Diş hekimliği uygulamalarında çevre ve çalışanlar için tehlike arz eden biyomedikal atıklar ortaya çıkar. Biyomedikal atıkların doğru yönetimi için hükümet, sivil toplum kuruluşları, sağlık tesisi ve sağlık personelinin birlikte hareket etmesi gerekmektedir
10. Literatür verilerinde özellikle gelişmekte olan ülkelerde biyomedikal atık yönetiminin ve sağlık çalışanlarının bilgi ve tutumlarının yetersiz olduğu bildirilmiştir
11-13.
Araştırmamızda diş hekimliği öğrencilerimizin 26 sorudan oluşan bilgi düzeyi anketimizde ortalama doğru sayısı 11.39 ve bilgi puan ortalamalarının 43.82 olduğu görülmüştür. Katılımcıların %45.5’inin ortalama bilgi puanının altında yani yetersiz bilgi düzeyine sahip olduğu görülmüştür. Elde ettiğimiz bulgular, öğrencilerimizin tıbbi atıklar hakkında bilgi düzeylerinin yetersiz olduğunu düşündürmüştür. Literatürde İran’da diş hekimliği öğrencilerinin biyomedikal atıklar ile ilgili bilgi düzeyinin değerlendirildiği ve 6 çalışmanın dahil edildiği bir sistematik derleme araştırmasında diş hekimliği öğrencilerinin bilgi düzeyi ortalama puanları en düşük 35.00 ila en yüksek 74.55 puan aralığında bildirilmiştir. İran’da yapılan bu 6 araştırmanın tamamında diş hekimliği öğrencilerinin bilgi düzeyinin düşük olduğu bildirilmiştir 14. Hindistan’da diş hekimliği öğrencilerinin biyomedikal atıklar hakkında ki bilgi, tutum ve davranışlarının araştırıldığı 6 araştırmanın incelendiği sistematik derleme çalışmasında öğrencilerin biyomedikal atıklar hakkında bilgi düzeyinin yetersiz olduğu bildirilmiştir 15. Literatürde ülkemizde diş hekimliği öğrencileri arasında yapılan benzer bir çalışmaya rastlanmamıştır Ülkemizde diş hekimliği kliniklerinde hekim ve diğer çalışanlar ile yapılan bir araştırmada biyomedikal atıklar hakkında bilgi puan ortalaması 69,0±10 olarak bildirilmiş ve ortalama puanın üzerinde puan alan katılımcılar yeterli bilgi düzeyine sahip oldukları ve bunlarında oranının katılımcıların %48.3’ünü oluşturduğu yani katılımcıların %51.7’sinin bilgi düzeyinin yetersiz olduğu bildirilmiştir (16). Elde ettiğimiz %43.82’lik yetersiz bilgi düzeyine sahip katılımcı oranı genel literatür bilgileri ile benzerlik göstermiştir.
Katılımcıların bilgi puanlarına etki eden sosyodemografik faktörleri incelediğimizde sadece daha önce tıbbi atıklar hakkında eğitim aldığını beyan eden grubun almayan gruptan istatistiksel olarak anlamlı düzeyde bilgi puanlarının yüksek olduğu görülmüştür. Literatürde daha önce alınan tıbbi atık eğitiminin tıbbi atık bilgi düzeyi üzerinde ki etkisini araştıran bir çalışmaya rastlanmamıştır. Araştırmamızda sadece katılımcılara daha önce tıbbi atık hakkında eğitim alıp almadıkları sorgulanmıştır. Daha önce tıbbi atıklar hakkında eğitim aldığını beyan edenlerde bilgi düzeyini yüksek saptamamızın beklenen bir bulgu olduğu düşünülebilir. Kumar et al 17 yaptığı araştırmada diş hekimliği öğrencilerinin öğrenim yılı arttıkça bilgi düzeylerinin arttığını, en yüksek bilgi puan ortalamasının son sınıf öğrencilerinde olduğunu bildirmişlerdir. Fakültede geçirilen yıl arttıkça daha fazla tıbbi atıklar hakkında bilgi ve eğitim alınmasının bu sonuca neden olabileceğini bildirmişlerdir. Araştırmamızda sınıflar arasında tıbbi atık bilgi puanı bakımından fark olmadığı bulunmuştur. Kumar et al 17 eğitim yılı arttıkça bilgi düzeyinin artması beklenir şeklinde ki bulguları elde ettiğimiz bulgular ile çelişkili bulunmuştur. Fakültemizin yeni kurulan bir fakülte olması ve her üç sınıfa devam eden öğrencilerin ilk kez tıbbi atık dersine katılmaları bu farklılığın sebebi olabileceğini düşündürmüştür.
Araştırmamızda katılımcıların %51.7’sinin tıbbi atıklar hakkında olumlu tutumlarının ve farkındalıklarının yetersiz olduğu saptanmıştır. Ranjan et al 18 diş hekimliği öğrencileri arasında yaptıkları araştırmada katılımcıların %44.1’inin tıbbi atık yönetimi açısından farkındalıklarının yetersiz olduğunu, tıbbi atıkların geri dönüşümü bakımından ise katılımcıların %60’ının yetersiz farkındalık ve tutum sergilediklerini bildirmişlerdir. Nepal’de diş hekimliği öğrencileri arasında yapılan araştırma katılımcıların %50.0’ının Nepal tıbbi atık yönetmeliği hakkında ki farkındalıklarının yetersiz olduğu bildirilmiştir 10. Elde ettiğimiz bulgular literatür verileri ile benzerlik göstermiştir ve öğrencilerimizin tıbbi atıklar konusunda farkındalıklarının yetersiz olduğunu düşündürmüştür.
