Otuz bir yaşında erkek hasta iki gün önce ani gelişen
şiddetli baş ağrısı, idrar yapamama, bacaklarda ve
ayaklarda uyuşma ve yürüyememe nedeniyle acil servise
başvurmuştu. İki hafta öncesinde baş ağrısı, yaygın
vücut ağrısı, halsizlik, titreme ve 39.1°C ateşi olduğu
öğrenildi. Öyküsünde iki yıldır ateş yükselmeleri,
halsizlik, tekrarlayan oral ülserler olduğu öğrenildi.
Özgeçmişinde herhangi bir enfeksiyon ve aşı öyküsü olmadığı, 13 yıl yoğun sigara içme ve birkaç kez
kanabinoid kullanımı öyküsü olduğu ve 6 aydır zorunlu
askeri eğitim aldığı öğrenildi.
Soy geçmişinde Behçet hastalığı veya otoimmün
bir hastalık öyküsü verilmedi. Fizik muayenede; ateş
38.7°C, kan basıncı 115/70 mmHg, nabız 88/dk’ydı.
Oftalmolojik muayenede anormal bir bulgu izlenmedi.
Ağızda yanak ve dişetinde aftöz lezyon ve gövdede
birkaç erode püstüler lezyon vardı. Göğüs ve batın
muayenesi normal olarak değerlendirildi. Bütün eklemleri
normaldi. Skrotumda ülsere lezyon veya skar dokusu
bırakmış lezyona rastlanmadı. Paterji testi negatif
olarak değerlendirildi. Nörolojik muayenede bilinç
açık, konuşma doğaldı. Pupiller izokorik ve ışık refleksi
bilateral alınıyordu. Fasiyal asimetri yoktu, bilateral
üst ekstremitelerde kas güçleri tam, sağ alt ekstremitede
2/5, sol alt ekstremitede 3/5 kas gücü vardı. Taban
cildi refleksi bilateral dorsal fleksiyondu. Derin tendon
refleksleri bilateral artmış, karın cildi refleksi bilateral
alınamadı. Ense sertliği yoktu. Duyu muayenesinde
T10 düzeyi distalinde hipoestezi mevcuttu. Serebellar
testler doğaldı.
Tam kan sayımında beyaz küre sayısı 12330/ml
idi. Biyokimyasal incelemeler (AST, ALT, GGT, ALP,
üre, kreatinin, elektrolitler, kolesterol düzeyleri Trigliserit,
kreatin kinaz) tiroid fonksiyon testleri, vitamin
B12 düzeyi, HbA1c, tam idrar tetkiki ve dışkıda gizli
kan ve parazitler incelemesi normal olarak değerlendirildi.
Eritrosit sedimantasyon hızı 88 mm/h olarak
bulundu. Tüm kan ve vücut sıvıları kültürleri negatif
çıktı. ASO, CRP normal olarak değerlendirildi. Anti
HIV, Anti HCV ve HbsAg negatif geldi. Romatoid
faktör, vaskülit markerleri (ANA, AMA, ANTİ-SM,
ANTİ-TPO, P-ANCA, C-ANCA, Doku transglutaminaz
IgA, Doku transglutaminaz IgG, Anti Gliadin IgA,
Anti Gliadin IgG, Mide Parietal Hücre Antikoru, Anti
Kardiyolipin IgA, Anti Tg (Troglobulin), Anti Ds
DNA, Anti JO-1, Anti U1 RPN, Anti-SCL 70, Anti
Kardiyolipin- IgM, Anti Kardiyolipin- IgG, Anti insülin
antikor, Anti Sentromer, CCP, Anti Glomerül Bazal
Membran Antikoru), sifiliz seroloji testi (VDRL), Antiaquaporin
4 antikoru negatif olarak değerlendirildi.
Kranial MR görüntüleme yapıldı, serebellumda,
ponsta, mezansefalonda, sol talamusta, sentrum semiovalede,
korona radiatada, biparietalde T2FLAİR'de
intensite artışları görüldü ve yer yer difüzyon kısıtlanmaları
izlendi ve gadolinium sonrası kontrastlanma
izlendi. Pons orta kesim anteriorda T2 ağırlıklı kesitlerde
(T2A) belirgin intensite artışı izlendi (Şekil 1).
