[ Ana Sayfa | Editörler | Danışma Kurulu | Dergi Hakkında | İçindekiler | Arşiv | Yayın Arama | Yazarlara Bilgi | E-Posta ]
Fırat Tıp Dergisi
2008, Cilt 13, Sayı 1, Sayfa(lar) 018-023
[ Özet ] [ PDF ] [ Benzer Makaleler ] [ Yazara E-Posta ] [ Editöre E-Posta ]
Kayaklı- Koşucularda Dayanıklılık Egzersizlerinin Normoksi ve Hipoksi Koşullarında Maksimum Oksijen Tüketimi (MaxVO2) ve Bazı Solunum Parametreleri Üzerine Etkisi
Ebru ÇETİN1, Mergül ÇOLAK2, Ulviye ATEŞOĞLU1
1Gazi Üniversitesi, Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu, ANKARA
2Gazi Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Enstitüsü Beden Eğitimi ve Spor Anabilim Dalı, ANKARA
Anahtar Kelimeler: Kayaklı koşu, solunum parametreleri, maxVO2, Cross-country skiing, ventilator parameters, VO2 max
Özet
Amaç: Kayaklı koşu sporcularında dayanıklılık egzersizlerinin, normoksi ve hipoksi koşullarında maksimum oksijen tüketimi (maxVO2) ve bazı solunum parametreleri üzerine etkisinin incelenmesidir.

Gereç ve Yöntem: Çalışmaya, ulusal ve uluslararası düzeyde kayaklı koşu yarışmalarına katılan, haftanın 6 günü submaksimal şiddette aerobik dayanıklılığı geliştirici egzersiz yapan 10 erkek ve 8 bayan toplam 18 sporcu gönüllü olarak katılmıştır. Ölçümler toplam üç kez ve ilki Ankara’da (856 m rakımda), ikincisi Erciyes Dağında (2220 m. rakımda) ilk gün, üçüncüsü de dağda kalınan 7. günde öğleden sonra, hep aynı saatlerde ve yemekten ortalama 3 saat kadar sonra gerçekleştirilmiştir. Ölçümler Kayseri Erciyes Kayak Merkezinde 2220 m yükseklikte, 4-6 ºC hava sıcaklığında yapılmıştır. Verilerin istatistiksel analizi SPSS 10.0 programı kullanılarak yapılmıştır.

Bulgular: Yapılan istatistiksel analiz sonucunda; kız sporcuların üç ölçümü karşılaştırıldığında sadece maxVO2 değerlerinde 1. ve 2. ölçümler arasında p<0.05 düzeyinde anlamlı farklılık bulunmuştur. Erkek sporcularda, vital kapasite (VC) ve zorlu akım hızı (FEF 25-75) değerlerinde 1. ve 2. ölçümler arasında p<0.05 düzeyinde, maxVO2’de 1. ve 2. ölçümler arasında, VC, maksimal istemli solunum (MVV) ve 1. saniyedeki zorlu ekspiratuvar hacim (FEV1) değerlerinde ise 2. ve 3. ölçümleri arasında p<0.001 düzeyinde istatistiksel anlamlılık bulunmuştur. Cinsiyetler bakımından yapılan karşılaştırma sonucunda da 1. ölçümlerde zamanlı (zorlu) vital kapasite FVC, FEV1, MVV ve FEF 25-75 değerlerinde p<0.05 düzeyinde, 2. ölçümlerde VC, FVC, FEV1, FEV25-75 ve MVV değerlerinde p<0.001 düzeyinde, 3. ölçümlerde VC, FVC, FEV1 ve MVV parametrelerinde p<0.05 düzeyinde istatistiksel anlamlılık tespit edilmiştir.

Sonuç: Kayaklı koşu sporcularında dayanıklılık egzersizlerinin, normoksi ve hipoksi koşullarında maxVO2 ve bazı solunum parametreleri üzerine etkisinin olduğu tespit edilmiştir.©2008, Fırat Üniversitesi, Tıp Fakültesi

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Giriş
    Son yıllarda birçok bilimsel çalışmanın konusu hipoksik çevre koşullarına ventilasyonun cevaplarını araştırmak olmuştur 1-3. Bu çalışmaların sonuçlarına göre yüksek irtifada solunan havadaki PO2’nin düşmesi ventilasyondaki artışla telafi edilmektedir. Ventilasyonda zamana bağlı olarak meydana gelen bu artış da ventilasyon uyumu olarak tanımlanmaktadır 1. Solunum sırasında meydana gelen değişiklikler kimyasal ve nörolojik uyarılarla kontrol edilir 4.