Amalgam diş hekimliği pratiğinde çok sık kullanılan ve çevreye ciddi yan etkileri olan bir madde olarak bildirilmiştir. Amerikan Diş Hekimliği Birliği amalgamın zararlı etkilerini azaltmak için kapalı bir kapta saklanarak daha sonra geri dönüşüme gönderilmesini önermektedir 19. Araştırmamızda öğrencilerimizin %48.3’ünün amalgamın nasıl imha edileceği ve saklanacağını bilmediği saptanmıştır. Tippat et al 20 ve Ranjan et al 18 yaptığı 2 ayrı çalışmada katılımcıların amalgam hakkında ki bilgi ve farkındalık düzeylerinin yetersiz olduğunu bildirmişlerdir. Literatür verileri ve elde ettiğimiz bulgular diş hekimliği öğrencilerinin günlük pratiklerinde sıklıkla karşılaştıkları amalgam hakkında yeterli bilgi ve farkındalık düzeyine sahip olmadıkları saptanmıştır. Öğrencilerin pratik eğitimleri esnasında kullandıkları malzemelerin tehlikeleri hakkında bilgilendirilmeleri hem bilgi düzeylerine hem de farkındalıklarının arttırılmasına katkı sağlayabilir.
Tıbbi atıklar hakkında ki farkındalığa etki eden faktörleri incelediğimizde fakültede geçirilen yıl arttıkça ve tıbbi atıklar nedir sorusuna evet yanıtını verenlerde olumlu tutum ve farkındalığın arttığı saptanmıştır. Kumar et al 17 diş hekimliği öğrencileri arasında yaptığı araştırmada sınıf yükseldikçe tıbbi atıklar hakkındaki bilgi düzeyi ve farkındalığın arttığı, intern diş hekimliği öğrencilerinin en yüksek bilgi düzeyi ve farkındalık puanlarına sahip olduklarını bildirmişlerdir. Beklenen bir bulgu olarak literatür ile uyumlu olarak fakülte de geçirilen yıl artıkça tıbbi atık farkındalığının arttığını söyleyebiliriz. Araştırmamızda tıbbi atık bilgi düzeyi ile tutum ve farkındalık puanlarının istatistiksel olarak anlamlı korelasyon gösterdiği ve bilgi artıkça farkındalığında arttığı saptanmıştır.
Araştırmamızda ilgili ders sonrası katılımcıların bilgi düzeyleri araştırmacılar tarafından tekrardan incelenmiş olup ders sonrası katılımcıların bilgi puanlarının anlamlı düzeyde yükseldiği görülmüştür. Literatürde araştırmamıza benzer şekilde eğitim öncesi ve eğitim sonrası bilgi puan durumlarının karşılaştırıldığı çalışmaya rastlanmamıştır. İlgili ders sonrası bilgi puanının yüksek çıkması beklenen bir bulgu olarak değerlendirilebilir. Ders öncesi ve sonrası bilgi puanları arasında ki farkın istatistiksel olarak anlamlı olması konu ile ilgili ders müfredatının eğitimin bir parçası haline getirilerek öğrencilerin bilgi düzeylerinin arttırılabileceğini düşündürmüştür.
Araştırmamızın bazı kısıtlılıkları vardır. Araştırmamızın kesitsel tipte bir çalışma olması elde ettiğimiz bulguların tüm diş hekimliği öğrencileri için yorumlanmasını kısıtlamaktadır. Katılımcıların tıbbi atıklar hakkında ki farkındalıklarının kendi beyanlarına dayandırılarak ölçülmesi de çalışmanın bir diğer kısıtlılığı olarak değerlendirilebilir. Katılımcıların bilgi ve farkındalık puanları ve durumları elde edilen ortanca değere göre değerlendirilip literatür ile karşılaştırılmıştır. Benzer çalışmalar ile puanlama açısından farklılıklar olabileceğinden elde edilen bulguların literatür verileri ile daha objektif bir değerlendirme açısından kısıtlılığa sebep olmuş olabilir. Diğer bir taraftan ise bilgi düzeyini ölçmek için hazırlanan soruların dersi anlatan öğretim üyesi tarafından dersin öğrenim hedef ve amaçları tarafından hazırlanmış olması araştırmanın güçlü yanı olarak değerlendirilebilir. İleride yapılacak araştırmalarda çalışmamızın kısıtlılıkları dikkate alınarak yürütülecek daha geniş tabanlı ve benzer değerlendirme metotları kullanılarak yapılacak araştırmalar ile konunun daha iyi aydınlatılabileceği kanısındayız.
Sonuç olarak geleceğin diş hekimi adayları olan diş hekimliği fakültesi öğrencilerinin tıbbi atıklar konusunda bilgi ve farkındalık düzeylerinin yetersiz olduğu görülmüştür. Öğrencilerden tıbbi atık nedir sorusuna evet cevabı verenlerin yani tıbbi atık hakkında daha önceden bilgi sahibi olanların tıbbi atık bilgi puanı ve farkındalık puanlarının daha yüksek olduğu görülmüştür. Araştırmamızın bir diğer bulgusu olarak tıbbi atıklar hakkında bilgi düzeyi arttıkça farkındalığın da arttığı görülmüştür. Tıbbi atıkların hem sağlık hem çevre hem de ülke ekonomisi üzerinde ki olumsuz etkisi düşünüldüğünde öğrencilerin eğitim programlarında tıbbi atık eğitimlerinin önemsenmesi, ders sayı ve içeriklerinin gözden geçirilerek öğrencilerin daha fazla bilgilendirilmesinin önemli olduğu düşünülmüştür.