Araştırmada halen sigara içenler; ilköğretim okullarında %3,1; liselerde %16,1'dir. Çeşitli illerde lise öğrencilerinde yapılan araştırmalarda da çok yakın yüzdeler bulunmuştur
4,17-19. Demirhan tarafından Denizli ilinde yapılan çalışmada lise ve ilköğretim öğrencilerinde benzer değerler bulunmuştur
20. Yaşam boyu en az bir kez sigarayı deneyenlerin prevalansı ilköğretim okullarında %10,9; liselerde %27,6'dır. Ülke genelinde yapılan araştırmada öğrencilerin %29,3'ü sigara içmeyi denediğini belirtmiştir
2. Bu değerler, araştırmada lise öğrencilerindeki deneme prevalansına yakın, fakat daha yüksektir. Bunun nedeni Küresel Gençlik ve Tütün Araştırması'nın, Türkiye genelinde ve büyük şehirleri de kapsayacak şekilde yapılması olabilir. Gençlerin sigarayı denemesi önlenebilirse zamanla bağımlı hale dönüşmeyeceklerdir.
Öğrenciler en çok sigara içme nedeni olarak; sıkıntı-stres, özenti ve arkadaş etkisini belirtmişlerdir. İzmir'de lise öğrencilerinde ve Elazığ'da ilköğretim öğrencilerinde yapılan araştırmalarda benzer sonuçlar çıkmıştır 5,18. Çelik P. ve ark.'nın Manisa'da; Göksel T. ve ark.'nın İzmir'de yaptıkları çalışmada ise; öğrenciler en çok merak ve özenti nedeniyle sigaraya başladıklarını belirtmişlerdir 4,6.
Araştırmaya göre öğrencilerin büyük çoğunluğu market ve bakkaldan sigara alırken herhangi bir zorlukla karşılaşmamaktadır. Türkiye'de farklı illerde yapılan çalışmalarda da sonuç aynı çıkmıştır 18,19,21. Tüm ülkede on sekiz yaş altındaki gençlere sigara satılmasının önlenmesi için daha sıkı denetimlerin yapılmasıyla bu sorun önlenebilir.
Öğrencilerin içtikleri sigara türü sorulduğunda, yarıdan çoğunun tercihinin yabancı sigaralar olduğu bulunmuştur. Türkiye'de bu yaş grubunda yapılan çalışmalarda gençlerin ilk tercihi yabancı sigaralar ve ithal tütün karıştırılmış sigaralar olmuştur 6,21. Yabancı sigaraların içiminin rahat olması, gençlerin sigaraya başlamasını ve içmesini artırmaktadır. Tütün ithalatının serbest bırakılması, yabancı sigara şirketlerinin Türkiye'de fabrika kurmasına izin verilmesiyle yabancı sigara tüketimi artmıştır.
Sigara kullanımının sağlık üzerine olumsuz etkileri yaklaşık yarım yüzyıldan beri bilinmektedir. Sigaraya başlamayı ya da içmeyi sürdürmeyi önlemeye yönelik çalışmalara ve sigara kullanımının sağlık üzerine olumsuz etkileri ile ilgili çok kuvvetli kanıtlara rağmen, sigara salgını artarak sürmektedir 21,22.
Bu çalışmada verilen eğitimle öğrencilerin sigara ile ilgili bilgi düzeyleri çok belirgin ölçüde artmıştır (p<0,000). Ancak sigara içme sıklığı bakımından araştırma ve kontrol grupları arasında önemli bir fark bulunmamıştır (p>0,05). İngiltere ve Amerika'da yapılan çeşitli araştırmalarda da benzer sonuçlar bulunmuştur 23-25. Dokuz araştırma (1156) ve üç kontrol (774 kişi) okulundaki öğrencilere birinci yıl sigarayla ilgili üç ders, bir ve ikinci yıl alkolle ilgili üç ders; üçüncü yıl mariuana ile ilgili üç ders verilmiştir. Sonuçta araştırma grubunda birinci yıl sonunda sigarayla ilgili, ikinci yıl sonunda sigara ve alkolle ilgili, üçüncü yıl sonunda sigara, alkol, mariuana ile ilgili bilgi artışı bulunmuştur. Araştırmanın sigara ile ilgili davranış değişikliği oluşturma etkisi bulunmamıştır 24.
Bir diğer çalışma da; İtalya'da 93-94 yıllarında orta öğretim öğrencilerine sigara içmeyi önlemeye yönelik bir kampanya yapılmıştır. Kampanyadan 3 yıl sonra kampanyaya katılmış öğrencilerden 896 kişi (araştırma grubu) ve kampanyaya katılmamış öğrencilerden 1828 kişi (kontrol grubu) sigara içme sıklığı bakımından karşılaştırılmıştır. Sonuçta üç yıl önce kampanyaya katılmış öğrencilerde sigara içme sıklığı %19,1 iken; katılmamışlarda bu oran %23,2'dir ve bu fark anlamlı çıkmıştır 26.
