[ Ana Sayfa | Editörler | Danışma Kurulu | Dergi Hakkında | İçindekiler | Arşiv | Yayın Arama | Yazarlara Bilgi | E-Posta ]
Fırat Tıp Dergisi
2012, Cilt 17, Sayı 2, Sayfa(lar) 104-107
[ Özet ] [ PDF ] [ Benzer Makaleler ] [ Yazara E-Posta ] [ Editöre E-Posta ]
Diferansiye Tiroid Karsinomu Hastalarında I-131 Tarama Sintigrafisi ile Eş Zamanlı Tiroid Sintigrafisi Bulguları
Zehra Pınar KOÇ, Tansel Ansal BALCI
Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi, Nükleer Tıp Anabilim Dalı, Elazığ, Türkiye
Anahtar Kelimeler: I-131 tüm vücut tarama sintigrafisi, Tiroid sintigrafisi, Tiroid karsinomu, I-131 Whole body scintigraphy, Thyroid scintigraphy, Thyroid carcinoma
Özet
Amaç: Diferansiye tiroid kanseri hastalarının takibinde kullanılan en önemli yöntem I-131 tüm vücut tarama sintigrafisidir. I-131 tarama sintigrafisi için gönderilen hastalarda tesadüfen eş zamanlı (1-14 gün ara ile) olarak yapılan Tc-99m perteknetat tiroid sintigrafisi bulgularını iki tetkiki birbiriyle karşılaştırmak amacıyla retrospektif olarak araştırdık.

Gereç ve Yöntem: Çalışmaya diferansiye tiroid kanseri tanısı olan 35 hasta (25 Kadın, 10 Erkek; 19-67 yaş; ortalama yaş: 45) dahil edildi. Tarama öncesi en az 3 hafta tiroid hormon replasmanı kesildi ve iyotsuz diyete alındılar. 35 hastaya tarama sintigrafisi ve 12 hastaya eş zamanlı tiroid sintigrafisi yapıldı.

Bulgular: Hastaların patolojik tanıları 29 hasta papiller, 3 hasta folliküler, 2 hasta medüller-papiller ve 1 hasta papiller karsinom folliküler varyant olarak belirlendi. Tarama öncesi TSH düzeyleri 31-143 mIU/L (ortalama: 60 mIU/L) aralığında ve eş zamanlı tiroglobulin düzeyleri 0.2-102 ng/mL (ortalama: 14 mIU/L) aralığındaydı. Her iki çekimin yapıldığı 12 hastadan 9'unda iki tetkik birbiriyle uyumlu bulundu. 1 hastanın tarama sintigrafisinde, tiroid sintigrafisinde izlenenden bir fazla odakta tutulum izlendi. 2 hastada tiroid sintigrafisinde hiç tutulum izlenmezken tarama sintigrafisinde rezidü doku izlendi. Çalışmaya dahil edilen 35 tarama hastasından 6'sında boyun dışı dokularda tutulum saptandı.

Sonuç: Hasta sayısının düşük olması nedeniyle istatistiksel karşılaştırma yapılamamakla birlikte literatürle uyumlu olarak I-131 tüm vücut tarama sintigrafisinin rezidü dokuyu göstermede tiroid sintigrafisine üstün bulundu. Ayrıca tüm vücudu tarama olanağı sağlaması bakımından tarama sintigrafisi bu hastaların takibinde tercih edilmesi gereken yöntemdir.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Giriş
    Tiroid kanseri hastaları, takip parametreleri olan tiroglobulin düzeyleri ve I-131 tarama sintigrafisinin anlamlı olabilmesi için uygun ve yeterli cerrahi tedavi sonrası radyoaktif I-131 tedavisi ile ablate edilmelidirler1. Bu hastaların ablasyon sonrası takiplerinde kullanılabilecek parametreler arasında en önemlisi I- 131 ile tüm vücut tarama sintigrafisidir. Bazı merkezlerde seri I-131 tarama sintigrafilerinin yerini tiroid sintigrafisinin alabileceği tartışmaları olmaktadır. Böylece daha az radyasyon maruziyeti gerçekleştirilebilecektir. Oysa tiroid sintigrafisi bu hastalarda daha çok cerrahi sonrası kalıntı dokuların değerlendirilmesinde kullanılabilir; ve tiroid sintigrafisi ile tüm vücudun değerlendirilmesi mümkün olmaz2. Ablasyon öncesi dönemde I-131 ile görüntülemenin tercih edilmemesinin nedeni ise ‘stunning fenomeni' olarak adlandırılan, kullanılan düşük dozdaki I-131'in, kalıntı dokuların iyot tedavisine hassasiyetini azaltmasına yol açacağı yönündeki düşüncelerdir3-5. Ablasyon sonrası seri I- 131 taraması ile takip, bu süreçteki uygulamalar dışında, kılavuzlara girmiş en önemli takip yöntemidir. Biz de bu amaçla I-131 tarama sintigrafisi yaptığımız hastaları retrospektif olarak değerlendirdik ve aralarından eş zamanlı tiroid sintigrafisi yapılan hastalarla karşılaştırmalı sonuçlarını araştırdık.
  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Materyal ve Metot
    Çalışmaya diferansiye tiroid kanseri tanısı alan 35 hasta (25 Kadın, 10 Erkek; 19-67 yaş; ortalama yaş: 45) dahil edildi. Hastalar tanı anından sonraki herhangi bir dönemde tarama için gönderilmiş hastalardı. Tarama öncesi en az 3 hafta tiroid hormon replasmanı kesildi ve iyotsuz diyete alındılar.

