sonucu etkiler. ©2005, Fırat Üniversitesi, Tıp Fakültesi

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Giriş
    Akut dissemine ensefalomyelit (ADEM), santral sinir sisteminin akut başlangıçlı, değişken klinik seyir gösteren demyelinizasyonla karakterize bir hastalığıdır. Genellikle hastalığın başlangıcını tetikleyen viral enfeksiyonlar veya aşılardır. Hemorajik ve hiperakut seyirli tipleri de tanımlanmıştır 1-5. Çocuklarda erişkinlerden daha sık görülür 6. Hastalar letarjiden komaya kadar değişebilen bilinç değişiklikleri, konvülzyon, multifokal nörolojik semptomlar, kranial sinir felçleri, hareket bozuklukları, davranış değişiklikleri, irritabilite, depresyon, psikoz gibi çok çeşitli bulgularla başvurabilirler 7,8.

    Bu çalışmada ADEM tanısı ile izlediğimiz hastalarımızın başvuru yakınmaları, klinik bulguları, seyir ve tekrarlama durumlarını araştırdık.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Materyal ve Metot
    Çalışmaya 1999-2004 yılları arasında, ADEM tanısı alan ve ortalama 2.7±1.0 yıl (1.5-5) izlenen 10 hasta alındı. ADEM tanısı için, akut başlangıçlı nörolojik semptom ve bulguların, para/post enfeksiyöz nedenli olması koşulu arandı. Bunun için hastaların serum ve BOS örneklerinden serolojik marker (Enterovirus, Kızamık, Kızamıkçık, Herpes Simplex, Toxoplasma ve Cytomegalovirus’a yönelik) yanında, kollajenvasküler ve metabolik çalışmalar da yapılarak; tüm bu olası durumlar dışlandı. Hastaların yaş, cinsiyet, başvuru mevsimi, başvuru yakınması, yakın dönemde enfeksiyon geçirme ve/veya aşılanma durumu, klinik ve laboratuar bulguları, seyir, tedaviye yanıt ve tekrarlama durumları araştırıldı. Hastaların tümüne ilk geldikleri 48 saat içinde BBT’leri çekilirken, beş hastaya ayrıca 5-7 gün içinde de MRG’leri de çekildi. Myoklonusu olan hastaya (no: 10) ayrıca iğne elektromyografi (EMG) de yapıldı. Üç hastadan (no: 2, 5 ve 10) serum ve BOS’tan oligoklonal band da çalışıldı.

    Hastaların tümüne akut atakları sırasında steroid tedavisi uygulandı (5 gün süre ile intravenöz Metil Prednizolon ; ilk üç gün 30 mg/kg/gün sonraki iki gün ise 20 mg/kg/gün ). Optik nörit gelişen hastaya, ikinci ataktan sonra İVİG uygulaması da (400 mg/kg/gün, 5 gün) yapıldı.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Bulgular
    Çalışmaya alınan hastaların özellikleri Tablo 1’de verildi. Buna göre hastalarımızın altısı (%60) kız, dördü (%40) erkek idi; yaş ortalaması 7.5±1.8 (5-11) yıl idi. Yılın her mevsiminde ADEM tansı alan hastamız olsa da, kış (n=4) ve sonbahar (n=3) aylarında tanı alan hastalarımızın sayısı, ilkbahar (n=2) ve yaza (n=1) göre fazla idi. Hastaların hiçbirinde ADEM öncesi aşılama öyküsü bulunmazken; çoğunda (n=7) tanı öncesi iki haftalık dönemde enfeksiyon bulgusu ve bunlardan birinde de suçiçeği geçirme öyküsü vardı.


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Tablo 1: Hastaların genel özellikleri

    Hastaların en sık başvuru yakınmaları arasında dengesizlik (n=5), konuşma bozukluğu (n=4), kusma (n=3) ve nöbet (n=3) gelirken, diğer yakınmalar (ateş ve görme sorunları: ikişer; baş ağrısı, yürüme bozukluğu, idrar yapamama ve istemsiz hareketler: birer) daha az sıklıkta idi. Ataksi (n=5), piramidal bulgular (DTR’lerde artış ve babinsky pozitifliği, n=5), afazi (n=3), meninks irritasyon bulguları (n=2), oftalmopleji (n=2) ve glob vezikale (n=2) en sık belirlenen nörolojik bulgular iken; diğer bulgular (dismetri / disdiadokinezi, dizartri, hemiparezi, duyu kusuru, kraniyal sinir felci, optik nörit, myklonik jerk) daha seyrek idi (Tablo 1 ve 2).


