[ Ana Sayfa | Editörler | Danışma Kurulu | Dergi Hakkında | İçindekiler | Arşiv | Yayın Arama | Yazarlara Bilgi | E-Posta ]
Fırat Tıp Dergisi
2008, Cilt 13, Sayı 4, Sayfa(lar) 261-265
[ Özet ] [ PDF ] [ Benzer Makaleler ] [ Yazara E-Posta ] [ Editöre E-Posta ]
Ankara-Gölbaşı İlçesinde Bir Grup Kadının Kendi Kendine Meme Muayenesi Yapma Konusundaki Tutum ve Davranışlarının Belirlenmesi
Ercan GÖÇGELDİ1, Cengiz Han AÇIKEL1, Metin HASDE1, Gül AYGUT2, Sultan ÇELİK3, İlkay GÜNDÜZ4, Yeşim KARADENİZ5, Raziye AYAS5, Erva ŞAHİN6, Candan DENİZ7
1GATA, Halk Sağlığı Anabilim Dalı, ANKARA
2GATA, Acil Tıp Anabilim Dalı, ANKARA
3GATA, Radyasyon Onkolojisi Anabilim Dalı, ANKARA
4GATA, Anestezi ve Reanimasyon Anabilim Dalı, ANKARA
5GATA, Haydarpaşa Eğitim Hastanesi Anabilim Dalı, ANKARA
6GATA, Kardiyoloji Anabilim Dalı, ANKARA
7GATA, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı, ANKARA
Anahtar Kelimeler: Kendi kendine meme muayenesi, meme kanseri, risk faktörleri, Self- breast examination, breast cancer, risk factors
Özet
Amaç: Ankara-Gölbaşı ilçesinde bir grup kadının kendi kendine meme muayenesi (KKMM) yapma konusundaki tutum ve davranışlarının belirlenmesidir.

Gereç ve Yöntem: Bu kesitsel çalışma Mart 2006’da Ankara ili Gölbaşı ilçesinde bir sitede ikamet eden kadınlarda gerçekleştirilmiştir (301/394=%76.4). Veriler soru formu kullanılarak elde edilmiştir. Tanımlayıcı istatistik olarak yüzdelik, istatistiksel olarak önemlilik değerlendirilmesinde ki-kare testi kullanılmıştır.

Bulgular: Katılımcıların %87.7’si KKMM yapılması gerektiğini ifade ederken, %66.5’i en az bir kez KKMM yaptığını, %28.9’u ayda bir kez düzenli olarak yaptığını, %35.6’sı adet bitince yaptığını belirtmiştir. Doğru zamanda ve sıklıkta (ayda bir kez ve adet bitiminde) KKMM yapma sıklığı %23.3 bulunmuştur. KKMM hakkındaki bilgilerini sağlık personelinden (%37.3) ve televizyon/gazetelerden (%34.3) aldığını bildirenler ilk sıralarda yer almıştır. Lise ve üzeri öğrenim düzeyindekilerde, KKMM’nin gerekli olduğuna inananlarda ayda bir kez ve adet bitiminde KKMM yapma sıklığı daha yüksek bulunmuştur.

Sonuç: Doğru zamanda ve sıklıkta (ayda bir kez ve adet bitiminde) KKMM yapma sıklığı %23.3 bulunmuştur. Katılımcıların KKMM’yi bilme ve uygulama sıklıkları bir çok çalışmadakine göre yüksek bulunmuştur. Ancak KKMM’nin erken tanıdaki önemi dikkate alındığında bunun yeterli olmadığı düşünülmüştür.©2008, Fırat Üniversitesi, Tıp Fakültesi

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Giriş
    Uluslararası Kanser Araştırma Ajansının (IARC) 2002 yılı tahminlerine göre meme kanseri kadınlarda en sık görülen kanser türü olmasının yanında, bir çok ülkede kadınlarda ölüm nedenlerinin başlıca nedenidir. Benzer durum Türkiye için de söz konusudur. Türkiye’de, kadınlardaki ölüm nedenleri sıralamasında meme kanseri %2,1 ile sekizinci sıradadır, %24,1'lik oranla kadınlarda en sık rastlanan kanser türleri arasında ilk sıradadır, meme kanseri insidansının yüzbinde 24,4, prevalansı ‰3’tür1-4. Meme kanserinin insidansı hemen her ülkede artmaktadır5.