    Genel olarak yükseltiye uyum için kalınan süre bireysel özelliklere bağlıdır. Ancak yine de 2300m’ye kadar olan yüksekliklere uyum için 2 hafta ve 2300 m’den sonraki her 610 m için (4572 m Yüksekliğe kadar) ek bir hafta süreye ihtiyaç duyulur 5. Yüksek irtifada dinlenim ve egzersiz sırasındaki ventilasyon deniz seviyesine göre daha yüksektir 6-8.Yüksekliğe ani çıkıştan sonra (4300 m), ilk 6-8 gün boyunca ventilasyon giderek artmaktadır 9. Ventilasyonun hipoksiyaya uyumu, zamanla ventilasyon akımında meydana gelen artışla ya da arterial PCO2 (PaCO2)’deki düşüşle gerçekleşmektedir. Bu uyum esnasında ventilasyon akımında meydana gelen artış, kısmen karotid cisimciklerinin hipoksiyaya duyarlılığında zamanla oluşan artışla ilgilidir 10. Hipokside karotid cisimciklerindeki artış yüksekliğe uyumla birlikte oluşmaktadır ve uyum süreçlerinde karotid cisimcikleri önemli rol oynamaktadır 11. Yüksek irtifaya ventilasyonun uyum oranı ve büyüklüğü cinsiyete göre farklıdır 12,13. Yüksek irtifaya uyum sağlamamış, 2 hafta süreyle 4300m’de kalan bayanların erkeklere göre daha hızlı ventilaston uyumu sağladıkları ifade edilmektedir 1. Bayanlarda akciğerler ve solunum yollarının enine kesiti erkeklere göre daha küçüktür. Vital kapasite (VC) daha düşük, istirahat solunum frekansı daha yüksektir. Maksimal solunum dakika volümü, maksimal solunum kapasitesi (MVV) ve maksimal oksijen alımı ve kullanımı da daha düşüktür 14. Ayrıca erkeklerin 16 yaşında relatif maxVO2 değerleri kızların değerlerinden yaklaşık %20-30 daha fazladır 15.

    Solunum fonksiyon testlerinin klinik kullanımı 1844 yılında Hutchinson’un spirometre kullanarak vital kapasiteyi ölçmesiyle başlar 16. Havayolu dirençleri ve hava akım hızları hakkında bilgi veren ve pulmoner fonksiyonların yeterliliğini göstermek amacıyla yapılan spirometrik ölçümler, solunum fonksiyon laboratuvarlarında da sıklıkla kullanılmaktadır 17.

    Yüksekliğe çıkıldıkça atmosferin fizyolojik kuşağı (düşük, orta ve ekstrem) vital fonksiyonları belirgin şekilde etkilemektedir. Hava yoğunluğundaki azalmaya bağlı olarak zorlu 1. saniye ekspirasyon volümü (FEV1) ve zorlu akım hızları (FEV25-75) irtifa artışına bağlı olarak bir miktar artmaktadır. Solunum fonksiyonlarında 1500 m irtifaya kadar bazı akım hızlarında değişmeler olsa da ölçülebilir düzeyde belirgin değişimler ortaya çıkmamaktadır 18. Ani hipoksiye maruz kalan kişilerde, düşük O2 basıncından dolayı oluşan arteriyel O2 konsantrasyonundaki düşüş, maxVO2 değerindeki düşüş ile doğru orantılıdır. Deniz seviyesi ile 1000m yükseklik arasında maxVO2 de çok büyük bir değişiklik yoktur. Fakat 1500 m’den sonra her 1000 m için %10’luk bir azalma olur 19,20. Akut hipoksiye maruz kalındığında başlangıçta maxVO2’de düşüş görülmektedir. İrtifaya uyum sağlandıktan sonra ise hipoksinin maxVO2 üzerine çok az bir etkisi olduğu ifade edilmektedir 20.