    I-131 tüm vücut tarama sintigrafisi; 35 hastaya oral olarak 185 MBq (5 mCi) I-131 verilmesini takiben 24 ve 48. saatte yüksek enerjili kolimatör ile donanımlı General Electric (GE) marka Infinia II model çift başlıklı SPECT gamma kamerada tüm vücut paralel görüntüleme yapıldı ve gerekirse boyun ve toraks bölgesinden spot görüntüler alındı.

    Tiroid sintigrafisi; 12 hastaya I-131 tarama sintigrafisi ile eşzamanlı (1-14 gün içinde) olarak intravenöz yoldan 185 MBq (5 mCi) Tc-99m perteknetat verilmesini takiben 15-30. dakikada pin hole kolimatör ile donanımlı General Electric (GE) marka Infinia II model çift başlıklı SPECT gamma kamerada işaretli ve işaretsiz spot görüntüler alındı.

    Her iki grup görüntüler boyunda rezidü doku, lenf nodu tutulumu veya uzak metastaz açısından (I-131 WBS için) değerlendirildi ve sonuçlar birbiriyle karşılaştırıldı.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Bulgular
    Hastaların patolojik tanıları 29 hasta papiller, 3 hasta folliküler, 2 hasta medüller-papiller ve 1 hasta papiller karsinom folliküler varyant olarak belirlendi. Tarama öncesi TSH düzeyleri 31-143 mIU/L (ortalama: 60 mIU/L) aralığında ve eş zamanlı tiroglobulin düzeyleri 0.2-102 ng/mL (ortalama: 14 mIU/L) aralığındaydı. Hem tarama hem de tiroid sintigrafisi yapılan 12 hastadan 9'unda iki tetkik birbiriyle uyumlu bulundu. Bu 9 hastanın tiroglobulin düzeyleri genel olarak düşüktü (0,2-0,3 mIU/L aralığında). Bir hastada hem tiroid sintigrafisi hem de tarama sintigrafisi normal olmakla birlikte tiroglobulin düzeyi yüksekti (45 mIU/L).

    Bir hastanın tarama sintigrafisinde, tiroid sintigrafisinde izlenenden bir fazla odakta tutulum belirlenmiştir (Resim 1). İki hastanın tiroid sintigrafisinde hiç tutulum izlenmezken tarama sintigrafilerinde rezidü doku saptanmıştır (Resim 2). Çalışmaya dahil edilen 35 tarama hastasından 6'sında boyun dışı dokularda da I- 131 tutulumu (metastaz) izlenmiştir (Tablo 1).


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Resim 1: I-131 tarama görüntülerinde (a) boyun orta hatta belirgin ve sağ supraklaviküler alanda rezidü dokuya ait aktivite tutulumu, tiroid sintigrafisinde (b) boyun orta hatta superiorda çok düşük düzeyli rezidü doku izlenmektedir.


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Resim 2: I-131 tüm vücut tarama (a), anteroposterior ve lateral I-131 spot (b) ve Tc-99m perteknetat tiroid sintigrafisi (c) görüntüleri. Tarama görüntülerinde ve spot I-131 görüntülerinde rezidü doku izlenirken perteknetat sintigrafisinde izlenmemektedir.