Servikal MR’da spinal kordda büyüğü C6 düzeyinde
8x5 mm boyutta silik sınırlı bir kısmı gadolinium sonrası
kontrastlanan T2A ve STIR'da intensite artışları
izlendi (Şekil 2). Torakal MR’da spinal kordda büyüğü
T7, T8 ve T9 düzeylerinde 55x6 mm boyutta olan,
gadolinium sonrası yer yer heterojen kontrastlanan,
T2A ve STIR'da intensite artışları izlendi (Şekil 3).
Lomber MR’da lezyon izlenmedi.
Büyütmek İçin Tıklayın |
Şekil 1: A: aksial kesitte sol serebellopontin köşede T2FLAİR’de
hiperintens lezyon, B: sagittal kesitte pons ve mezensefalonda
T2A’da hiperintens lezyon, C: kontrastlı sagittal kesitte ponsda
kontrast tutan hiperintens lezyonlar |
Büyütmek İçin Tıklayın |
Şekil 2: A: sagittal servikal kesitte T2FLAİR’de yaygın hiperintens
lezyon, B: kontrastlı kesitlerde yaygın kontrast tutan hiperintens
lezyonlar |
Büyütmek İçin Tıklayın |
Şekil 3: A: sagittal torakal kesitte T2FLAİR’de hiperintens lezyonlar,
B: kontrastlı kesitlerde heterojen kontrastlanma gösteren hiperintens
lezyonlar |
Beyin omurilik sıvısı incelemesinde açılış basıncı
15 cm H2O, BOS proteini 157 mg/dl, BOS glukozu 47
mg/dl (eş zamanlı kan glukozu 82 mg/dl) olarak saptandı.
Herpes simplex virüsü, Varisella Zoster virüsü,
Ebstain Barr Virüsü, Tüberküloz BOS kültürü ve polimeraz
zincir reaksiyonu negatif olarak değerlendirildi.
Hastaya ADEM tanısı ile yüksek doz metilprednizolon
(1000 mg/gün, 7 gün, iv) verildi. Tedavinin 4. gününden
itibaren alt ekstremite hareketlerinde iyileşme
gözlendi. Fizik tedavi ve rehabilitasyon programına
alındı. İdrar retansiyonu devam etmekteydi. Başvurudan
iki ay sonra kontrole çağrıldığında destekle yürüyebildiği
görüldü. Takibinin 3. yılında ağızda yanak ve
dişetinde aftöz lezyon ve gövdede birkaç erode püstüler
lezyonlar, skrotumda ülsere lezyon izlendi. Paterji testi
tekrarlandı, 4 mm ile pozitif olarak değerlendirildi.
Behçet hastalığı tanısı alan hasta takip edilmek üzere romatoloji kliniğine refere edildi. Romatoloji kliniği
takibinin 6. ayında karın ağrısı ve rektal kanama yakınması
olan hastaya yapılan kolonoskopi sonucu terminal
ileumda 2,5 cm çapında ülser, sigmoid kolonda 1
cm boyutunda polip saptandı (Şekil 4). İleumdan yapılan
biyopsi sonucu vaskülit ile uyumlu, polipektomi
sonucu adenomatoz polip olarak geldi. Hastaya sulfasalazin
2 gr/gün başlandı. Takiplerinde karın ağrısında
düzelme olmadı. Hastaya intestinal tutulumlu Behçet
hastalığına yönelik kolşisin, pentoksifilin başlandı.
Demiyelinizan hastalığı nedeniyle Anti-Tnf verilmedi.
Klinik durumunda düzelme olmaması üzerine talidomid
başlandı. Halen romatoloji bölümünde takibi ve
tedavisi devam etmektedir.
Büyütmek İçin Tıklayın |
Şekil 4: A: terminal ileumda ülsere ve kanamış lezyon, B: sigmoid
kolonda 1 cm boyutta polip |