    Yapılan bir çok çalışmada; düşük irtifada doğup erken yaşlarda yüksek irtifaya göç eden ve aynı zamanda yüksek irtifada doğup büyüyen çocuk ve yetişkinlerin akciğer fonksiyonlarının düşük irtifada doğup büyüyenlere göre daha yüksek olduğu bildirilmiştir 21-25. Fakat düşük irtifada yaşayan bireylerin yüksek irtifaya çıktıklarında akciğer volüm ve kapasitelerinde meydana gelen değişiklikleri bildiren fazla çalışmaya rastlanmamıştır. Bu nedenle bu çalışmanın amacı; branşları gereği belirli aralıklarla yüksek irtifaya maruz kalan, dayanıklılık antrenmanı yapan kayaklı koşucularda, yüksek irtifanın maxVO2 ve bazı solunum parametreleri üzerine etkisini incelemektir.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Materyal ve Metot
    Hipokside yapılan ölçümler Kayseri Erciyes Kayak Merkezinde 2220 m’de, 4-60C hava sıcaklığında yapılmıştır. Akciğer hacim ve kapasiteleri taşınabilir Vitalograf Spirometre ile ölçülmüştür. Deneklere ölçümler 3’er kez tekrarlatılmış ve üç testin sonunda en iyi değer esas alınmıştır. Deneklerin fiziksel özellikleri tablo 1’de gösterilmiştir.


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Tablo 1: Deneklerin Fiziksel Özellikleri

    Sporcuların maxVO2 değerleri 20 metre mekik koşusu (shuttle run) testi ile ml.kg/dk cinsinden tespit edilmiştir 26.

    İstatistiksel Analiz: SPSS 10.0 paket programında, grup içindeki farklara Repeated Measurement ANOVA ile bakılırken, yapılan normallik sınaması sonucuna göre gruplar arası karşılaştırmalarda Independent Sample T- testi kullanılmış, p<0.05 ve p<0.001 düzeyinde anlamlılık araştırılmıştır.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Bulgular
    Cinsiyetler arasında yaş, boy uzunluğu ve vücut ağırlığı bakımından istatistiksel karşılaştırmada anlamlı bir farklılık tespit edilmemiştir.

    Tablo 2 ve 3 de görüldüğü gibi; kızlarda sadece maxVO2 değerlerinde 1. ve 2. ölçümler arasında anlamlı farklılık bulunmuştur. Erkeklerde; VC ve FEV25-75 değerlerinde 1. ve 2. ölçümler arasında, maxVO2 değerinde 1. ve 2. ölçümleri arasında, VC, MVV ve FEV1 değerlerinde ise 2. ve 3. ölçümler arasında anlamlı farklılık tespit edilmiştir. Cinsiyetler bakımından yapılan karşılaştırma sonucunda (tablo 4), 1. ölçümlerde FVC, FEV1, MVV ve FEV25-75 değerlerinde, 2. ölçümlerde VC, FVC, FEV1, FEV25-75 ve MVV değerlerinde, 3. ölçümlerde VC, FVC, FEV1 ve MVV parametrelerinde anlamlılık tespit edilmiştir. MaxVO2 değerlerine bakıldığında ise cinsiyetler bakımından bütün ölçümler arasında anlamlı farklılık görülmüştür.


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Tablo 2: Erkek Deneklerin Spirometrik Ölçümleri ve Değerlendirilmesi


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Tablo 3: Bayan Deneklerin Spirometrik Ölçümleri ve Değerlendirilmesi


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Tablo 4: Erkek –Bayan Deneklerin Spirometrik Ölçümleri ve Değerlendirilmesi

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Tartışma
    İrtifada hipoksi, organizmayı ve oksijen taşıma sistemini dinlenim durumunda bile strese sokarak, organizmada bazı kısa ve uzun süreli uyumlara neden olmaktadır 4,27. Genel olarak yüksek irtifaya uyum için kalınan süre, bireysel özelliklere bağlıdır 4,5. Ancak yinede 2700 m’ye kadar olan yüksekliklere uyum 7–10 gün ve 2300 m’den sonraki her 600 m için (4572 m yüksekliğe kadar) ek bir hafta süreye ihtiyaç olduğu bildirilmiştir 4,5,28.