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Tablo 1: Hastaların histopatolojilerine göre dağılımı

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Tartışma
    Diferansiye tiroid kanserlerinin takibinde kullanılan yöntemler I-131 tarama sintigrafisi, tiroglobulin düzeylerinin anti-tiroglobulin düzeyleri ile eş zamanlı takibi, tiroid perteknetat sintigrafisi, boyun ultrasonografisi ve gerekli görülürse korelasyon amaçlı akciğer direkt grafisi ve bilgisayarlı tomografi olarak sayılabilir. Bunların arasında takip için en önemli parametre, boyunda rezidü dokunun görülmediği veya çok düşük oranda görüldüğü (ablate) I-131 tarama sintigrafisidir. Bizim çalışmamıza da takibinin herhangi bir aşamasındaki tiroid karsinomu hastaları dahil edilmiştir. Bu hastaların hepsine I-131 tarama sintigrafisi yapılmıştır.

    Bu retrospektif değerlendirmemizde literatürle uyumlu şekilde I-131 tüm vücut tarama sintigrafisi, rezidü dokuyu göstermede her ne kadar hasta sayısı düşük olsa da tiroid sintigrafisine üstün olarak bulundu. Ayrıca tüm vücut tarama olanağı sayesinde I-131 tarama sintigrafisi 6 hastada (%17) uzak metastazı gösterdi. Tiroid sintigrafisinde hiç rezidü doku görünmeyen hastalarda bile eş zamanlı tarama sintigrafisinde rezidü odaklar görüldü.

    Çağlar ve ark.6 yaptıkları prospektif çalışmada tiroid kanseri hastalarının takibinde iyot uptake ve tiroid sintigrafisinin önemli parametreler olduğunu göstermişlerdir. Tiroid uptake testi veya tiroid sintigrafisinin avantajı hastayı yüksek doz radyasyona maruz bırakmamasıdır. Ancak tiroid kanseri hastalarında postoperatif dönem takipte tiroid sintigrafisinin kullanımı, bu çalışmada da belirtildiği gibi rezidü dokuyu göstermede I-131 tarama sintigrafisi kadar hassas olmaması ve yalnızca boyun bölgesini değerlendirme olanağı tanıması nedeniyle sınırlanmaktadır.

    Diferansiye tiroid karsinomu hastalarında rezidü dokuyu veya uzak metastazı göstermedeki en önemli yöntemlerden birisi de ablasyon amacıyla verilen I-131 dozu sonrası yaklaşık bir hafta sonra yapılan tarama sintigrafisidir. Bu tarama sintigrafisi hastada mevcut yüksek doz nedeniyle daha yüksek hassasiyetle rezidü veya uzak metastazı gösterebilmektedir7,8. Ancak son zamanlarda yapılan bir çalışmada tedavi sonrası I- 131 tarama sintigrafisi ile tedavi öncesi I-123 sintigrafisi karşılaştırılmış ve I-123 sintigrafisi kalıntı veya lokal metastazı belirlemede daha başarılı bulunmuştur9. I-123'e bağlı stunning etkisi tanımlanmadığı için özellikle postoperatif preablatif dönemde daha rahatlıkla kullanılabilmektedir. Ancak I-123'ün pahalı olması ve ulaşmasının zor olması kullanımını kısıtlamaktadır.

    Daha az sayıda olmakla birlikte diferansiye tiroid kanserli bazı hastaların takibinde tiroglobulin düzeyleri yüksek olmasına rağmen, I-131 tarama sintigrafisinde rezidü doku izlenmemektedir. Böyle hastalarda PET/BT ile taramanın uygulanabileceğine yönelik çalışmalar vardır10. Sintigrafi normal iken tiroglobulin yüksekliğinin nedeninin glossal tiroid dokularından köken alabileceği de düşünülmektedir11.

    Tiroid sintigrafisinin öncelikle postoperatif kalıntı dokunun büyüklüğünün tespit edilmesinde rolünün olduğu ve negatif tiroid sintigrafisinin mutlaka I-131 tarama sintigrafisi ile kombine edilmesi gerektiği belirtilmektedir12. Bununla birlikte I-131 tarama sintigrafisinin anatomik detaylandırma kapasitesinin ve rezolüsyonunun düşük olması nedeniyle son zamanlarda yapılan çalışmalarda, tüm vücut tarama sintigrafisine mümkünse SPECT/CT'nin eklenmesi gerekliliği de vurgulanmaktadır13,14.

