[ Ana Sayfa | Editörler | Danışma Kurulu | Dergi Hakkında | İçindekiler | Arşiv | Yayın Arama | Yazarlara Bilgi | E-Posta ]
Fırat Tıp Dergisi
2016, Cilt 21, Sayı 2, Sayfa(lar) 063-066
[ Özet ] [ PDF ] [ Benzer Makaleler ] [ Yazara E-Posta ] [ Editöre E-Posta ]
Deneysel Diyabetik Ratların Beyin Dokusunda İrisin İmmünreaktivitesi Üzerine Losartanın Etkileri
Ferhat BALGETİR1, Nevin KOCAMAN2
1Patnos Devlet Hastanesi, Nöroloji, Ağrı, Türkiye
2Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi, Histoloji ve Embriyoloji, Elazığ, Türkiye
Anahtar Kelimeler: Diabetes mellitus, irisin, losartan, immünreaktivite, sıçan, Diabetes Mellitus, irisin, losartan, immunoreactivity,rat
Özet
Amaç: Hiperglisemik metabolik bir hastalık olan Diabetes Mellitus (DM)'un, enerji metabolizmasında değişiklik yaptığı bilinmektedir. DM'un santral sinir sisteminde patolojik değişiklere neden olduğu insanlarda ve deney hayvanlarında gösterilmiştir. Bu çalışmada deneysel DM oluşturulan sıçanların beyin dokusunda irisin ekspresyonu üzerine losartan'ın (LS) etkilerinin incelenmesi amaçlanmıştır.

Gereç ve Yöntem: Çalışmamızda 18 adet ergin Wistar albino cinsi erkek sıçanlar kullanıldı. Deney hayvanları her grupta 6 hayvan olmak üzere 3 gruba ayrıldı. Kontrol grubuna 6 hafta boyunca herhangi bir işlem yapılmadı. DM grubuna 50 mg/kg tek doz streptozotosin (STZ) intraperitoneal (i.p) olarak uygulandı. DM+LS grubuna ise 50 mg/kg tek doz STZ i.p olarak verilmesinden sonra diyabetin oluşumunu takiben 10 mg/kg/gün LS oral olarak verildi. Deney sonunda sıçanlar servikal dekapitasyonla ötenazi edilip beyin dokuları çıkartılıp tespit edildi. Rutin histolojik takipler yapılarak dokular parafin bloklara gömüldü. Beyin dokuları avidin-biotin-peroksidaz yöntemi ile immünohistokimyasal irisin ekspresyonunun belirlenmesi için hazırlandı. İmmünohistokimyasal boyanmanın değerlendirilmesinde; immünreaktivitenin yaygınlığı ve şiddeti esas alınarak histoskor oluşturuldu.

Bulgular: Kontrol grubu ile karşılaştırıldığında İrisin immünreaktivitesi DM grubunda istatistiksel olarak anlamlı bir şekilde azalmıştı. DM grubu ile karşılaştırıldığında ise irisin immünreaktivitesi DM+LS grubunda anlamlı olarak artmıştı.