    Yüksekliğe ilk fizyolojik uyum 2000 m’ye çıkılması ile başlar. Oksijen parsiyel basıncının (PO2) azalımı nedeniyle dokuya ihtiyaç duyulan O2’nin sağlanabilmesi için hiperventilasyon oluşur. Hiperventilasyon sonucu karbondioksit (CO2) azalımı ile respiratuvar ve metabolik alkaloz oluşur 4,5,28,29. Yüksek irtifaya çıkıldığında, ilk birkaç günde hiperventilasyonda belirgin bir artış varken, yaklaşık bir hafta sonra bu sabitleşir. Yükseltiye uyum sağlanılması için böbreklerde alkali maddelerin (HCO3 bikarbonat) atılımı ile kanın pH dengesi normale döndürülür 4,5. Oksijen konsantrasyonundaki değişikliklerin gerçekte bizzat solunum merkezleri üzerine, solunum dürtülerini değiştirmede direkt bir etkisi bulunmamaktadır. Solunumu kontrol eden en önemli etkenin oksijenden çok CO2 olduğu ifade edilmektedir. Karbondioksit konsantrasyonundaki bir değişiklik solunum kontrolü üzerinde kuvvetli akut bir etkiye ve buna karşın birkaç günlük adaptasyondan sonra zayıf bir kronik etkiye sahiptir 30. Yapılan bir çalışmada yüksek irtifaya uyum sağlanmış bayan ve erkeklerin alveoler PCO2 farkları incelendiğinde, bayanların alveoler karbondioksit basıncının (PCO2) erkeklere göre 2mmHg daha düşük olduğunu buna paralel olarak bayanların PO2’lerinin ise erkeklere göre biraz yüksek olduğu ifade edilmiştir 27. Bayanların PCO2 değerlerinin erkeklere göre düşük olmasının bikarbonat seviyelerinden kaynaklandığını bildirilmiştir 27. Ayrıca bayanların bütün irtifalarda yüksek ventilasyon değerlerine sahip olmaları seks hormonlarının uyarıcı etkisine bağlanmaktadır 27.

    Çalışmamızda, solunum parametrelerini etkileyebilen boy uzunluğu ve vücut ağırlığı değerlerinde cinsiyetler arasında anlamlı farklılığın olmaması sonuçların daha güvenilir bir şekilde tartışılabileceğini düşündürmektedir.

    Yüksekliğe (4560 m) kısa süreli olarak maruz kalan bireyler üzerinde yapılan bir çalışmada, VC’nin % 10 azaldığı bildirilmiştir 31. Aynı şekilde akut olarak yüksek irtifaya maruz kalındığında VC’nin %7–15 kadar azaldığını, takip eden günlerde ise VC’de deniz seviyesindeki değerlere doğru bir dönüş eğilimi olduğunu tespit etmişlerdir 31. Yaptığımız çalışmada VC değerlerine bakıldığında; erkeklerde 1–2 ölçümleri arasında %24.36 bir atış, 2–3 ölçümleri arasında ise % 21.81’lik anlamlı bir düşüş tespit edilmiştir. Bayanlarda ise ölçümler arasında anlamlı farklılık bulunamamıştır. Bayanlar ve erkekler karşılaştırıldığında ise 1–3 ve 2–3 ölçümleri arasında anlamlı farklılıklar olduğu gözlenmiştir. Bu çalışmada cinsiyetler bakımından elde edilen sonuçlar literatürle paralellik göstermektedir 14. Ancak erkeklerin VC değerlerinde akut hipokside görülen anlamlı artış literatürde elde edilen bulgularla farklılık göstermektedir 18. Bu farklılığın ölçümlerin gerçekleştirildiği irtifalardaki farklılıktan kaynaklandığı düşünülmektedir.