    I-131 tarama sintigrafisi hem tüm vücudu değerlendirme özelliğinin olması, hem de yüksek hassasiyeti nedeniyle tiroid sintigrafisine göre belirgin derecede üstündür. Diferansiye tiroid kanserlerinin takibinde tiroid sintigrafisi de kullanılabilir ancak negatif olması durumunda mutlaka I-131 tarama sintigrafisi ile kombine edilmelidir.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Kaynaklar

    1) Pacini F, Schlumberger M, Dralle H, et al. European consensus for the management of patients with differentiated thyroid carcinoma of the follicular epithelium. Eur J Endocrinol 2006; 154: 787–803.

    2) Giovanella L, Suriano S, Ricci R, Ceriani L, Anton Verburg F. Postsurgical thyroid remnant estimation by (99m) Tcpertechnetate scintigraphy predicts radioiodine ablation effectiveness in patients with differentiated thyroid carcinoma. Head Neck 2011; 33: 552-6.

    3) Lees W, Mansberg R, Roberts R, et al. The clinical effects of thyroid stunning after diagnostic whole-body scanning with 185 MBq 131I. Eur J Nucl Med Mol Imaging 2002; 29: 1421–7.

    4) Leger FA, Izembart M, Dagousset F, et al. Decreased uptake of therapeutic doses of iodine-131 after 185-MBq iodine-131 diagnostic imaging for thyroid remnants in differentiated thyroid carcinoma. Eur J Nucl Med 1998; 25: 242–6.

    5) Lassmann ML, Luster M, Hanscheid H, et al. Impact of 131I diagnostic activities on the biokinetics of thyroid remnants. J Nucl Med 2004; 45: 619–25.

    6) Caglar M, Tuncel M, Alpar R. Value of technetium scintigraphy and iodine uptake measurement during follow-up of differentiated thyroid cancer. Ann Nucl Med 2004; 18: 479-82.

    7) Reynolds JC. Percent 131I uptake and post-therapy 131I scans: their role in the management of thyroid cancer. Thyroid 1997; 7: 281–4.

    8) Souza Rosario PW, Barroso AL, Rezende LL, et al. Post I-131 therapy scanning in patients with thyroid cancer metastases: an unnecessary cost or a relevant contribution? Clin Nucl Med 2004; 29: 795–8.

    9) Thomas DL, Menda Y, Bushnell D.A comparison between diagnostic I-123 and posttherapy I-131 scans in the detection of remnant and locoregional thyroid disease. Clin Nucl Med 2009; 34: 745-8.

    10) Al-Nahhas A, Khan S, Gogbashian A, Banti E, Rampin L, Rubello D. Review. 18F-FDG PET in the diagnosis and follow- up of thyroid malignancy. In Vivo 2008; 22: 109-14.

    11) Zanotti-Fregonara P, Hindié E, Keller I, Calzada-Nocaudie M, Devaux JY. Scintigraphic visualization of glossal thyroid tissue during the follow-up of thyroid cancer patients. Clin Nucl Med 2007; 32: 911-4.

    12) Kueh SS, Roach PJ, Schembri GP. Role of Tc-99m pertechnetate for remnant scintigraphy post-thyroidectomy. Clin Nucl Med 2010; 35: 671-4.

    13) Geerlings JA, van Zuijlen A, Lohmann EM, Smit JW, Stokkel MP. The value of I-131 SPECT in the detection of recurrent differentiated thyroid cancer. Nucl Med Commun 2010; 31: 417-22.

    14) Grewal RK, Tuttle RM, Fox J, et al. The effect of posttherapy 131I SPECT/CT on risk classification and management of patients with differentiated thyroid cancer. J Nucl Med 2010; 51: 1361-7.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • [ Başa Dön ] [ Özet ] [ PDF ] [ Benzer Makaleler ] [ Yazara E-Posta ] [ Editöre E-Posta ]
    [ Ana Sayfa | Editörler | Danışma Kurulu | Dergi Hakkında | İçindekiler | Arşiv | Yayın Arama | Yazarlara Bilgi | E-Posta ]