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Tablo 2: ADEM’li hastaların mevsimsel özellikleri ile semptom ve bulgularının dağılımı

    Hastaların ortalama beyaz küre sayısı 10.9±6.2/mm3, erirosit sedimentasyon hızı 26.3±9.5 mm/saat ve CRP 7.0±3.4 mg/l bulundu. Olguların yarısında BOS’ta hücre saptanmazken; diğer yarısında, tümü lenfosit karakterli hücre artışı belirlendi. BOS’ta protein artışı da beş hastada belirlenirken; üç hastanın (no: 3, 6 ve 9) BOS’larında hücre ve protein artışı birlikte idi (Tablo 1) yapıldı. Üç hastanın (no: 2, 5 ve 10) serum ve BOS’tan çalışılan oligoklonal band sonucu negatif geldi.

    Hastaların tümüne ait BBT sonuçları normal iken; MRG çekilen beş hastanın üçünde ADEM ile uyumlu bulgular saptandı (Tablo 1), (Şekil 1,2,3). İğne EMG yapılan hastanın (no: 10) EMG’sinde, servikal parasipinal ile ön kol kaslarında motor ünite ait 1-3 Hz’lik ritmik irregüler burst deşarjlar izlendi (segmental myoklonus).


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Şekil 1: Aksiyal T2A (A) ve (B)’de bulbus anteriorunda, sol temporal lob ve sol lateral ventrikül ön bölgelerinde hiperintens tutulumlar (5 no’lu olgudan).


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Şekil 2: Aksiyal T2A (A) ve (B)’de bulbus ve ponsun posteriorunda, mezensefalonun sağ kısmında ve sağ talamus düzeyinde demyelinize alanlar (6 no’lu olgudan).

    Olguların önemli bir kısmı (n=8, %80) tek ADEM atağı geçirirken; bir olgu (no: 2) iki ve bir olgu da (no: 5) dört ADEM atağı geçirdi. Yalnızca bir ADEM atağı geçiren hastaların tümü iyileşirken; iki atak geçiren hastada hafif hemiparezi, dört atak geçiren hastada ise belirgin görme kaybı gelişti. Her iki hastanın rekürren ataklarında da, ilk ataklarındakine benzer yakınmalar vardı ve nörolojik bulguları da ilk bulgularından şiddetli hali idi.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Tartışma
    ADEM, santral sinir sisteminin, multifokal demyelinize alanlarla karakterize bir hastalığıdır. Beyin ve spinal kordaki diffüz lezyonların sonucu olarak dağınık nörolojik bulgular verebilir 9. ADEM otoimmün bir hastalıktır, olayı başlatan enfeksiyon ajanları ile nöral doku arasında çapraz reaksiyon gelişir. Tipik klinik bulguları ani başlangıçlı multifokal nörolojik semptomlardır; bilateral optik nörit, görme değişiklikleri, afazi, motor ve duyusal kayıp, ataksi, hareket bozuklukları, akut meningoensefalit ve değişen derecelerde depresyon, psikoz, jeneralize ve fokal konülzyonlar olabilir-5,9.

    ADEM sıklıkla minör enfeksiyonlardan günler veya haftalar sonra akut olarak başlar. Önceleri kabakulak, kızamık, kızamıkçık enfeksiyonları sonrası sık görülür iken; aşılama programlarının yaygınlaşması ile günümüzde daha çok üst solunum sistemi enfeksiyonlarını takiben gelişmektedir. Çocuklarda ADEM sıklığını belirleme çok güç olmakla birlikte tüm ensefalitlerin %30’unu oluşturduğu sanılmaktadır 10.

    Literatürde çocukluk çağı ADEM serileri oldukça az sayıda bulunmaktadır. Bu serilerde hastaların yaş dağılımının daha çok prepubertal dönemde yoğunlaştığı, üç yaşından önce ADEM olgularını çok nadir olduğu ve cinsiyet dağılımı ile ilgili bir fark olmadığı bildirilmektedir 11. Bizim serimizde de hastalarımızın yaş ortalaması (7.5 yıl) ve cinsiyet dağılımı literatür ile uyumlu bulundu.

    Hastalarımızın altısında ADEM atağı öncesinde nonspesifik bir enfeksiyon ve bir hastamızda da suçiçeği geçirme öyküsü (n=7, %70) vardı. Bu yüksek oran, literatürde verilen oranla (%70) benzerlik göstermektedir 10; ayrıca ADEM ile geçirilmiş enfeksiyon durumu arasındaki nedensel ilişkiyi de vurgulamaktadır.

