Anterior ensefaloseller ender bir durum olmakla birlikte, Güneydoğu Asya’da sıklığı fazladır. Dünya literatüründe yayınlanmış az sayıda geniş seriler vardır
4,5,7. Frontoetmoidal ensefaloseller en sık karşılaşılan tiptir, sonra sıklık sırasına göre nazofarengeal ve orbital tipler görülür. Frontoetmoidal ensefaloseller arasında nazoetmoid en sık görülen tiptir ve bu hastalarda belirgin hipertelörizim ile birlikte burun köprüsü üzerinde şişlik ve orbital deformiteler görülür. Nazofarengeal tip gizli kalabilir; nazal obstrüksiyon veya BOS rinore ile gelebilir. Ender olarak hasta menenjit kliniği ile görülür
2,4,7. Nazoorbital tipte ise iç kantusta şişlik vardır, tek veya iki taraflı olabilir. Dışarıdan herhangi bir şişlik görülmeyen anterior ensefaloselin intranazal tipi dışında, anterior ensefalosel olan hastalarda dışarıdan görülebilen bir şişlik vardır
8-10. Bizim olgumuzda şişlik glabella üzerinde idi ve şişliğin çok büyük olmaması nedeni ile hipertelörizim çok belirgin değildi. Bu yerleşimi ile frontoetmoid ensefaloselin nazofrontal alt tipi ile uyumlu olduğu düşünüldü. Eğer şişliğin üzerini örten deri sağlam ise, BOS sızıntısı çok ender bir bulgudur
9-11. BOS sızıntısı veya BOS rinoreye sekonder bazı hastalarda menenjit kliniği gelişebilir. Mahapatra’nın derlemesinde
9, 65 anterior ensefoselli hastanın sadece ikisinde BOS sızıntısı, 10 hastada da BOS rinore olduğu ve bunlardan ise dört hastada menenjit geliştiği bildirilmiştir. Izquiredo ve Gilcarcedo
12, transetmoidal intranazal ensefaloselli bir hastada rekürren menenjit bildirmiştir. Ensefalosellerde BOS sızıntısı menenjitin önemli bir nedeni olduğundan, cerrahi girişimin gerekli olduğu görülmektedir. Eğer ensefaloselden BOS sızıntısı varsa, menenjit gelişimini önlemek amacıyla acil cerrahi girişim gerekmektedir. Ayrıca nazal hava yolu tıkanıklılığı olması durumunda da yenidoğan döneminde cerrahi girişim yapılabilir. Bu iki durumun dışında cerrahi girişim yenidoğan döneminde önerilmemektedir
4,13. Anterior ensefaloselli hastalarda cerrahi olarak ensefaloselin birinci aşama onarımı ve uygun osteotomi yöntemi ile kemik anomalilerinin düzeltilmesi yapılmaktadır
7. Bizim olgumuzda lezyon küçüktü ve BOS sızıntısı yoktu. Ancak olgumuzun, altı aylık olması nedeni ile ensefalosele yönelik birinci aşama onarım ameliyatı yapıldı ve uygun zamanda rekonstrüktif cerrahi girişim uygulanmak üzere izleme alındı.
Konjenital nazofrontal lezyonların güvenilir cerrahi tedavisi için uygun preoperatif görüntüleme yöntemlerine gereksinim duyulmaktadır. Üç boyutlu bilgisayarlı tomografi, pediatrik hastalarda kafa tası defektleri ve ilişkili beyin anomalilerinin tanımlanması ve postoperatif dönemde de sonuçların değerlendirilmesine olanak sağlaması açısından oldukça yararlı ve tercih edilen bir görüntüleme yöntemidir 1,7,14. Son zamanlarda ensefalosellerin değerlendirilmesinde manyetik rezonans görüntüleme de kullanılmaktadır 5.
Sonuç olarak; anterior ensefaloseller sık görülmeyen bir durumdur, ancak özellikle BOS sızıntısı eşlik eden ensefaloseller olmak üzere menenjit gelişimi yönünden dikkatle izlenmelidir. Ayrıca bu hastalardaki lezyonların değerlendirilmesi, onarımı ve postoperatif izlemi açısından manyetik rezonans görüntüleme ve üç boyutlu spiral tomografinin yeri önemlidir.