    Basu ve arkadaşları yaptıkları çalışmada yüksek irtifaya çıkmanın 1. gününde FVC ve FEV1 değerlerinde deniz seviyesine göre bir değişiklik olmadığını, 2. günde ise bu değerler bakımından anlamlı bir düşüş olduğunu bulmuşlardır. Aynı zamanda 3110m’de 3. günde FVC ve FEV1’in deniz seviyesinde ölçülen değerlere döndüğünü, irtifa arttıkça (3445m - 4177 m) FVC ve FEV1’deki düşüşün devam ettiğini belirtmişlerdir 32. Forte ve arkadaşları, yüksek irtifada FEV1’ de orta derecede bir artış olduğunu ve FVC’ de çok hafif bir düşüş olduğunu tespit etmişlerdir 33. Yüksek irtifada FVC’ de gözlenen düşüşün solunum kas kuvvetindeki düşüşten kaynaklanabileceğini belirtmişlerdir 34. Zverev, erkeklerin FEV1 ve FVC değerlerinin kızlara göre %9.8 ve %10.8 daha yüksek değerlere sahip olduklarını tespit etmiştir 35. Çoksevim ve arkadaşları da akut olarak yüksek irtifaya maruz kalındığında FEV1’in hava yoğunluğundaki azalmaya bağlı olarak bir miktar artığını ifade etmişlerdir 18. Pollard ve arkadaşları yaptıkları çalışmada 5300m yükseklikte geçirilen 6 günden sonra FEV1 ve FVC değerlerinde anlamlı düşüşler olduğunu bildirmişlerdir 36. Yapılan çalışmada FVC değerlerine bakıldığında bayan ve erkeklerin grup içerisindeki ölçümlerinde anlamlı farlılıklar tespit edilmemiştir. Cinsiyet bakımından karşılaştırıldığında ise bütün ölçümlerde anlamlı farklılıklar bulunmuştur. Bir çok çalışmada yüksek irtifada FEV1’de hafif artışlar olduğu bildirilmiştir 37-39. Bu çalışmada FEV1 değerlerine bakıldığında erkeklerin 2-3 ölçümlerinde %15.96 anlamlı bir düşüş kaydedilmiştir. Bayanların değerlerinde ise anlamlı farklılıklar bulunmamıştır. Cinsiyet bakımından bütün ölçümlerde anlamlı farklılıklar vardır. Bu çalışmadan elde edilen sonuçlar literatürle paralellik göstermektedir 18,35-39. Yaptığımız çalışmada kız ve erkekler arasındaki FVC ve FEV1 değerleri bakımından farklılığın, erkeklerin solunum kas kuvvetlerinin kızlardan daha yüksek olmasından kaynaklandığı düşünülmektedir. Yapılan bu çalışmada FEV1/VC ve FEV1/FVC oranlarına bakıldığında gerek grup içi gerekse gruplar arsında farklılık bulunamamıştır.

    Yüksek irtifada pulmoner ventilasyon fonksiyonlarının değerlendirildiği bir çalışmada, 1624 m’de ölçülen başlangıç değerleriyle 3404 m - 4896 m arasındaki irtifada kalınan iki hafta sonucunda alınan ölçümler karşılaştırıldığında her 1000 m’lik irtifa artışıyla FEV25-75 değerlerinde %3.6’lık bir düşüş olduğu bildirilmiştir 40. Namihira ve arkadaşları, Mexico City’deki çocukların spirometrik değerlerini inceledikleri çalışmada, erkeklerin FEV25-75 değerlerini kızların değerlerinden daha büyük olduğunu belirlemişlerdir 41. Yapılan çalışmada da FEV25-75 değerine bakıldığında; erkeklerde 1-2 ölçümlerinde %25.33’lük anlamlı bir artış gözlenmiştir. Bayanlarda ise herhangi bir farklılığa rastlanmamıştır. Cinsiyetler bakımından karşılaştırıldıklarında 1–2 ve 1–3 ölçümlerinde anlamlı farklılıklar tespit edilmiştir. Gruplar arasında tespit edilen bu farklılık literatürle paralellik göstermektedir 41. Erkeklerde görülen grup içindeki anlamlı farklığın, akut hipokside meydana gelen hiperventilasyondan ve solunum kaslarının daha güçlü olmasından kaynaklandığı düşünülmektedir.