Sonuç: Bu çalışma ile diyabetik beyin hasarı üzerine LS'nin nöronal alanlardaki irisin immünreaktivitesi aracılığıyla olumlu etkiler yapabileceği kanaatine varılmıştır.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Giriş
    Günümüzde önemli bir sağlık sorunu haline gelen ve yaşam boyu süren Diabetes Mellitus (DM), akut ve kronik komplikasyonları nedeniyle hastanın yaşam kalitesini büyük ölçüde azaltan ve ekonomik olarak da önem arz eden kronik metabolik bir hastalıktır1. DM, insulin sekresyonunun ve/veya insulin reseptör aktivitesinin azalmasına bağlı olarak gelişen hiperglisemi ve bunun sonucunda oluşan karbonhidrat, yağ ve protein metabolizması bozukluğuna sebep olan sekonder, metabolik bir hastalıktır2. Hücresel düzeyde değerlendirildiğinde, diyabetik hayvanların santral sinir sistemlerine ait hücrelerin çekirdek şekillerinde ve kromatin görünümlerinde bozulmalar olduğu, mikrotübül sayılarının arttığı, endoplazmik retikulumlarında genişleme, parçalanma ve degranülasyon oluştuğu bildirilmiştir3. Diyabetik hastalarda hem akut, hem de kronik metabolik ve vasküler bozukluklar beynin fonksiyonel ve yapısal bütünlüğüne zarar verebilir4. Mitokondriyal zar proteinlerinden eşleşme bozucu proteinler (UCP) hücresel enerji oluşumunda kilit rol oynar. Artan UCP1 ekspresyonu adenozin trifosfat (ATP) sentezini engelleyerek, enerjinin ısı oluşumu şeklinde açığa çıkmasına neden olur. Mitokondri iç zarı üzerinde yer alan ve mitokondriyal anyon taşıyıcı proteinlerin bir kısmını oluşturan UCP’ler bu süreçte etkin rol alırlar5. Bilinen en önemli fizyolojik rolü, beyaz yağ dokudan kahverengi yağ doku gelişimini sağlamak olan irisin, enerji deposu olarak bilinen beyaz yağ doku seviyesini azaltıp enerji açığa çıkmasını sağlar. İrisin bu farklılaşmayı başta UCP1 olmak üzere diğer kahverengileşmeyi sağlayan proteinlerin düzeylerini arttırarak gerçekleştirir. Bu sebeple gelecekte obezite ve diyabet başta olmak üzere birçok metabolik hastalığın tedavisinde umut vaad eden bir ajan olarak öngörülmektedir6. DM’nin sık görülmesi, hastalığın ya da sebep olduğu komplikasyonlarının tedavisinin kesin olarak yapılamaması ve tedavi maliyetlerinin yüksekliği araştırmacılar için diyabeti cazip bir konu haline getirmiştir. Bir anjiotensin tip 1 (AT1) reseptör antagonisti olan losartanın infarkt alanını azaltıp, ventriküler fonksiyonları iyileştirdiği, kalp hücrelerinde apoptozisi inhibe ederek koruyucu etkiye sahip olduğu gösterilmiştir7. Normalde hipertansif ratlarda eNOS aktivitesi azalırken losartan ilave edilmesi durumunda böbrek eNOS aktivitesinin azalmadığı tespit edilmiştir8. Bu çalışmada, streptozotosin (STZ) ile oluşturulan deneysel diyabet modelinde bir antihipertansif olan losartanın, beyin dokusunda irisin ekspresyonu üzerine etkilerinin incelenmesi amaçlanmıştır.
  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Materyal ve Metot
    Bu çalışma Fırat Üniversitesi Deneysel Araştırma Merkezi (FÜDAM) birimi ile Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi Histoloji ve Embriyoloji Anabilim dalı laboratuvarında yapıldı. Çalışmada FÜDAM’dan temin edilen 18 adet, Wistar albino cinsi 8-10 haftalık erkek sıçanlar kullanıldı. Deney hayvanları her grupta 6 hayvan olacak şekilde 3 eşit gruba ayrıldı.

    Kontrol grubu (n=6): Bu gruptaki sıçanlara deney süresi olan 6 hafta boyunca herhangi bir işlem yapılmadı.

    DM grubu (n=6): Bu gruptaki sıçanlara 50 mg/kg olacak şekilde tek doz STZ 0.1 M fosfat-sitrat tamponunda çözdürülerek intraperitoneal (i.p) olarak uygulandı. Açlık kan glukoz düzeyi 250 mg/dl üzeri olan sıçanlar diyabetik kabul edildi.

    DM + LS grubu (n=6): Bu gruptaki sıçanlara 50 mg/kg olacak şekilde tek doz STZ 0.1 M fosfat-sitrat tamponunda çözdürülerek i.p olarak verilmesinden sonra oluşan diyabeti takiben losartan 10 mg/kg/gün oral olarak uygulandı.

