GİB ölçümünde en sıklıkla kullanılan yöntemler indentasyon (çökertme), aplanasyon (düzleştirme) ve non-kontakt (temassız) tonometridir. Bu yöntemlerin her birinde ölçüm prensipleri farklıdır. İndentasyon tonometrisinin prototipi SCH tonometresidir. Cihazın ortasında korneada çökertme oluşturacak metalik bir mil bulunur. Tonometre tabanı korneaya kendi ağırlığınca bırakıldığında ortasındaki mil korneaya çökertme basıncı uygular. Bu yöntemin en büyük hata kaynağı oküler rijidite değişiklikleridir. Ölçüm tabloları sabit bir oküler rijidite sabiti kullanılarak hazırlandığından yüksek oküler rijiditeli durumlarda (yüksek hipermetropi, nanoftalmi gibi) GİB hatalı olarak yüksek, düşük rijiditeli durumlarda (yüksek miyopi, miyotik tedavisi, retina dekolman cerrahisi, göz içine gaz verilmesi gibi) ise hatalı olarak düşük tespit edilir
5,6. Aplanasyon tonometrisinde en sık kullanılan tonometre Goldmann aplanasyon tonometresidir. Bu yöntemle sabit bir alanı düzleştirmek için gerekli kuvvet ölçülür. Goldmann aplanasyon tonometresinin ölçümlerinde korneaya uygulanan kuvvet oküler rigiditeden fazla etkilenmez. Ancak kornea kalınlığı sonuç üzerinde etkilidir. İnce kornealarda hatalı olarak düşük, kalın kornealarda ise hatalı olarak yüksek GİB değerleri elde edilebilir
7,8. Bariz kornea astigmatizmaları ölçüm sonuçlarının etkilenmesine yol açar
9. Tüm temaslı ölçüm yöntemlerinde olduğu gibi SCH ve GAT’nin en büyük dezavantajlarından biri enfeksiyon geçiş riskidir. Epidemik konjonktivit, hepatit, AIDS gibi tehlikeli hastalıkların bulaşmasına neden olabilir. NKT ise göze temas etmeksizin GİB ölçer. Korneaya sistem tarafından bir hava yastığı püskürtülerek kornea düzleştirilir. Göz içindeki basıncın etkisi ile eski haline dönen kornea kurvatür değişiklikleri cihaz içi bilgisayar sistemleri tarafından hesaplanarak GİB mmHg olarak ölçülür. Kitle taramalarında kullanılabilmeleri, hekim olmayan personelin de kullanabilmesi, hasta gözüne temas olmaması, hastalar arasında enfeksiyon bulaştırma riskinin olmaması bu yöntemin avantajlarıdır. Ancak yapılan çalışmalarda NKT’nin yüksek GİB’li, kötü fiksasyonlu ve anormal kornealı olgularda daha az güvenilir bir teknik olduğu belirtilmiştir
10,11.
Çalışmamızda NKT ile yapılan ölçümleri GAT ve SCH’den anlamlı derecede yüksek, GAT ile SCH ölçümlerini ise benzer olarak tespit ettik.
GİB değerleri normal sınırlarda olan olgularda GAT ve NKT ölçümleri istatistiksel olarak benzer saptandığının bildirildiği yayınlar vardır 12,13. Akman ve ark. normal GİB olan olgularda XPERT NKT ve GAT ile yapılan ölçümlerde benzer sonuçlar bulmuşlar ve XPERT NKT’yi tarama testi olarak önerirken yüksek değerlerin GAT ile doğrulanmasını önermişlerdir 11.
Kapran ve ark. yaptıkları çalışmada gerek yüksek GİB olanlarda gerekse de normal sınırlarda GİB olanlarda GAT, Reichert XPERT NKT ve Keler Pulsair NKT ölçüm sonuçlarını karşılaştırmışlar, GAT ile Keler Pulsair NKT sonuçlarını benzer bulurken bunları Reichert XPERT NKT sonuçlarından anlamlı derecede yüksek tespit etmişlerdir 14.
Arıcı ve ark. pediatrik yaş grubunda yaptıkları çalışmada Pulsair NKT ve GAT ölçüm sonuçlarını benzer olarak bulmuşlardır ve pediatrik yaş grubunda GİB’nı ölçmede Pulsair NKT’nin kullanılabilir ve güvenli bir yöntem olduğu bildirmişlerdir 15.
Güler ve ark. Nidek NT-3000 NKT’nin GAT ile uyumlu olduğunu saptamışlar ve NKT’nin kolay tekrarlanabilen, güvenilir bir yöntem olduğunu belirtmişlerdir 16.
Biz çalışmamız sonucunda GİB değerleri normal sınırlarda olanlarda NKT ile yapılan ölçümleri GAT ve SCH yöntemlerine göre anlamlı derecede yüksek olarak tespit ettik. NKT’yi hızlı, kolay, hastalar arasında enfeksiyon bulaştırma riski olmadan ölçüm yapılabilmesi, ve ölçüm için hekim gereksinimi olmamasından dolayı özellikle tarama testi olarak önermekteyiz. NKT ile yüksek ölçülen değerlerin diğer yöntemlerle teyit edilmesi gerektiği, düşük değerlerin ise başka bir bulgu söz konusu değilse güvenilir kabul edilebileceği görüşündeyiz.