    Yüksek irtifada hava yoğunluğunun düşük olması nedeniyle hava yolları direnci azalmaktadır. Buna paralel olarak maksimum inspirasyon ve ekspirasyon akımları da deniz seviyesine göre yüksek irtifada daha yüksektir 39. Forte ve arkadaşları yaptıkları çalışmada yüksek irtifada MVV’nin %20 oranında arttığını tespit etmişlerdir 33. Akut ve kısa süreli yüksek irtifaya maruz kalındığında, MVV’yi etkileyen temel faktörün hava yoğunluğundaki düşüş olduğu bildirilmiştir 31. Yükseltide MVV’deki değişiklikler gaz yoğunluğundan başka, inspirasyon ve ekspirasyon kaslarının güç ve hızlarının aktivasyonu, toraks gazlarının baskılanabilirliği (sıkıştırabilirliği), solunum sisteminin mekanik özellikleri, solunum frekansı vs. gibi birçok faktöre bağlıdır 37,38. İrtifa arttıkça MVV’nin de doğru orantıda arttığını bildiren çalışmalar mevcuttur. Yüksek irtifaya 3050 m, 5200 m ve 8200 m akut olarak maruz kalındığında MVV’nin sırasıyla %13, %24 ve %31 oranında arttığı tespit edilmiştir. Yüksek irtifada hava yolu direncindeki azalma, hava yoğunluğunun düşük olması ve muhtemel bronkodilatasyondan kaynaklandığı bununda yüksek irtifada MVV’nin artmasına neden olduğu bildirilmiştir 31. Yapılan çalışmada MVV değerlerine bakıldığında; bayanlarda bütün ölçümlerde farklılık bulunmazken, erkeklerde 2. ve 3. ölçümler arasında %16.23’lük anlamlı bir azalma olduğu gözlenmiştir. Cinsiyetler arasında bütün ölçümlerde anlamlı farklılıklar tespit edilmiştir. Cinsiyetler arasında tespit edilen bu farklılıkların erkek ve bayanlarda inspirasyon ve ekspirasyon kaslarının güçleri ve solunum frekansındaki farklılıklardan kaynaklandığı düşünülmektedir.

    Akut hipoksiye maruz kalındığında başlangıçta maxVO2’de düşüş görülmektedir. İrtifaya uyum sağlandıktan sonra ise hipoksinin maxVO2 üzerine çok az bir etkisi olduğu ifade edilmektedir 20. Ayrıca erkeklerin 16 yaşında relatif maxVO2 değerleri kızların değerlerinden yaklaşık %20-30 daha fazladır 15. Yapılan çalışmada maxVO2 değerlerine bakıldığında; grup içi karşılaştırmalarda 1. ve 2. ölçümlerde erkeklerde %7.62, bayanlarda ise % 10.07’lik anlamlı bir düşüş olduğu tespit edilmiştir. Cinsiyetler bakımından yapılan karşılaştırmada ise bütün ölçümlerde p<0.001 düzeyinde anlamlı farklılık olduğu belirlenmiştir. MaxVO2 değerlerinde her iki cinste de 1. ve 2. ölçümler arasında görülen grup içi farklılıkların hipoksinin akut etkisinden, gruplar arası farklılığın ise cinsiyet özelliklerinden kaynaklandığı düşünülmektedir.

    Çalışma sonucunda; dayanıklılık antrenmanı yapan kayaklı koşucularda akut irtifaya (2220 m) çıkıldığında maxVO2 ve bazı solunum parametrelerinde (VC, FVC, FEV1, FEV1/VC, FEV1/FVC, FEV25-75, MVV) değişiklikler olduğu, irtifada kalınan yedi gün sonucunda ise bu parametreler açısından 856 m’de ölçülen değerlere yakın sonuçlar elde edilmiştir. Cinsiyetler bakımından yapılan değerlendirmelerde ise erkeklerin bayanlara göre gerek akut gerekse kronik olarak irtifadan daha çok etkilendikleri gözlenmiştir. Cinsiyet farklılıklarının, cinsiyet özelliklerinden mi yoksa başka sebeplerden mi kaynaklandığı belirlenememiştir. Bu nedenle yapılacak başka araştırmalarda bu konunun dikkate alınması önerilmektedir.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Kaynaklar

    1) Muza SR, Rock PB, Fulco CS, et al. Women at altitude: ventilatory acclimatization at 4,300m. J. Appl. Physiol. 2001; 91: 1791–1799.

    2) Bisgard GE, Forster HV. Ventilatory responses to acute and chronic hypoxia. In: Handbook of Physiology. Enviromental Physiology. Bethesta, MD: Am. Physiol. Soc., 1996; sect.4,Vol.II, Chapt. 52, p.1207-1239

    3) Jordan AS, Catcheside PG, Orr RS, et al. Ventilatory decline after hypoxia and hypercapnia is not different between healty young men and women. J Appl. Physiol. 2000; 88:3-9.