    Meme kanserinin ortaya çıkışında rol oynadığı düşünülen bazı risk faktörleri arasında kadın olmak, ileri yaşta olma, diğer memede kanser hikayesi, ailede kanser hikayesi, benign meme hastalığı hikayesi, erken menarş, geç menapoz, ilk doğumu 30 yaşından sonra yapma, emzirmeme, östrojen replasman tedavisi alma, radyasyona maruz kalma sayılabilir6-8. Yaş, meme kanseri gelişiminde en önemli risk faktörüdür. 30 yaş altında düşük olan meme kanseri görülme sıklığı yaşla birlikte artmakta, menapoza giriş döneminde artış hızı yavaşlamakla birlikte, daha sonra tekrar artmaktadır, vakaların çoğu 50 yaşından sonra saptanmaktadır9-12.

    Meme kanserinden tam korunma söz konusu değildir. Yapılabilecek en önemli şey erken tanıdır4,7. Meme kanserinin erken tanısında birbirini tamamlayan üç yöntem olarak 20 yaşından itibaren her ay menstruasyon sonrası kendi kendine meme muayenesi (KKMM), 3 yılda bir klinik muayene, 40 yaşından itibaren yılda bir kez klinik muayene ve 1-2 yılda bir kez mamografi önerilmektedir6-16. Mamografik tekniklerdeki ve diğer tanı yöntemlerindeki gelişmelere karşın, memedeki kitlelerin yaklaşık %80-90’ı kadınların kendileri tarafından fark edilmektedir ve bu kitlelerin %25’inin malignensi olduğu bilinmektedir7,13,17.

    Meme kanserinin erken tanısı için 20 yaşından itibaren her ay kendi kendine meme muayenesi (KKMM) önerilmektedir. KKMM kolayca öğrenilebilen ve uygulanabilen, zararsız, ekonomik, her ay düzenli olarak yapıldığında kadının meme dokusunu tanımasını, değişiklikleri daha erken fark etmesini sağlayan, kadının mahremiyetinin korunduğu bir muayene yöntemidir6,13,18,19.

    Ülkemizde ve yurt dışında gerçekleştirilen çalışmalarda KKMM yapma sıklıklarının önemli derecede farklılıklar gösterdiği bulunmuştur. Yurt dışı çalışmalarda %41.2 ile %83.5 arasında değişen sonuçlar bildirilmiştir. Ülkemizdeki çalışmalarda; KKMM’yi en az bir kez yapma sıklığı %40.9 ile %66.2, her ay düzenli KKMM yapma sıklığı %10.2 ile %24.5 arasında değişmektedir. Bu araştırmaların bulguları, ülkemizde kadınlarda meme kanserinin erken tanısına yönelik davranışların yetersiz olduğunu düşündürmektedir6,8,14,20-27

    Bu çalışmanın amacı; Ankara-Gölbaşı ilçesinde bir grup kadının kendi kendine meme muayenesi (KKMM) yapma konusundaki tutum ve davranışlarının belirlenmesidir.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Materyal ve Metot
    Ankara ili Gölbaşı ilçesine bağlı bir lojman bölgesinde, 1-31 Mart 2006 tarihleri arasında gerçekleştirilen kesitsel tipteki bu çalışmada, sitede yaşayan 15 yaş üstü 394 kadının tamamına ulaşmak hedeflenmiş, ancak bir kısmının araştırmaya katılmayı kabul etmemesi ve bazılarının da evde bulunmaması nedeniyle 301’ine (%76.4) ulaşılabilmiştir.

    Veriler, araştırmacılar tarafından daha önce yürütülmüş çalışmalardan yararlanılarak hazırlanan soru formuyla toplanmıştır7,8,28 Soru formu; katılımcıların bazı demografik özelliklerini, KKMM yapma durumlarını belirlemeyi (10 soru) hedefleyen bölümlerden oluşmuştur.