    Altı haftalık deney sonunda tüm gruptaki sıçanlar ketamin (75 mg/kg)+xylazine (10mg/kg) anestezisi altında dekapite edildikten sonra hızla çıkartılan beyin dokuları % 10’luk formaldehitte tespit edilip rutin histolojik doku takibi sonrasında parafine gömüldü. Parafin bloklardan alınan 5 μm kalınlığındaki kesitlere avidin-biotin-peroksidaz yöntemi uygulanarak immünohistokimyasal olarak irisin (Rabbit Irisin primary antibody, H-067-17, Phoenıx Pharmaceutıcals, Inc., California, USA) ekspresyonu belirlendi. Pozitif kontrol için sıçan kalp dokusu kullanıldı. Boyanan preperatlar Olympus BH2 fotomikroskopla incelenip fotoğraflandı. İmmünohistokimyasal boyanmanın değerlendirilmesinde; immünreaktivitenin yaygınlığı (0.1: < % 25, 0.4: % 26-50, 0.6: % 51-75, 0.9: % 76-100) ve şiddeti (0: yok, + 0.5: çok az, + 1: az, + 2: orta, + 3: şiddetli) esas alınarak histoskor oluşturuldu (histoskor = yaygınlık x şiddet). Elde edilen veriler ortalama standart sapma olarak belirlendi. Tüm istatistiksel analizler SPSS version 21 programı kullanılarak yapıldı. Gruplar arası değerlendirmede Kruskal-wallis, grup içi değerlendirmede Mann Whitney U testi kullanıldı.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Bulgular
    İrisin immünreaktivitesi için yapılan boyamanın ışık mikroskop ile incelenmesi sonucunda; kontrol grubu (Şekil 1) ile karşılaştırıldığında irisin immünreaktivitesi DM grubunda (Şekil 2) istatistiksel olarak anlamlı bir şekilde azalmıştı (p<0.05). DM grubu ile karşılaştırıldığında ise irisin immünreaktivitesi DM+LS grubunda (şekil 3,4) anlamlı olarak artmıştı ve kontrole benzer izlendi (p<0.05). Tüm gruplara ait irisin immünreaktivitesine ait histoskor Tablo 1’de özetlenmiştir.


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Şekil 1: Kontrol grubuna ait beyin dokusunda irisin immünreaktivitesi


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Şekil 2: DM grubuna ait beyin dokusunda irisin immünreaktivitesi


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Şekil 3: DM + LS grubuna ait beyin dokusunda irisin immünreaktivitesi


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Şekil 4: İrisin pozitif kontrol.


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Tablo 1: Histolojik skor.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Tartışma
    Günümüzde yaşam şartlarındaki hızlı değişime bağlı olarak dünya genelinde hızla artan, yüksek mortalite ve morbiditeye sahip kronik bir hastalık olan diabetes mellitus (DM), aynı zamanda insülin eksikliği ya da insülin direnci nedeniyle ortaya çıkan, karbonhidrat, lipit ve protein metabolizması bozukluğu ile karakterize endokrin ve metabolik bir hastalıktır9. DM kronik metabolik bir bozukluk olmasının yanı sıra aynı zamanda artmış bir oksidatif stres durumu olarak da tanımlanmaktadır10. Oksidatif stres vasküler hastalıkların oluşmasına neden olmakla birlikte diyabeti takiben oluşan oksidatif strese bağlı organ hasarı (karaciğer, böbrek, pankreas) geliştiği gösterilmiştir. Diyabetli hastaların hepatositlerinde serbest radikallerin artışına bağlı olarak hepatosellüler karsinom insidansının artmış olduğu bildirilmektedir11. STZ ile diyabet oluşturulan sıçan dokularındaki malondialdehid seviyelerinin kontrol gruplarıyla kıyaslandığında, artan oksidatif stres ve lipid peroksidasyonuna paralel olarak istatistiksel bir sekilde artış gösterdiği belirlenmiştir12. Diyabetin, akut serebral iskemik hasarın alevlenmesine neden olduğu bilinmektedir. Önceki çalışmalar geçici serebral iskeminin neden olduğu enfarktüs hacimlerinin diyabetik sıçanlarda, diyabetik olmayanlara kıyasla daha yüksek olduğunu göstermiştir13. İskemi–reperfüzyona bağlı doku hasarının patofizyolojik mekanizmaları henüz tam olarak anlaşılamamakla birlikte aşırı serbest radikal üretimi, hücre içi Ca+2 iyon dengesizliği, renin-anjiotensin sistemi, nötrofil, trombositler ve kompleman sisteminin reperfüzyon hasarında önemli rol oynadığı gösterilmiştir14.

