Uterin prolapsus Gebelikte nadir görülen bir durum
olup, insidansı 10.000-15.000 doğumda 1 dir
1.
Uterin proplapsusun esas nedeni mackenrodt veya
kardinal bağlar gibi uterusun destekleyici bağlarının
yetersizliğidir
4. Birden fazla vajinal doğum yapmış
olmak, doğum esnasında forceps veya vakum kullanılması
prolapsus için önemli risk faktörleridir. Diğer
predispozan faktörler arasında obezite, kollajen doko
hastalığı, kronik öksürük, etnik köken ve aile öyküsü
sayılabilir
5.
Uterin prolapsus herhangi bir komplikasyon olmaksızın
ikinci trimester sonlarında kendiliğinden düzelebilir
6. Bizim vakalarımızda da ikinci trimesterda sırasıyla
27, 26 ve 25. haftalarda prolapsusun gerilediğini
gördük.
Literatürde tanımlanan mevcut tedavi seçenekleri;
konservatif tedavi, vajinal pesser uygulaması, laparoskopik
uterin süspansiyon ve sezaryen sonrası abdominal
sakrokolpopeksidir 4,7. 1949 yılında Klawans
7, uterin prolapsusu olan bir hastada Smith-
Hodge pesserinin sürekli kullanımını tavsiye etmiştir.
Vajinal pesserler kolay erişilebilir ve uygulanabilir
olmalarının yanında; vajinal akıntı, koku, mukozal
erozyon, vajinada abrazyonlar ve idrar retansiyonu
yaygın komplikasyonları arasındadır 8. Bizim pesser
uyguladığımız birinci ve ikinci olgumuz idrar retansiyonu
ve pelvik ağrı nedeniyle tedaviyi sadece 2 ve
7 gün tolere edebildi.
Daha önce çalışmalarda da etkinliği bildirilen konservatif
tedavi jinekolojik hijyeni ve hafif Trendelenburg pozisyonunda yatak istirahatini içermektedir 4,9. Konservatif tedavi başarısız olduğunda veya uzun
süreli yatak istirahati mümkün olmadığı durumlarda
deneyimli hekimlerce yapılacak laparoskopik uterin
süspansiyonu başka bir tedavi seçeneğidir 10. Bizim
hastalarımız sakrohisteropeksi ve serklaj gibi operatif
seçenekleri reddettikleri için süreçleri konservatif tedavi
ile yönettik.
Uterin prolapsusa bağlı olarak servikste kuruluk ve
ülserasyon gelişebilir. Bu durum pesser uygulamasıyla
önlenebilir. Çalışmamızda pesserin başarısız olduğu
durumlarda dexpantenol kremin servikal ödemi
azalttığını gözledik.
Gebelikte uterin prolapsusu olan kadınlar, sefalopelvik
uyumsuzlukları veya fetal endikasyonlar yoksa vajinal
doğum yapabilir; ancak uterin prolapsusun distosiye
neden olabileceği akılda tutulmalıdır 11. Ayrıca prolapsus
nedeniyle oluşan skar ve ödeme bağlı olarak,
doğum esnasında servikal laserasyonlar oluşabilir.
Topikal magnezyum solüsyonları servikal distosiyi
önlemek için kullanılabilir 6. Bizim birinci olgumuzda
distosi görüldü ve doğum sezaryen ile sonlandırıldı.
Biz bu olgumuzda magnezyum solüsyonu kullanmadık.
Uterin prolapsus gebelik öncesi ve sonrasında da çeşitli
komplikasyonlara neden olabilir. Antepartum komplikasyonları
arasında erken doğum, idrar yolu enfeksiyonu,
akut idrar retansiyonu ve hatta anne ölümü
bulunur. Başlıca intrapartum komplikasyonlar servikal
laserasyon, uterin rüptür, fetal ölüm ve maternal morbidite
ile uterus alt segmentte yetersiz servikal dilatasyondur.
Puerperal enfeksiyona bağlı postpartum
kanama ve uterin hassasiyet postpartum pelvik organ
prolapsusunun yaygın sonuçlarıdır 11. Bizim hastalarımızın
hiçbirinde doğum sonu kanama, servikal
laserasyon, puerperal enfeksiyon veya fetal veya maternal
morbidite gelişmedi.
Sonuç olarak uterin prolapsus gebelikte nadir görülen
bir durum olup, bulgularımız ışığında tedavinin bireysel
olarak değerlendirilmesi gerektiğini düşünmekteyiz.
Hidroksiprogesteron kaproat ve dekspantenol krem ile
konservatif tedavi, etkili bir tedavi seçeneği olabilir.
Ayrıca vajinal pesserin, bu tedaviyi tolere edebilen
hastalarda servikal serklaja basit, invazif olmayan bir
alternatif olduğunu düşünüyoruz.