    4) Fox, Bowers, Foss. Beden Eğitimi ve Sporun Fizyolojik Temelleri. Cerit M. (Çeviren). Ankara: Bağırgan Yayınevi, 1999: s.381-386.

    5) Günay M, Cicioğlu İ, Tamer K. Spor Fizyolojisi ve Performans Ölçümü. Baran Ofset, Ankara: Gazi Kitabevi, 2006: s.283-289.

    6) Reeves JT, Welsh CH, Wagner PD. The heart and lungs at extreme altitude. Thorax 1994; 49: 631–633.

    7) Sutton JR, Reeves JT, Wagner PD, et al. Operation Everest II: oxygen transport during exercise at extreme simulated altitude. J. Appl.Physiol. 1988; 64: 1309–1321.

    8) Cibella F, Cuttitta G, Romano S, et al. Respiratory energetics during exercise at high altitude, J. Appl. Physiol. 1999; 86: 1785– 1792.

    9) Reeves JT, McCullough RE, Moore LG, et al. Sea-level PCO2 relates to ventilatory acclimatization at 4,300 m. J Appl Physiol. 1993; 75: 1117-1122.

    10) Dwinell MR, Janssen PL, Pızarro J, Bısgard GE. Effects of carotid body hypocapnia during ventilatory acclimatization to hypoxia. J. Appl Physiol 1997; 82:118–124.

    11) Vizek M, Pickett CK, Weil JV. Increased carotid body hypoxic sensitivity during acclimatization to hypobaric hypoxia. J Appl Physiol 1987; 63: 2403–2410.

    12) Aitken ML, Franklin JL, Pierson DJ, Schoene RB. Influence of body size and gender on control of ventilation. J Appl Physiol 1986; 60:1894–1899.

    13) White DP, Douglas NJ, Pickett CK, Weil JV, Zwillich CW. Sexual influence on the control of breathing. J Appl Physiol 1983; 54: 874–879.

    14) Akgün N. Egzersiz Fizyolojisi, 4. Baskı, 1.Cilt, GSGM Yayın No: 113, İzmir: Ege Üniversitesi Basımevi, 1992: s.219

    15) Sallıs JF, Mckenzie TL, Alkaraz JE. Habitual Physical Activity and Health-Related Physical Fitness in Fourth-Grade Children. AJDC 1993; 147: 890-896

    16) Tetikkurt C. Akciğer Dışı Hastalıklarda Solunum Fonksiyon Testleri. Solunum 2000; 2: 222-226.

    17) Ergun N, Seyhan S, Şahin AA, Baltacı G, Yılmaz İ. Elit Bayan ve Erkek Voleybol Oyuncularında Spirometrik Değerler. Spor Bilimleri 2. Ulusal Kongresi Bildirileri, Spor Bilimleri ve Teknolojisi Yüksekokulu Yayını, Yayın No:3, Ankara: 1992: s.47

    18) Çoksevim B, Mazıcıoğlu MM, Comu FM. Akut İrtifa Değişiminin Solunum Fonksiyonlarına Etkisi, T. Klin. Tıp Bilimleri 2002; 22:18-23.

    19) Tiryaki G. Yüksek Rakımda Egzersiz ile İlgili Son Yaklaşımlar. I. Yüsek İrtifa ve Spor Bilimleri Kongresi. 1991; Kayseri: 30 Ekim-2 Kasım.

    20) Roach R, Kayser B. Exercise and Hypoxia, Performance, Limits and Training. in: Hornbein TF, Schoene RB (Editors). High Altitude An Exploration of Human Adaptation. New York Basel: Marcel Dekker İnc., 2001: pp. 671

    21) Greksa L. Effect of Altitude on The Stature, Chest Depth and Forced Vital Capacity of Low-to-High Altitude Migrant Children of European Ancestry. Hum Biol 1988; 60:23-32

    22) Greksa L. Developmental Responses to High-Altitude Hypoxia in Bolivian Children of European Ancestry: A Test of The Developmental Adaptation Hypothesis. Am J Hum Biol 1990; 2: 603-612.