    “Meme hastalığı” ifadesi, kitle içeren ve memenin malign olmayan hastalıklarını belirtmek için kullanılmıştır. “Ayda bir kez menstruasyon sonrası KKMM yapma” “KKMM’yi doğru sıklıkta ve zamanda uygulama” olarak kabul edilmiştir.

    Katılımcılar evlerinde tek tek ziyaret edilmiş, öncelikle araştırmanın amacı anlatılmış, anket formuyla elde edilecek bilgilerin araştırmanın amacı dışında kullanılmayacağı ve gizli kalacağı ifade edilmiş, katılımcıların sözlü onamlarının alınmasının ardından, soru formları katılımcılar tarafından gözlem altında doldurulmuştur. Daha sonra katılımcılara, araştırmacılar tarafından hazırlanan KKMM hakkında bilgilendirici bir broşür verilmesi yanı sıra konuyla ilgili sorulara da yanıt verilmiştir.

    Tanımlayıcı istatistik olarak kesikli veriler için sayı, yüzdelik, sürekli değişkenler için ortalama±Standart Sapma (SS) kullanılmıştır. İstatistiksel önemlilik değerlendirmesinde ki-kare testi kullanılmıştır. İstatistiksel önemlilik için p<0.05 kabul edilmiştir.

    Çalışmanın sınırlılıkları arasında; çalışmanın bir lojman bölgesinde yapılmış olması ve lojman bölgesinde herhangi bir yerleşim biriminde yaşayan kişilere göre daha genç ailelerin ikamet ediyor olması, bunun doğal sonucu olarak yaş ortalamasının daha düşük olması, hepsinin sosyal güvencesinin olması, ayrıca verilerin katılımcıların beyanına dayalı olması, doğru meme muayenesi konusunda uygulamalı bir değerlendirme yapılmaması belirtilebilir. Çalışma grubunun bu özelliklerinden dolayı, elde edilen sonuçların ancak benzer özelliklerdeki gruplar için bir fikir verebileceği dikkate alınmalıdır.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Bulgular
    Araştırmaya katılan 301 kadının yaş ortalaması 35.1±10.5’tir (median=35, en küçük=15, en büyük=75), %58,1’i 30-49 yaş arasındadır, %81.1’i evlidir, %66.1’i lise ve üstü öğrenim düzeyine sahiptir, %66.4’ü ev hanımı, %16.0’sı öğrencidir (Tablo 1).


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Tablo 1: Katılımcıların Bazı Tanımlayıcı Özellikleri (Ankara, 2006)

    Katılımcıların meme kanserinin erken tanısına yönelik bazı uygulamaları yapma durumları Tablo 2’de verilmiştir. Katılımcıların %87.7’si meme hastalıklarının erken tanısı açısından KKMM yapılması gerektiğini ifade ederken, %66.5’i hayatı boyunca en az bir kez KKMM yapmış olduğunu, %28.9’u KKMM’yi ayda bir düzenli olarak yaptığını, %35.5’i KKMM’yi adet kanaması sona erince yaptığını bildirmiştir. En az bir kez meme muayenesi için doktora gidenler katılımcıların %25.2’si iken, %21.9’unda mamografi çektirme öyküsü vardır.


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Tablo 2: Katılımcıların Meme Kanseri Erken Tanısına Yönelik Bazı Uygulamaları Yapma Durumları (Ankara, 2006)

    Katılımcıların KKMM hakkındaki bilgilerinin kaynakları arasında sağlık personeli (%37.3) ve televizyon/gazete (%34.3) ilk sıralarda yer almıştır. %29.2’si KKMM konusunda kendilerini yeterli gördüklerini ifade etmişlerdir. %8.0’inin anne ve kardeşlerinde (n=24), %2.6’sının (n=8) diğer akrabalarında, %7.3’ünün (n=22) kendisinde meme hastalığı öyküsü vardır.

