Elektrik hayatımızın vazgeçilmez bir parçasıdır. Hem yetişkinler hem de çocuklarda meydana gelen tüm yaralanmaların yaklaşık %3-4'ü elektrik yaralanmaları sonucu meydana gelmektedir. Elektrik yaralanmaları tahmini olarak yılda 1.000 ölüme ve yaklaşık 3.000 acil servise başvurusuna neden olmaktadır. Elektrik yaralanması gelişmekte olan ülkelerde daha yaygın olmakla birlikte, gelişmiş ülkelerde de önemli bir sağlık sorunudur
7. Yıllık elektrik yaralanma oranı Kosova'da %17.5, ABD'de %3, Çin'de %3-5 ve Avrupa'da %3'tür
8. Türkiye'den yapılan bir araştırmada dünya ortalamasından daha yüksek olan %15 elektrik yaralanma oranı bildirilmiştir
9. Bizim çalışmamızda 4 yılda 178 elektrik yaralanması olmuştur. Yaralanmaların %10’u 5 yaş altında, %70’i yetişkinlerde olmuştur. Erkeklerde meydana gelen yaralanmaların %25.1’i iş yerinde olmuştur. Yaralanmalarda ölüm oranı %5.1, komplikasyon gelişme oranı %3.9’dur. Yaralanmaların %20.2’si yüksek voltajlı elektrik yaralanmasıdır. Yüksek voltajlı yaralanmalarda ölüm riski 9.2 kat, yanık gelişme riski 20 kat daha yüksektir. Eskaratomi, fasyotomi ve ampütasyon tedavileri yüksek voltajlı yaralanmalarda daha çok uygulanmıştır.
Shih ve arkadaşları 10 tarafından yapılan çalışmada yüksek voltajlı ve düşük voltajlı yaralanmalar karşılaştırılmıştır. Beşbindörtyüzseksenbeş hastanın %18’i düşük, %38’i yüksek voltajlı yaralanma geçirmiştir. Düşük voltajlı yaralanmalarda ölüm oranı %2.6, yüksek voltajlı yaralanmalarda %5.2 olarak belirtilmiştir. Yaralanmaların yaklaşık %90’ı erkelerde ve %82’si işyerlerinde olmuştur. Elektrik yaralanmasına bağlı gelişen bilinç kaybı, travmatik beyin hasarı, fraktür, intraabdominal yaralanma, nöropati ve diğer komplikasyonlar yüksek voltajlı elektrik yaralanmalarında daha yüksek olarak bulunmuştur. Aynı şekilde eskaratomi, fasyatomi ve ampütasyon uygulamalarının yüksek voltajlı yaralanmalarda daha fazla olduğu ifade edilmiştir.
Lipovy ve ark. 11 tarafından 11 yıllık verilerin analiz edildiği çalışmada, 11 yılda bütün yaş gruplarında 58 yüksek voltajlı elektrik yaralanması olmuştur. Yaralanmaların %96’sı erkeklerde olmuştur. Bu periyotta meydana gelen ciddi yanıkların %5.63’ü yüksek voltajlı elektrik yaralanması sonucu oluşmuştur. Yaralanmaların %62’si işle ilgilidir ve 30 hastada ampütasyon uygulanmıştır. Mortalite oranı %15’dir. Gille ve ark.’nın 12 18 yıllık sürede elektrik yaralanmalarını incelediği çalışmada 162 hasta değerlendirilmiştir. Vakaların %50.6’sı yüksek voltajlı yaralanmadır. Yüksek voltajlı elektrik yaralanması olan hastalar daha genç, önemli ölçüde daha yüksek morbidite ve mortaliteye sahiptir ve düşük voltajlı yaralanma hastalarına göre daha kapsamlı yanık cerrahisi ve yanık yoğun bakımı gerektirmektedir. Yüksek voltajlı yaralanması olan hastalarda cerrahi müdahaleler, ampütasyon, flep cerrahisi daha çok uygulanmış ve hastane yatış süreleri daha uzun olarak bulunmuştur. 13.