    23) Greksa LP, Spielvogel H, Paz-Zamora M, Caceres E, Paredes-Fernandez L. Effect of Altitude on The Lung Function of High Aititude Residents of European Ancestry. Am J of Phys Anthropol 1988; 75: 77-85.

    24) Frisancho AR, Frisancho HG, Albalak R, et al. Developmental, Genetic and Environmental Components of Lung Volumes at High Altitude. Am J of Hum Biol 1997; 9:191-203.

    25) Villena M, Spielvogel H, Vargas E, et al. Anthropometry and Lung Function of 10-to12-year-old Bolivian Boys. Int J Sports Med 1994; 15: 75-78.

    26) Ramsbottom R, Brewer J, Williams C. A Progressive Shuttle Run Test to Estimate Maximal Oxygen Uptake. Br J Sports Med 1988; 22: 141-144.

    27) Ward MP, Milledge JS, West JB. High Altitude Medicine and Physiology. 3rd Edition, New York: Oxford University Pres Inc., 2000: pp.130,330

    28) Ergen E, Demirel H, Güner R, Turnagöl H. Spor Fizyolojisi. Anodolu Ünüversitesi Yayını, Yayın No: 584, Eskişehir: 1993: s.138

    29) Kalyon TA. Spor hekimliği. 2. Baskı, Ankara: GATA Basımevi, 1994: s. 80

    30) Guyton AC, Hall JE. Tıbbi Fizyoloji. Çavuşoğlu H. (Çeviren). 9.Baskı, İstanbul: Nobel Tıb Kitabevi, 1996: s.528,529,551.

    31) Milic-Emili J, Kayser B, Gauitier H. Mechanics of Breathing. in: Hornbein TF, Schoene RB (Editors). High Altitude An Exploration of Human Adaptation. New York Basel: Marcel Dekker İnc., 2001: pp.179,186.

    32) Basu CK, Selvamurthy W, Bhaumick G, Gautam RK, Sawhney RC. Respiratory Changes During İnitial days of Acclimatization to İncreasing Altitudes. Aviat Space Environ Med. 1996; 67:40-45.

    33) Forte VA, Leith DE, Muza SR, Fulco CS, Cymerman A. Ventilatory Capacities at sea level and High Altitude. Aviat Space Environ Med. 1997; 68: 488-493 (Abstract).

    34) Deboeck G, Moraine JJ, Naeije R. Respiratory Muscle Strenght May Explain Hypoxia-İnduced Dicrease in Vital Capacity, Med Sci Sports Exerc 2005; 37:754-758 (Abstract).

    35) Zverev Y, Gondwe M. Ventilatory capacity indices in Malawian children. East Afr Med J 2001; Jan 78: 14-8. (Abstract).

    36) Pollard AJ, Barry PW, Mason NP, et al. Hypoxia, hypocapnia and spirometry at altitude. Clin Sci (Lond). 1997; 92: 593-598.

    37) Welsh CH, Wagner PD, Reeves JT, et al. Operation Everest II. Spirometric and Radiographic Changes in Acclimatized Humans at Simulated High Altidudes. Am Rev Respir Dis 1993; 147:1239-1244.

    38) Mansell A, Powles A, Sutton J. Changes in Pulmanary PV Characteristics of Human Subjects at an Altitude of 5366m. J Appl Physiol 1980; 49: 79-83.

    39) Gauitier H, Peslin R, Grassino A, et al. Mechanical Properties of the Lungs During Acclimatization to Altitude. J Appl Physiol 1982; 52:1407-1415.

    40) Hashimoto F, McWilliams B, Qualls C. Pulmonary ventilatory function decreases in proportion to increasing altitude. Wilderness Environ Med 1997; 8: 214-217. (abstract)

    41) Namihira D, Strope GL, Helms RW, et al. A study of spirometry in children from Mexico City. Pediatr Pulmonol. 1986; 2: 337-43. (abstract)

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • [ Başa Dön ] [ Özet ] [ PDF ] [ Benzer Makaleler ] [ Yazara E-Posta ] [ Editöre E-Posta ]
    [ Ana Sayfa | Editörler | Danışma Kurulu | Dergi Hakkında | İçindekiler | Arşiv | Yayın Arama | Yazarlara Bilgi | E-Posta ]