Sigara gibi zararlı maddelerin içilmesini önlemeye yönelik programlarda başarı ailenin de katılımıyla artmaktadır. Amerika'da 2000 yılında yapılan bir çalışmada 12-14 yaşında çocuğu olan 1,135 aile (yarısı araştırma, yarısı kontrol grubu) ile dokuz ay süren bir araştırmada araştırma grubundaki ailelere dört adet kitapçık postalanmış ve ardından sağlık eğitmenlerince telefon görüşmeleri yapılmıştır. Kontrol grubunun takip görüşmelerinde araştırma grubuna göre gençlerin hayat boyunca sigara tüketim oranları daha yüksek oranda bulunmuştur (OR: 1,36) 27.
Yapılan çalışmalar gençlerde sigara kullanımında sosyal öğrenmenin rolünü göstermektedir. Anne, baba ya da kardeşlerin sigara içimi; öğrencilerin sevdikleri öğretmen ve ustalarının, örnek aldıkları kişilerin sigara içmeleri, öğrencilerin sigara içmesinde özendirici rol oynamaktadır28,29. Uygulamaya başlanan 5727 sayılı kanuna göre okullarda bina içinde ve bahçesinde sigara içilmesi yasaklanmıştır 30. Bu uygulamanın gençlerde sigara içimini düşürmesi beklenmektedir. Fakat ne yazık ki ev içinde aile bireylerinin sigara içimini engelleyecek bir yasa mümkün değildir. Türkiye genelinde yapılan araştırmada, her on öğrenciden dokuzu evde kendileriyle aynı ortamda sigara içen kişilerin olduğunu belirtmiştir 2. Araştırmada ailelere el broşürü gönderilerek, bilgilendirilmelerine çalışılmıştır. Okulda öğretmenlere sigaranın zararları, bırakma yolları, Türkiye'deki sigara salgınının nedenleri ile ilgili bilgilendirme toplantısı yapılmış ve okul panolarına sigara karşıtı afişler asılmıştır. Fakat okullarda tam anlamıyla istenen ortam değişiklikleri sağlanamamıştır. Sadece öğrencilere sigaranın zararlarıyla ilgili bilgi vermek gençlerde istenen davranış değişikliğini sağlayamamıştır. Aynı zamanda okul ve ev ortamında da sigarasız ve sigara karşıtı bir çevresel değişiklik sağlanabilseydi, etkinlik daha yüksek olabilirdi.
Ailenin katılımının sağlandığı 1014 adolesan'da yapılan bir çalışmada da, kontrol grubundaki deneklerin araştırma grubundakilere oranla bir buçuk kat fazla sigara içme eğilimi gösterdiği bulunmuştur (OR: 1,59 p=0,008). Bu çalışmada, yoğun aile denetim ve desteği sonucu araştırma grubunda daha düşük sigara kullanım oranları ortaya çıkmıştır27. Ebeveyn sigara kullanım oranındaki düşüş ve artan ebeveyn çocuk ilişkisi de gençlerin sigaraya yönelimini azaltmada etkili olabilir 31,32.
Araştırmalar, gençlerin sigarayı bırakmak istemesine rağmen yetişkinler gibi bu konuda zorlandıklarını göstermektedir 4,6,12. 0n-onsekiz yaş arası genç içicilerin çoğu nikotine bağımlı durumdadır ve bırakmayı istemesine rağmen bırakamadığını beyan etmektedir. Bu kişiler bırakma denemelerini izleyen dönemde yeniden başlama oranları ve tanımladıkları yoksunluk belirtileri yönünden erişkin bağımlılara benzerler 6-9. Bu nedenle sigaradan koruyucu programların daha bağımlılık gelişmeden uygulanması faydalı olabilir
Genç insanlara, medya tarafından da sigara içilmeyen yaşam biçimlerinin empoze edilmesi, gençleri sigaradan uzak tutmada etkili olabilir 25,33. Müdahalenin etkili olabilmesi için, sadece sigarayla ilgili bilgi düzeyindeki artış yeterli olmamaktadır; ayrıca toplumun her sektörünün, ailelerin ve okul personelinin birlikte çalışması gerekmektedir. Başarı toplumsal değişimle gerçekleşebilir.
TEŞEKKÜR
Araştırma sırasında ve eğitim materyallerinin sağlanmasında verdiği destekten ötürü Cumhuriyet Üniversitesi Aile Hekimliği A.B.D Başkanı Sayın Prof. Dr. Erol Sezer'e teşekkür ederiz.