    Anjiyotensin 1 reseptörlerinin; hücre proliferasyonu, vazokonstriksiyon, apoptozis, hücre hipertrofisi, antinatriürezis, süperoksit üretimi, kollajen sentezi, endotelin salınımı, lipid peroksidasyonu, adezyon molekül yapımı, vasküler matriks genişlemesi ve sempatik aktivasyon gibi etkileri vardır15. AT1 reseptör blokörlerinin ise dokular üzerinde; vazodilatatör, hemodinamik ve nörohormonal olarak yararlı etkileri bulunmaktadır16. Losartan, ilk tespit edilen AT1 reseptör antagonisti olup yüksek selektivitesinden dolayı AT1 reseptör antagonistleri için bir prototip olmuştur17.

    İrisin, egzersiz uyarısı ile kaslardan salınan yağ hücrelerindeki yağ oksidasyonunu etkileyerek termoregülasyonu düzenleyen peptid yapıda bir hormondur. Kas ile yağ dokusu arasındaki iletişimde görev alan bu peptidin insülin direncinde ve enerji metabolizmasında etkili olduğu gösterilmiştir6.

    Son immünohistokimyasal çalışmalar, sıçan ve fare beyinciğindeki Purkinje hücrelerinin irisin eksprese ettiğini ortaya koymuştur18. İrisinin parkinson ve diğer bazı nörodejeneratif hastalıklar üzerinde egzersizin olumlu etkilerine de aracılık edebileceği düşünülmektedir19. Egzersizin etkisi ile beyaz yağ dokusu, kahverengi yağ dokusuna farklılaşarak metabolik aktivitesini arttırdığı ve bu durumun enerji balansını harcama yönünde değiştirerek kilo kontrolünde ve glukoz metabolizmasında iyileşmeyi sağladığı bildirilmiştir20. Mitokondri iç zarı üzerinde bulunan ve mitokondriyal anyon taşıyıcı proteinlerin bir bölümünü oluşturan UCP’ler, başta ATP sentezi olmak üzere, insülin sekresyonu, glukoz ve lipid metabolizması, adaptif termogenez, mitokondriyal biyogenez, sinaptik iletim, nöronal farklılaşma, nöronal dejenerasyon, ROS üretimi ve hormon sekresyonu gibi birçok fizyolojik süreçte rol alırlar. Termojenik bir peptid olarak tanımlanan irisin, beyaz yağ dokusunun kahverengi yağ dokusuna dönüşümünü UCP1 ekspresyonunu arttırarak gerçekleştirmektedir21. Dolayısıyla irisin dokular üzerinde olumlu etkilere aracılık eden süreçlerde önemli rollere sahiptir.

    Bu çalışmada, diyabetik sıçan beyin dokularında irisin immünreaktivitesi azalmış olarak tespit edilmiş olup bu bulguların, litaretür bilgilerine uygunluk arz ettiği görüldü.

    Diyabetik beyin dokusunda meydana gelen iskemik ve oksidatif strese bağlı gelişebilen hasarı azaltacak olumlu etkilerinin olduğu bilinen losartan uygulanan sıçan beyin dokularında ise irisin immünreaktivitesi anlamlı bir şekilde artmış bulundu. Losartanın vazodilatatör ve hemodinamik olarak direkt etkileri yanında, antiapoptotik ve antioksidan etkilerini indirekt olarak irisin gibi hormonlar aracılığıyla yapabileceği ve diyabetik beyin hasarı üzerinde olumlu etkiler oluşturabileceği düşünülmüştür. Mevcut bilgiler doğrultusunda irisinin UCP’ler aracılığıyla nöronal hücrelerde mitokondriyal fonksiyonlarda, nöronal farklılaşmada, nörogenez ve nörodejenerasyonda etkin rol oynayabileceği yönünde kanaat oluşmuştur.

    Sonuç olarak, bu çalışma ile losartanın hem direkt hem de indirekt olarak irisin üzerinden etki ederek diyabetik beyin hasarı üzerine olumlu etkiler yapabileceği ve irisinin de sadece obezite ve diyabette değil, aynı zamanda nöronal alanlardaki fizyolojik ve moleküler bir takım süreçlerde de etkin rol oynayabileceği kanaatine varılmıştır.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Kaynaklar

    1) Yeğin SÇ, Mert N. Deneysel Olarak Diyabet oluşturulmuş sıçanlarda hba1c, mda, gsh-px ve sod miktarlarının tayini. YYU Veteriner Fakültesi Dergisi 2013; 24: 51-4.

