Çalışmada DAÜ’lü olan 26 hasta, ÜDH’lı 34 hasta ve 30 sağlıklı kontrol karşılaştırıldı. DAÜ olanların yaş ortalaması 61,8±1,5, ülsersiz olanların yaş ortalaması 54,6±1,9, sağlıklı kontrollerin yaş ortalaması ise 47,1±9,9’ du. 65 yaş üzerinde diyabetik ayak ülseri görülme oranı daha yüksek saptanmış olup bu ilişki istatistiksel olarak anlamlıydı (p <0,001).
DAÜ’lü olanlarda vücuttaki yağ oranı (%27,4) ve miktarı (23,2 kg) ÜDH’lı olanlara (%33,9-29,6 kg) ve kontrol grubuna (22,3-16,8) göre daha düşüktü (p <0,001). Ayrıca ÜDH’lı hastaların kontrol grubuna (% 22,3-16,8 kg) göre yağ oran ve miktarının istatistiksel olarak anlamlı şekilde yüksek olduğu saptandı (p <0,001) (Tablo 2).
Çalışma grupları antropometrik ölçümlere göre değerlendirildiğinde DAÜ’lü hastaların VKİ, bel çevresi, kalça çevresi ölçümlerinin ÜDH’lı hastalara göre daha düşük olduğu ancak bu farkın istatistiksel olarak anlamlı olmadığı görüldü. Çalışmaya katılan diyabeti olan hastaların VKİ, bel çevresi ve kalça çevresi ölçümlerinin sağlıklı kontrollere göre istatistiksel olarak anlamlı şekilde yüksek olduğu saptandı. DAÜ’lü hastaların boyun çevresi ölçümlerinin diğer gruplara göre daha yüksek olduğu ve bu farkın istatistiksel olarak anlamlı olduğu bulundu (Tablo 2).
DAÜ olan hastalarda total kolesterol, LDL ve HDL kolesterol düzeyleri, hem ülsersiz hastalardan hem de sağlıklı kontrollerden düşük olup bu fark, istatistiksel olarak anlamlıydı (Tablo 3).
Ayrıca albümin düzeyleri, DAÜ olanlarda (3,5± 0,4) mg/dl, olmayanlarda (4,1± 0,3) mg/dl olup albümin düzeyinin diyabetik ayak ülserli hastalarda istatistiksel olarak anlamlı derecede düşük olduğu saptandı (p <0,001).
Diyabet süresi arttıkça DAÜ görülme oranının arttığı saptandı. Diyabetin kronik komplikasyonlarından olan nöropati, DAÜ hastaların hepsinde mevcutken diğer bir kronik komplikasyon olan retinopati, ülserli hastaların %73’ünde mevcuttu (Tablo 4).
Ayrıca üre düzeyleri açısından karşılaştırıldığında, gruplar arasında anlamlı farkın olduğu (p =0.001) ve DAÜ’lü hastaların üre düzeyinin (45,3±16 mg/dl), ülsersiz hastalar (37,4±22 mg/dl) ve sağlıklı kontrollere (27,8±6,5 mg/dl) göre daha yüksek olup kontrol grubu ile olan farkın istatistiksel olarak anlamlı olduğu saptandı (p =0,001).
DAÜ olan hastalar, ülser şiddetini belirleyen Wagner sınıflamasına göre değerlendirildiğinde VKİ (p =0,452), bel çevresi (p =0,848) ve kalça çevresi (p =0,614) azaldıkça Wagner skorunun arttığı gözlendi. Hastaların kolesterol (p =0,033), HDL (p =0,035), LDL (p =0,056) ve albumin (p <0,001) düzeyleri düştükçe tanı anındaki Wagner evresinin daha yüksek olduğu saptandı.