    KKMM’nin gerekli olduğuna inananlarda, kendisinde meme hastalığı/kanseri olanlarda hayatı boyunca en az bir kez KKMM yapma sıklığı daha yüksek olarak gözlenmiştir (p<0,05).

    Doğru sıklıkta ve zamanda KKMM yapma sıklığı %23.3 olarak saptanmıştır (Tablo 3). Bu durumu olumlu yönde etkileyen temel faktörlerin bekar olmak, öğrenim düzeyi yüksek olmak, KKMM’nin gerekli olduğuna inanmak olduğu saptanmıştır (p<0,05). Erken menarş, geç doğum, akrabalarında ve kendisinde meme hastalığı/kanseri öyküsü olma gibi risk faktörlerini taşıma durumlarına göre katılımcıların KKMM yapma sıklıkları arasındaki farklılık istatistiksel olarak anlamlı bulunmamıştır.


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Tablo 3: Katılımcıların Bazı Özelliklerine Göre Doğru Zamanda ve Sıklıkta KKMM Yapma Sıklıklarının Karşılaştırılması (Ankara, 2006)

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Tartışma
    Bu çalışma ile bir lojman bölgesinde yaşayan 15 yaş üstü kadınların KKMM konusundaki tutum ve davranışları araştırılmış, hizmet sunmakla yükümlü olunan kitlenin KKMM konusundaki bilgi eksiklikleri, yapılacak eğitim vb. hususlar hakkında bilgi edinilmiştir.

    Kendi Kendine Meme Muayenesini (KKMM) bilme sıklığı ülkemizdeki çeşitli çalışmalarda %43.4-%72.1 arasında bulunmuştur14,19,24,25. Çalışmamızda katılımcıların KKMM’yi bilme sıklıkları ülkemizdeki diğer çalışmalara göre daha yüksek olarak bulunmuştur.

    Bu çalışmada KKMM’yi hayatı boyunca en az bir kez yapma, ayda bir kez düzenli olarak yapma, uygun zamanda (adet sonrası) yapma sıklıkları ülkemizdeki ve gelişmiş ülkeler haricindeki ülkelerdeki ulaşılabilen çalışmalara göre genel olarak yüksek olarak bulunmuştur6,8,14,17,19-27,29-31.

    Çalışmamızda KKMM’yi doğru sıklıkta ve zamanda (ayda bir ve adet kanaması bitiminde) yapanların sıklığı %23.3 bulunmuştur. Bu değer, ülkemizdeki ulaşılabilen çalışmalardan yüksektir. KKMM’nin gerekli olduğuna inananlarda, öğrenim düzeyi yüksek olanlarda, çalışanlarda ve öğrencilerde bu oran daha yüksek olarak bulunmuştur. Ancak erken menarş, geç doğum, akrabalarında ve kendisinde meme hastalığı/kanseri öyküsü bulunma gibi meme kanseri risk faktörlerini taşıyanlarda, doğru zamanda ve sıklıkta KKMM yapma sıklığının yüksek olarak bulunmayışı dikkat çekici bir bulgu olarak değerlendirilmiştir.

    Kadınların öğrenim düzeylerini yükseltmenin, KKMM yapma sıklığını doğrudan artırabilecek faktörler olduğu düşünülmüştür. Çalışmamızda, katılımcıların KKMM hakkındaki bilgilerinin kaynağı olarak, sağlık personeli ve televizyon/gazete ilk sıralarda yer almıştır. Bu bulgu, ülkemizdeki çeşitli çalışmaların sonuçlarına uyum göstermektedir6,14,17,26,32. Bu, özellikle kadınlara hitap eden televizyon programlarında bu konuda doğru bilgilerin her fırsatta verilmesinin yararlı olacağını düşündürmüştür.

    Sonuç olarak çalışmamızda; meme kanseri için etkili bir erken tanı yöntemi olan kendi kendine meme muayenesinin gereğine inanma ve bilme durumu ile doğru uygulama arasındaki geniş bir açıklığın bulunduğu gözlenmiş, bunun azaltılmasına yönelik çalışmaların artırılması gerektiği düşünülmüştür.

