Zehirlenmeler önemli bir halk sağlığı sorunudur ve hastaneye kabulün sık nedenlerinden biridir
1 . Yapılan çalışmalarda intihar amacı ile oluşan zehirlenme vakalarının daha ön planda olduğu (%82,7-%92,2) belirlenmiştir. Çalışmamızda da zehirlenmelerin %84 oranla diğer çalışmalara benzer şekilde intihar amaçlı olduğu saptanmıştır
1,9,10.
Bu hastaların profillerinde ve belirlenen ajan çeşitliliğinde etkili olan sadece sosyoekonomik durum, inanç, kültürel statü farklılığı değil; ülkeler arası farklılıklardan dolayı bazı ajanlara kolay ulaşılması da etkili olmaktadır 11. Literatürde de zehirlenmeye en fazla neden olan etkenin ilaçlar (%45-66) olduğu bildirilmektedir 12-14. Bu vakaların çoğunluğu birden fazla ilaç alımı ile gerçekleşmiş ve yapılan çalışmalarda çoklu ilaç kullanım oranı %64,9 (5), %53,5 15 olarak verilmiştir. Bu çalışmada da literatür ile uyumlu olarak en sık zehirlenme etkeni olarak %80 oranında ilaçlar tespit edilmiş ve %52,4 oranında birden fazla ilaç alımı saptanmıştır. Zehirlenme sebebi ilaçlar arasında en sık antidepresanlar ve analjezikler belirlenmiştir 5,9,16. Yapılan çalışmalara benzer olarak çalışmamızda da %21,4 oranında antidepresanlar, %14,5 oranında ise analjezikler tespit edilmiştir.
Pestisitlere bağlı gelişen zehirlenme vakalarının oranı yapılan bir çalışmada 17 %19,2 olarak saptanmışken, organofosfat nedenli gelişen olguların oranları ise %3,2 ve %14,5 gibi farklı oranlarda gösterilmiştir 18,19. Çalışmamızda ise % 3,7 oranında olduğu belirlenmiştir.
İlaç dışı zehirlenme etkeni olan mantarların insanlar tarafından gıda olarak kullanımına bağlı olarak gelişen, genellikle intihar amaçlı olmayan bu zehirlenmeler yaptığımız çalışmada 11 olguda (%5,9) gözlenmiş olup, bu vakalar Mayıs ve Haziran aylarında tespit edilmiştir. Takip ve tedavileri süresince bu vakalardan sadece birinin karaciğer transplantasyonu yapılabilen bir merkeze sevki gerçekleşmiştir. Literatürde ise mantar zehirlenmeleri bazı çalışmalarda ilkbaharda, Mayıs ve Haziran aylarında tespit edilmiştir 20,21. Zehirlenme nedeni olarak mantarlar konusunda yapılmış bir çalışmada 18 %3,3 oranında olduğu, başka bir çalışmada 21 26 hastanın olduğu ve 1 ölüm vakası geliştiği belirtilmişken, bir diğer çalışmada 22 ise 4 olgudan 2’sinin ileri merkeze sevki yapıldığı tespit edilmiştir.
Alkol, toplumun özelliğine ve tüketiminin yaygınlığına bağlı olarak farklı bölgelerde farklı oranlarda zehirlenmelere yol açabilmektedir. Alkole bağlı zehirlenmeler yapılan çalışmalarda yabancı ülkelerde daha yüksek oranda (%39-41) tespit edilmişken, ülkemizde yapılmış bir çalışmada (%3,9) ise bizim yaptığımız çalışmayla (%3,7) benzerdir 16,23,24.
