[ Ana Sayfa | Editörler | Danışma Kurulu | Dergi Hakkında | İçindekiler | Arşiv | Yayın Arama | Yazarlara Bilgi | E-Posta ] |
Fırat Tıp Dergisi |
2011, Cilt 16, Sayı 3, Sayfa(lar) 132-136 |
[ English ] [ Tam Metin ] [ PDF ] |
21. Yüzyılın İlk Pandemisi H1N1: Kesin Tanılı Hastaneye Yatırılan Olguların Değerlendirilmesi |
Kadriye KART YAŞAR, Filiz PEHLİVANOĞLU, Gülten ÇİÇEK, Gönül ŞENGÖZ |
Sağlık Bakanlığı Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Kliniği, İstanbul, Türkiye |
Amaç: Yirmi birinci yüzyılın ilk grip pandemisi olan H1N1 pandemisi, ülkemiz dahil dünyanın hemen her bölgesini etkilemiştir. Bu çalışmada;
kliniğimizde H1N1 gribi tanısı kesinleşmiş bulunan ve yatırılarak izlenen 46 olgunun klinik, laboratuvar ve radyolojik özellikleri değerlendirilmiştir.
Gereç ve Yöntem: Hastanemize, H1N1 için “olası olgu” tanımına uygun olup yatırılan hastalardan, burun sürüntüsü örneğinde gerçek zamanlı (realtime) PCR ile İnfluenza A H1N1 RNA pozitif saptanan 46 olgu çalışmaya dahil edilmiştir. Olguların tamamına oseltamivir ve bakteriyel süperinfeksiyon düşünülenlere nonspesifik antibiyotik tedavisi de verilmiştir. Bulgular: Olguların 30'u (%65) kadın, altısı (%13) gebe ve 10'u (%22) import olguydu. Yaş aralığı 17-58 olan olgularda median yaş 30,65±10,21 idi. Ateş, öksürük, boğaz ağrısı ve myalji en sık saptanan semptomlardı. Hastaneye başvurana dek geçen semptom süresi ortalama üç gündü. Olguların büyük bir kısmında, akciğer grafisinde bilateral yaygın interstisyel pnömoni bulguları vardı. Altta yatan hastalığı bulunan olgulardan dördü (%9) yoğun bakım ünitesine (YBÜ) sevkedildi ve üçü (%7) kaybedildi. Oseltamivir yanında antibiyotiğin de kullanıldığı hasta sayısı 23 (%50) idi. Sonuç: Yeni bir influenza A H1N1 virüsüyle gelişen pandemi, ülkemizde de en çok çocuk ve genç erişkin popülasyonu, sağlıklı yetişkinleri ve gebeleri etkilemiştir. Ciddi pnömoni ve YBÜ ihtiyacı nedeniyle hastanelere başvuru ve yatış oranları artmış, altta yatan hastalığı bulunanlarda ciddi seyir ve ölüm gözlenmiştir. Bu nedenle riskli grupların aşılanması ve toplumun, bulaş zincirini kıracak el yıkama gibi basit önlemler açısından bilinçlendirilmesi gereklidir. |
[ English ] [ Tam Metin ] [ PDF ] |
[ Ana Sayfa | Editörler | Danışma Kurulu | Dergi Hakkında | İçindekiler | Arşiv | Yayın Arama | Yazarlara Bilgi | E-Posta ] |