    2) Heydari I, Radi V, Razmjou S, Amiri A. Chronic complications of diabetes mellitus in newly diagnosed patients. International Journal of Diabetes Mellitus 2010; 2: 61–63.

    3) Sima AA, Kamiya H, Li ZG. Insulin, C-peptide, hyperglycemia, and central nervous system complications in diabetes. Eur J Pharmacol 2004; 490: 187-97.

    4) Gispen WH, Biessels GJ. Cognition and synaptic plasticity in diabetes mellitus. Trends Neuroscience 2000; 23: 542-49.

    5) Echtay K.S. Mitochondrial uncoupling proteins--what is their physiological role? Free Radic Biol Med 2007; 43: 1351-71.

    6) Bostrom P, Wu J, Jedrychowski MP, et al. A PGC1-alpha-dependent myokine that drives brown-fat-like development of white fat and thermogenesis. Nature 2012; 481: 463-8.

    7) Gerald B, Appel AS. Role in Hypertension, Cardiovascular Disease and Renoprotection Progress in Cardiovascular Diseases 2004; 47: 105-15.

    8) Cavanagh EM, Ferder LF, Ferder MD, Stella IY, Toblli JE, Inserra F. Vascular structure and oxidative stress in salt-loaded spontaneously hypertensive rats: effects of losartan and atenolol. Am J Hypertens 2010; 23: 1318-25.

    9) Erukainure OL, Ebuehi OAT, Adeboyejo FO, Aliyu M, Elemo G. Hematological and biochemical changes in diabetic rats fed with fiber-enriched cake. J Acute Medicine 2013; 3: 39-44.

    10) Akkaya H, Çelik S. Ratlarda diyabet öncesi ve sonrası oksidan-antioksidan durum. FÜ Sağ. Bil. Vet. Derg 2010; 24: 5-10.

    11) Çarlıoğlu A, Akdeniz D, Alkan R ve ark. Diyabetik ratlarda karaciğer, böbrek ve pankreas hasarında zofenoprilin etkisi. Turk Neph Dial Transpl 2014; 23: 118-24.

    12) Zhou QX, Liu F, Zhang JS, Lu JG, Gu ZL, Gu GX. Effects of triterpenic acid from Prunella vulgaris L. on glycemia and pancreas in rat model of streptozotozin diabetes. Chin Med J 2013; 126: 1647-53.

    13) Iwata N, Takayama H, Xuan M, et al. Effects of Etanercept against Transient Cerebral Ischemia in Diabetic Rats. Hindawi Publishing Corporation BioMed Research International 2015;10: 10-1.

    14) AL Moens, MJ Claeys, JP Timmermans, CJ Vrints. Myocardial ischemia / reperfusion - injury, a clinical view on a complex pathophysiological process. International Journal of Cardiology 2005; 100: 179– 90.

    15) Schuijt MP, Basdew M, Van Veghel R, et al. AT receptor-mediated vasodilation in the heart: effect of myocardial infarction. Am J Physiol Heart Circ Physiol 2001; 281: 2590-6.

    16) Vander A, Sherman J, Luciano D. Human Physiology. Circulation 2001; 14: 389.

    17) Van Rijinsover EW, Kwee-Zuiderwijk WJ, Feenstra J. Angioneurotic edema attributed to the use of losartan. Arc Intrern Med 1998; 158: 2063-5.

    18) Dun SL, Lyu RM, Chen YH, Chang JK, Luo JJ, Dun NJ. Irisin-immunoreactivity in neural and non-neural cells of the rodent. Neuroscience 2013; 240: 155-62.

    19) Mattson MP, Mark P. Energy Intake and Exercise as Determinants of Brain Health and Vulnerability to Injury and Disease. Cell Metabolism 2012; 16: 706-22.

    20) Dunstan D. Exercise and T2DM-move muscles more often. Nat Rev Endocrinol 2014; 7: 189-90.

    21) Echtay KS. Mitochondrial uncoupling proteins-what is their physiological role? Free Radic Biol Med 2007; 43: 1351-71.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • [ Başa Dön ] [ Özet ] [ PDF ] [ Benzer Makaleler ] [ Yazara E-Posta ] [ Editöre E-Posta ]
    [ Ana Sayfa | Editörler | Danışma Kurulu | Dergi Hakkında | İçindekiler | Arşiv | Yayın Arama | Yazarlara Bilgi | E-Posta ]