    Doğru mesajları vermek ve farkındalığı artırmak amacı ile özellikle kadınlara yönelik televizyon programlarından yararlanılabilir, sağlık personeli tarafından, sağlık hizmeti almak için sağlık kuruluşlarına başvuran kadınların her fırsatta bilgilendirilmesi farkındalığın artırılmasına önemli katkılar sağlayabilir, bu sırada verilecek broşürler alınan bilgilerin daha kalıcı olmasına yardımcı olabilir. Eğitimlere katılanlardan, akran eğitimi yöntemiyle toplumun bilinçlendirilmesinde yararlanılabililir.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Kaynaklar

    1) Parkin DM, Bray F, Ferlay J et all. Global Cancer Statistics, 2002. CA Cancer J Clin 2005; 55: 74-108.

    2) Haydaroğlu A, Dubova S, Özsaran Z ve ark Ege Üniversitesinde Meme Kanserleri: 3897 Olgunun Değerlendirilmesi. Meme Sağlığı Dergisi 2005; 6-11.

    3) Sağlık Bakanlığı İstatistikleri 1999. http://www.saglik.gov.tr/extras/istatistikler/apk2001/092.htm/ 21.11.2007.

    4) http://www.ukdk.org/pdf/kitap/5.pdf / 21.10. 2008.

    5) Parkin DM, Fernandez LM. Use of Statistics to Assess the Global Burden of Breast Cancer. Breast J 2006; 12 Suppl 1: 70-80.

    6) Çadır G, Eksen M, Bütüner E ve ark. Yerkesik ve Yeşilyurt Sağlık Ocağı Bölgelerinde Yaşayan Kadınların Meme Kanseri Ve Kendi Kendine Meme Muayenesi Konusunda Bilgi Ve Uygulama Durumlarının Belirlenmesi. Uluslararası İnsan Bilimleri Dergisi 2004;1. ISN:1303-5134. http://www.insanbilimleri.com/ojs/index.php/uib/article/ viewFile/124/123 / 21.11. 2007.

    7) Ekici E, Utkualp N. Kadın Öğretim Elemanlarının Meme Kanserine Yönelik Davranışları. Meme Sağlığı Dergisi 2007; 3: 136-139

    8) Yeşil Günal S, Günal Aİ. 25-55 Yaş Çalışan Kadınların Meme Kanserine Yönelik Davranışları. Sağlık ve Toplum 2000; 10: 21-24.

    9) http://www.istanbulsaglik.gov.tr/w/tez/pdf/kadin_hast/dr_aysel_kalan.pdf / 07.07. 2008.

    10) http://www.memeonkoloji.com/meme_kanseri.html/ 07.07.2008.

    11) Meme kanseri Risk faktörleri. Meme Hastalıkları Dernekleri Federasyonu. http://www.kanserleyasamak.org/genel_bilgiler.php?content=3#content / 07.07.2008.

    12) Meme kanseri için bilmemiz gerekenler. Türkiye Kanserle Savaş Vakfı. http://www.kanservakfi.org/yeni/index.php?option=com_content&task=view&id=44&Itemid=34 / 07.07.2008.

    13) American Cancer Society Guidelines for the Early Detection of Cancer. http://www.cancer.org/docroot/PED/content/PED_2_3X_ACS_Cancer_Detection_Guidelines_36.asp / 07.07.2008.

    14) Fındık ÜY, Turan N. Kadınların Meme Kanserinin Erken Tanısına Yönelik Davranışlarının Belirlenmesi. Hemşirelik Forumu 2004; 8: 54-59.

    15) Foti E, Mancuso S. Early Breast Cancer Detection. Minerva Ginecol 2005; 57: 269-292.

    16) Suzuki T, Toi M, Saji S et al. Early Breast Cancer. Int J Clin Oncol 2006; 11: 108-119.

    17) Öztürk M, Engin VS, Kişioğlu AN. The Practice of Breast Self Examination Among Women at Gülistan District Of Isparta. Eastern Journal of Medicine 1999; 2: 47-50.