Zehirlenme nedeniyle hastaneye başvuran hastaların takip ve tedavileri için yoğun bakım ünitelerine ihtiyaç duyulmakta ve bu olguların hastaneye erken başvuruları da prognozları üzerinde önemli bir yere sahip olmaktadır. YBÜ’ne alınan bu olguların yaş ortalaması ve cinsiyetleri incelendiğinde yapılmış bazı çalışmalarda çoğunlukla kadın cinsiyetin yüksek olduğu (%70,4), yaş ortalamasının 27,4-39,7 yıl ve çoğunlukla 17-40 yaş grubunda olduğu gösterilmiş olup, çalışmamızda da yaş ortalaması 33,1 ±14,4 yıl ve %32,6 erkek, %67,4 oranında kadın cinsiyetin olduğu, yaş aralığının ise çoğunlukla 18-35 yaş grubunda oldukları tespit edilmiştir 5,12,25,26. Hastaneye geliş süreleri açısından bazı çalışmada olguların %39,3-58,3’ünün hastaneye 2 saat içinde başvurdukları tespit edilmiştir 27. Bizim çalışmamızda da vakaların %50,8’i hastaneye 2 saat içerisinde, %8’ide 4 saat ve üzeri sürede başvuru yaptıkları tespit edilmiştir. Ayrıca erken başvuruları yapılan bu hastaların tedavisinde önemli bir yere sahip olan aktif kömür uygulaması bir çalışmada hastaların %64,4’üne verildiği belirlenmişken, sunulan çalışmada da hastaların %70,6’sına aktif kömür verildiği tespit edilmiştir 14.
Zehirlenme olgularının mevsimsel ve aylara göre dağılımında çoğunlukla hastaların ilkbahar ve yaz aylarında (%55,5) olduğu belirtilmiştir 1. Aylara göre ise bir çalışmada Nisan ve Mayıs 20 ayında daha sık olduğu gösterilmiştir. Bu çalışmada da benzer şekilde ilkbahar, yaz mevsimi ve Mayıs ayında en fazla zehirlenme olgularına rastlanmıştır.
Zehirlenme vakalarının klinik seyri alınan ajana ve dozuna bağlı olarak değişebileceğinden dolayı yoğun bakımda kalış süreleri de etkilenmektedir. Bu vakaların hastanede kalış süreleri bazı çalışmalarda 0,7-3,56 gün gibi farklı oranlarda belirlenmişken, 48 saatten fazla kalan hasta sayısıda bir çalışmada %12 olarak belirlenmiştir 5,23,27,28. Bu çalışmada hastaların yoğun bakımda kalış süreleri 0-48 saat arasında %80,2 oranında olduğu tespit edilmiştir. Yoğun bakım tedavisi biten hastaların devir, sevk ve taburculuk durumları Avustralya’da yapılan bir çalışmada yoğun bakımdaki zehirlenme olgularının %74’ü taburcu edilirken, %18’i psikiyatri servisine yatırılmış, Birleşik Krallık’ta yapılan bir çalışmada ise %12’si eve, %10’u ise psikiyatriye gönderilmiştir 10,23. Türkiye’de ise yapılan bir çalışmada 29, takip tedavisi yapılan 165 zehirlenme vakasından 159 olgu şifa ile taburcu olurken (%96,4), 6 olgunun exitus olduğu tespit edilmiş, başka bir çalışmada ise 20 yoğun bakımda izlemi yapılan 109 zehirlenme vakasının 107’si taburcu olmuş (%98,1), 1’i başka bir yoğun bakım ünitesine sevk edilmiş, 1 hastanında tedavi sırasında exitus olduğu tespit edilmiştir. Çalışmamızda yoğun bakımda takip ettiğimiz olgular arasından %31,6’sı tedaviyi reddetmiş, %33,7’si taburcu olmuş, %32,1’inin servise yatışı yapılmış, %1,6’sı sevk edilmiş, %0,5’i yatışı kabul etmemiş ve %0,5’i exitus olmuştur. Bu olguların mortalite oranları bazı yabancı kaynaklarda %1,5-3 oranında, ülkemizde yapılmış bazı çalışmalarda ise %0,3-0,92 oranında tespit edilmiştir. Çalışmamızda da mortalite oranı %0,5 olarak saptanmıştır 5,10,20,23,25,29.
Sonuç olarak zehirlenme vakalarının çoğunlukla kadın ve genç yaş grubundaki hastalardan oluştuğu, intihar nedenli alımın yüksek oranda tespit edildiği ve olgularda özellikle ilaca bağlı (birden fazla ilaç) zehirlenmelerin en sık olarak görüldüğü tespit edildi. Mantar zehirlenmelerinin daha çok ileri yaş grubunda ve yanlışlıkla alındığı saptandı. Zehirlenme olgularının prognozları üzerinde alınan ajanın cinsi ve miktarının önemli olduğu sonucuna varıldı.