    Hastalarımızın başvuru mevsiminin yoğunluğu kış ve ilkbahar aylarında olması bu mevsimlerde çocuklarda üst solunum yolu enfeksiyonlarının daha sık görülmesi ile açıklanabilir 12,13. ADEM’li olguların % 0-12 arasında, atak öncesi aşılama öyküsü bulunmasına karşın 14, serimizdeki hastalarımızın hiçbirinde başvuru öncesinde aşılanma hikayesi yoktu. Bu durum, ülkemiz gibi aşı ile önlenebilir hastalıklarla mücadelede, aşılamanın ADEM yönünden risksiz olduğunu düşündürebilir.

    ADEM’li hastaların başvuru yakınmaları ile nörolojik bulgularının sıklığı seriden seriye değişebilmektedir 2,12. Bizim hastalarımızın da çok değişik yakınma ve bulguları vardı; bunlar arasında dengesizlik ve ataksi, en sık başvuru yakınması ve nöroljik bulgu idi. Buna karşın ateş, başvuru semptomları arasında yalnızca % 8.7’ni oluşturmakta idi ve hastalarımızın hiçbirisinde de ateş belirlenmemişti. Bu durum ADEM’li hastaların çoğunun ateşsiz seyredebileceğini, semptom ve bulguların sıklığının da coğrafi / ırksal farklılıklar gösterebileceğini düşündürebilir.

    Hastalarımızın ortalama beyaz küre sayısı, CRP ve ESH değerlerinin hafif yüksek bulunuşu; bu değerlerin ADEM için sensitif ve spesifik olmadığını bildiren çalışmalarla örtüştüğü görülmektedir 14. Olgularımızın yarısında BOS’ta hücra ya da protein artışı, üç olguda ise hücre ve proteinin birlikte artışı görülmesine karşın; bu durumun prognoz üzerine herhangi bir etkisi belirlenmedi. Oligoklonal band çalışılan hastaların tümünde bu bulgunun normal gelmesi, bu laboratuar testinin ADEM’ deki düşük pozitifliğini göstermesi açısından önemlidir. Nitekim literatür bulguları da bu bulgumuzu desteklemektedir

    Segmental myoklonus subakut sklerozan panensefalit, nörodejeneratif metabolik hastalıklar ve medulla spinalisdeki ön boynuz morot nöron kaybı ile giden hastalıklarda görülebildiği halde 9,15,16; araştırdığımız kadarı ile, bugüne kadar ADEM ile birlikteliğini gösteren literatür bulunamamıştır. Myoklonuslu hastamızda gelişen izole myokolusun nedeni olarak; klinik, BOS ve MRI bulguları ile ADEM düşünüldü. Hastanın steroid tedavisine çok iyi yanıt vermesi de bu düşüncemizi destekledi.Bu durum, ADEM çok yönlü semptomatolojisine bir örnek olarak kabule edilebilir.

    Hastalarımızın önemli bir kısmının steriod tedavisine yanıtlarının çok iyi olması, ADEM’in iyi prognozu yanında, steroid tedavisinin de ADEM’deki etkinliği olarak kabul edilebilir. Nitekim ADEM’in tedavisinde yer alan ajanlar arasında steroidlerin önemli yeri olduğu bildirilmektedir 10,12.

    ADEM’li hastalarda atak sayısı ve hasta yaşı ile kötü prognoz arasındaki ilişki olduğu sanılmaktadır 2,12,17. Nitekim ağır görme kaybı ile hafif hemiparezi gelişen hastalarımızın birden fazla ADEM atağı geçirmeleri ve bu hastaların serinin en küçük üç hastasından ikisi olmaları; ADEM’li hastalarda atak sayısı ile küçük yaşın risk faktörleri olabilceğini gösterebilir.

    MRG’nin ADEM tanında önemli yeri olmasına rağmen, atağın erken fazında normal olabileceği bilinmektedir 2,10,12. Hastalarımızın ilk ADEM atağı sırasındaki MRG bulguları çoğunlukla (%70) normaldi. Hızla iyileşen hastalarımızın izlemlerinde tekrar MRG çektirme olanağı bulunamadı (randevuya gelmeme ya da ailelerince izin verilmeme). Bu durum ADEM tanısında öncelikle dağınık nöroljik bulguların değerini göstermektedir.