Özellikle yüksek voltajlı yaralanmalarda, serum miyoglobin ve CK gibi rabdomiyoliz belirteçleri, yaralanma şiddeti, ampütasyon oranı ve mortalite ile ilişkilendirilmiştir 13,14. Bizim çalışmamızda da CK yüksekliğinin mortalite riskini artırdığı bulunmuştur. Boyd ve arkadaşları 15 tarafından yapılan çalışmada da yüksek voltajlı yaralanması olan hastaların CK seviyelerinin daha yüksek olduğu bulunmuştur. Ayrıca fasyatomi, eskaratomi ve ampütasyon uygulanan hastaların tamamının yüksek voltajlı yaralanmalı hastalar olduğu görülmektedir. Jiang ve ark.’nın 16 yaptığı çalışmada da elektrik yanığı hastalarında ampütasyon oranı %3.8, ölüm hızı %0.8 olarak bulunmuştur. Orak ve ark. 17 tarafından yapılan çalışmada da serum CK seviyesinin üçüncü derece elektrik yanığı olan hastalarda daha yüksek olduğu, ölen hastalarda, fasyatomi ve eskaratomi uygulanan hastalarda anlamlı bir yükseklik olmadığı görülmüştür. Kopp ve ark.’nın 18 yaptığı çalışmada çok yüksek CK seviyeleri ile hastaların uzuv ampütasyonu ve mortalite riski arasında bir ilişki olduğunu ortaya konmuştur. Menon ve ark.’nın 19 yaptığı çalışmada serum CK seviyesi ile ölüm olasılığı arasında anlamlı ilişki bulunmuştur. Ahren-holz ve ark.’nın 20 yaptığı çalışmada serum CK seviyesi 400 U/L yüksek elektrik yaralanması olan kişilerde ampütasyon oranının önemli derecede fazla olduğu bulunmuştur. Brandao ve ark. 21 yaptığı çalışmada ise yüksek voltajlı elektrik yaralanması olan hastalarda serum CK seviyelerinin daha yüksek olduğu ve bu hastalarda fasiyatomi, eskaratomi ve ampütasyon oranlarının daha fazla olduğu bulunmuştur. Saraçoğlu ve arkadaşları 22 tarafından yapılan çalışmada ise ölen hastaların CK seviyelerinin daha yüksek olduğu bulunmuştur. Özdel ve ark.’nın 23 pediatrik yaralanmalarda yaptığı çalışmada da CK seviyelerinin yüksek voltajlı yaralanmalarda önemli olarak arttığı bulunmuştur. Bizim çalışmamızda da bu çalışmaları destekler şekilde yüksek voltajlı yaralanmalarda CK seviyelerinde anlamlı yükseklik bulunmuştur. Aynı zamanda yüksek CK seviyesinin ölüm riskini 1 kat artırdığı, eskaratomi, fasyatomi ve ampütasyona giden hastalarda CK seviyelerinin anlamlı olarak yükseldiği bulunmuştur. Bir başka bulgumuz da Laktat yüksekliği olan hastalarda ölüm riski 2 kat yüksektir ve eskaratomi, fasyatomi, ampütasyona giden hastalarda laktat seviyelerinin anlamlı olarak yükseldiği bulunmuştur.
Ferreiro ve ark. 24 tarafından yapılan çalışmada sekonder kranial ve respiratuar yaralanması olan elektrik yaralanması olan hastalarda mortalite %12 olarak bulunmuştur. Orak ve ark. 17 yaptığı çalışmada sekonder kranial ve respiratuar yaralanması olan hastalarda mortalite hızı %6.25 olarak bulunmuştur. Akbenorku ve ark. 25 tarafından yapılan çalışmada ise mortalite riskinin yüksek voltajlı yaralanmalarda ve daha yaşlı kişilerde olduğu bulunmuştur. Bizim çalışmamızda da kraniyal ve respiratuar komplikasyon gelişen hastalarda mortalite yaklaşık 3.4 kat daha fazla bulunmuştur.