    18) Franek GA, Nowak-Kaputsa ZE, Cabaj M. Breast Cancer Prophylaxis Among Nurses. Wiad Lek 2004; 57 Suppl 1: 82-84.

    19) Parlar S, Bozkurt Aİ, Ovayolu N. Bir Ana Çocuk Sağlığı Merkezine Başvuran Kadınlara Verilen Meme Kanseri ve Kendi Kendine Meme Muayenesi İle İlgili Eğitimin Değerlendirilmesi. C.Ü.Hemşirelik Yüksekokulu Dergisi 2004; 8: 9-15.

    20) Alam AA. Knowledge Of Breast Cancer And its Risk and Protective Factors Among Women in Riyadh. Ann Saudi Med 2006; 26: 272-277.

    21) Sclowitz ML, Menezes AM, Gigante DP et all. Breast Cancer\'s Secondary Prevention and Associated Factors. Rev Saude Publica 2005; 39: 340-349.

    22) Lechner L, De Nooijer J, De Vries H. Breast Self-Examination: Longitudinal Predictors of Intention and Subsequent Behaviour. Eur J Cancer Prev 2004; 13: 369-376.

    23) Petro-Nustus W, Mikhail BI. Factors Associated with Breast Self Examination Among Jordanian Women. Public Health Nurs 2002; 19: 263-71.

    24) Sirin A, Atan SU, Tasci E. Protection From Cancer and Early Diagnosis Applications in İzmir, Turkey: a Pilot Study. Cancer Nurs 2006; 29: 207-13.

    25) Dundar PE, Ozmen D, Ozturk B ve ark. The Knowledge and Attitudes of Breast Self Examination and Mammography in a Group of Women in a Rural Area in Western Turkey. BMC Cancer 2006; 24: 43.

    26) Akkuş Y, Şahan S, Çiçe EK ve ark. Bir Kız Yurdunda Kalan Üniversite Öğrencilerinde Kendi Kendine Meme Muayenesi (KKMM) Konusunda Bilgi Ve Uygulamaları. MN Dahili Tıp Bilimleri Dergisi 2006; 2: 105-109.

    27) Secginli S, Nahcivan NO. Factors Associated with Breast Cancer Screening Behaviours in a Sample of Turkish Women: A Questionnaire Survey. Int J Nurs Stud 2006; 43: 519-520.

    28) Barcley V. Kanser Hemşireliğinde Temel Kavramlar. Çev.Ed: Platin N, UICC, Ankara 1987, S:78.

    29) Aygın D, Uludağ C, Şahin S. Gençlerin Meme Kanseri ve Kendi Kendine Meme Muayenesi Hakkındaki Bilgi Tutum ve Davranışlarının Değerlendirilmesi. Hemşirelik Forumu Dergisi 2004; 7: 1-5.

    30) Aslan A, Temiz M, Yiğit Y ve ark. Hemşirelik Yüksek Okulu Öğrencilerinin Meme Kanseri Hakkındaki Bilgi, Tutum ve Davranışları. TSK Koruyucu Hekimlik Bülteni 2007; 6: 193-198.

    31) Kılıç S, Uçar M, Seymen E ve ark. Kendi kendine meme muayenesi bilgi ve uygulamasının GATA Eğitim Hastanesinde görevli hemşire, hemşirelik öğrencileri ve hastaneye müracaat eden kadın hastalarda araştırılması. Gülhane Tıp Dergisi 2006; 48: 200-204.

    32) Çevik C, Akbulut G, Erkal S. Memede Kitle Şüphesiyle Hastaneye Başvuran Kadınların Kendi Kendine Meme Muayenesi Hakkındaki Bilgi Düzeylerinin Kitle Fark Edilmesine Etkisi. Hemşirelik Forumu 2005; 6: 4-8.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • [ Başa Dön ] [ Özet ] [ PDF ] [ Benzer Makaleler ] [ Yazara E-Posta ] [ Editöre E-Posta ]
    [ Ana Sayfa | Editörler | Danışma Kurulu | Dergi Hakkında | İçindekiler | Arşiv | Yayın Arama | Yazarlara Bilgi | E-Posta ]