    İlk atağında optik nörit ile gelen hastamızın, diğer ataklarında da görme keskinliğinin giderek belirginleştiği görüldü. Bu durum, atak yanında hızla optik atrofi gelişmesine de bağlı olabilir. Ancak hastanın daha sonraki yakınmaları ve nöroljik bulguları farklılaştığından, tüm bunlar rekürrens ataklar olarak kabul edildi. Bu hastanın hem mega doz steroid ve hem de İVİG tedavisine iyi yanıt vermemesi, rekürrens atakların tedaviye kötü yanıtı ve kötü prognozla ilişkili olabileceğini düşündürebilir. 12,18.

    ADEM’li hastalar çok yönlü semptomatoloji ile başvurabilirler. Bundan dolayı ayrıcı tanısı dikkatlice yapılması, tedavinin ve prognozun belirlenmesi yönünden önemlidir. Bulgularımız, tek ADEM atağının iyi prognozla; birden fazla ADEM atağı ile küçük yaşın kötü prognozla ilişkili olabileceğini göstermektedir.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Kaynaklar

    1) Rosman NP, Gottlieb SM, Bernstein CA. Acute hemorrhagic leukoencephalitis: recovery and reversal of magnetic resonance imaging findings in a child. J Child Neurol 1997;12:448-454.

    2) Honkaniemi J, Dastidar P, Kahara V, Haapasalo H. Delayed MR imaging changes in acute disseminated encephalomyelitis. AJNR Am J Neuroradiol 2001; 22: 1117-1124.

    3) Tselis AC, Lisak RP. Acute disseminated encephalomyelitis and isolated central nervous system demyelinative syndromes. Curr Opin Neurol 1995; 8: 227-229.

    4) Murthy JM, Yangala R, Meena AK, Reddy JJ. Clinical, electrophysiological and magnetic resonance imaging study of acute disseminated encephalomyelitis. J Assoc Physicians India 1999; 47: 280-283.

    5) Murthy JM. Acute disseminated encephalomyelitis. Neurol India 2002; 50: 238-243.

    6) Wang PN, Fuh JL, Liu HC, Wang SJ. Acute disseminated encephalomyelitis in middle-aged or elderly patients. Eur Neurol 1996; 36: 219-223

    7) Sriram S, Steinman L. Postinfectious and postvaccinial encephalomyelitis. Neurol Clin 1984; 2: 341-353.

    8) Stuve O, Zamvil SS. Pathogenesis, diagnosis, and treatment of acute disseminated encephalomyelitis. Curr Opin Neurol 1999; 12: 395-401.

    9) Garg RK. Acute disseminated encephalomyelitis. Postgrad Med J 2003; 79: 11-17.

    10) Dale RC. Acute disseminated encephalomyelitis. Semin Pediatr Infect Dis 2003; 14: 90-95.

    11) Hynson JL, Kornberg AJ, Coleman LT, et al. Clinical and neuroradiologic features of acute disseminated encephalomyelitis in children. Neurology 2001; 56: 1308-1312.

    12) Murthy SN, Faden HS, Cohen ME, Bakshi R. Acute Disseminated Encephalomyelitis . Pediatrics 2002; 1-7.

    13) Hung KL, Liao HT, Tsai ML. Postinfectious encephalomyelitis: etiologic and diagnostic trends. J Child Neurol 2000; 15: 666- 670.

    14) Tenembaum S, Chamoles N, Fejerman N. Acute disseminated encephalomyelitis: a long-term follow-up study of 84 pediatric patients. Neurology 2002; 59: 1224-1231.

    15) Baum PA, Barkovich AJ, Koch TK, Berg BO. Deep gray matter involvement in children with acute disseminated encephalomyelitis. AJNR Am J Neuroradiol 1994; 15: 1275-1283.

    16) Davis SM, Murray NM, Diengdoh JV, Galea-Debono A, Kocen RS. Stimulus-sensitive spinal myoclonus. J Neurol Neurosurg Psychiatry 1981; 44: 884-888.

    17) Singh S, Alexander M, Korah IP. Acute disseminated encephalomyelitis: MR imaging features. AJR Am J Roentgenol 1999; 173: 1101-1107.

    18) Anlar B, Basaran C, Kose G, et al. Acute disseminated encephalomyelitis in children: outcome and prognosis. Neuropediatrics 2003; 34: 194-199.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • [ Başa Dön ] [ Özet ] [ PDF ] [ Benzer Makaleler ] [ Editöre E-Posta ]
    [ Ana Sayfa | Editörler | Danışma Kurulu | Dergi Hakkında | İçindekiler | Arşiv | Yayın Arama | Yazarlara Bilgi | E-Posta ]